Eşcinselliğin ülkemiz sınırları içerisinde sadece pornoda izlenip ya da hayal ederek iğreti bir şey olduğunu düşünen insanların evliliğin onlar içinde özel,kutsal,resmî ve bir hak olduğunu anlayamayan insanların gayrı ahlaki diyerek her insanın her konuda hak sahibi olduğu şeylerin bir takım insanlar tarafından engellenmesidir.
"Bir erkek annelik yapamaz" demek zaten eşcinselliğin ne demek olduğunun bilmediğinin en büyük kanıtıdır. Annelik babalık o kadar özel ve güzel bir şeydir ki imkanı olmayan insanlar için evlatlık alarak normal yollarla çocuk sahibi olan bireylerden çok daha iyi ebeveynlik yaptığı bence birçok insanın yalanlayamayacağı bir gerçektir.
Daha iki üç hafta önce sırf kocası eve uğramıyor diye on beş aylık bebeğini döverek öldüren kadını gördüğüm de haberlerde önce kadınlığımdan ve sonra henüz olmayan anneliğimden utandım.
Kreşlerde "Annelik her kadının içinde olan bir şeydir." diyen ben küçücük çocuklara şiddet uygulayan sözde sınıf öğretmeni ve annelerinden utandım.
Bence sizlerde utanın.
Bu insanların sadece bir bedene sıkışıp kaldığı, ataerkil toplumumuzun yazılı olmayan kuralları doğrultusunda her şeyden mahrum kaldığını ve en doğal şeyleri yaşabilmek için bile birçok tepkiyi göze alarak bir şeylere kalkıştığı ortada.
illa ki ülke mi değiştirmeleri gerekiyor bu insanların? Belki kendi mesleklerinde ülkemizin adını zikrettiricekler ya da yetiştirdikleri çocukların isimleri bir yerlerde gururla ön planda olacak ?
Eşcinsel değilim,yakın bir arkadaşım eşcinsel değil ve eşcinsel bir tanıdığım yok.
Adil olmaya ve empati kurmaya çalışarak bunları düşünüyorum.
Sığ zihniyetin en belirgin özelliğidir oturduğu yerden insanları fişlemek, yaftalamak. Bilmediğimiz ve yaşamadığınız konularda öneri sunmak,eleştirmek, kötülemek bizlere bir şey kazandırmaz.
7 yaşında 9 yaşında kızınız kardeşiniz yeğeniniz kuzeniniz var mı?
Ona bakın ve onunla evlenmenin hak helal caiz olduğunu söyleyen insanlar bir inanç din sahibi olduğu buna izin verildiğini TV ekranlarında rahatça söylüyor tartışıyor dini kitaplarda yazıyor çocuklara bu kitaplar okutuluyor.
Bu kabul ediliyor edilmiyor doğru veya yanlış ama tartışılıyor.
Eşcinsellik de tartışılmalıdır.
Aslına bakarsanız eşcinsel evlilik (sadece erkekler için bu tanım yapılamaz) istenmesine bunun resmiyet olarak tanınması isteğinin altında yatan gerçek; toplum tarafından dışlanma sosyal hayat (iş eğitim günlük hayat içinde) eşcinsellere cüzzamlı insan muamelesi yapılıp onları eğitim iş hayatından toplum içinden dışlanıp yaşamlarını ihtiyaçlarını geçimlerini sağlayamaz hale gelip çıkar yol olarak fuhuşa daha çok marjinal olmaya mahkum edilmeleri.
Bu sayede toplum içinde rahat etmek güvenlik hukuk açısından resmiyete geçmek evlilik aile olma kutsallığı şemsiyesi altında topluma adapte olmak istekleri yatıyor.
Sorun evlenememeleri değil, gelinlik giymek değil, arkadaşlarının attığı çiçeği yakalaması veya araba ile konvoy olup daddiri doddiri tur atmak, ayağa basmak, damadı gerdeğe sokarken tekme tokat girişmek değil.
Eşcinsel bir arkadaşınız olsa, onların dünyalarını az çok bilirsiniz.
Eşcinsellik hastalık mı?
Valla bilmem eşcinsel olmadığım için...
Eşcinsellik Ahlâksızlık mı? Bu evliliğe devlet resmiyet verebilir mi?
Çocuklara tecavüz eden, örn; karaman da imam hatip öğrencisi 10 yaşında erkek çocuklara tecavüz eden sapık evlenmesine bir engel yoksa eşcinsellerin de evlenmesine devlet bir sakınca görmemeli.
Ya da tecavüz taciz eşcinsellik başta olmak üzere devlet tüm ahlâksız ilişki iş vb durumlara sapan neden olan insanlara resmi olarak nikah kıymamalı.
Uzun uzun yazmaya gerek yok.
Böyle kısa başlıklar için bir düşünün isterim...
Unutmadan: evlilik nedir?
Bir kadın bir erkeğin mutlak güç otorite (din ve devlet) izininde gözetim denetiminde bir kadın ile bir erkeğin birlikte yaşadığı seks geçim gelecek miras kazanç çoluk çocuk sahibi olacağı birliktelik mi?
Saygı, sevgi, sadakat, bağlılık, biz demek, anlayış, sorumluluk, iyi günde kötü günde birlikte olmak mı?
kesinlikle desteklenmesi gereken önerme.
insanlar çocuk yapmak için falan evlenmezler. tek amacı çocuk yapmak olan insanlar, hayatta bir sik olamamış, hayata, topluma ve kendilerine bir bok katamadığı için çocuk yapmayı önemli bir şey olarak gören ve yaptıkları çocuklara anlam yükleyen insanlardır.
evliliğin amacı tamamen bunun dışındadır.
insan sevdiği kişiyle birlikte vakit geçirmek, aynı çatı altında yaşamak için evlenir.
ki birlikte yaşamak için de burjuvazinin memurunun imzasına gerek yoktur.
er kişi bir diğer erkeği, kadın bir başka kadını sevebilir.
ve evlenmelerinde, sevişmelerinde, birlikte yaşamalarında hiçbir problem yoktur.
tek engel bize yıllardan beri öğretilen ve aslında hiçbir bok olmayan o iğrenç önyargılar ve toplumsal normlardır.
insanların sevdikleri kişilerle evlenmesi için hollanda'ya falan gitmek zorunda bırakılması da, bireylerin bu konudaki özgürlüklerinin önündeki en büyük engeldir. özgürlük dediğimiz şey hayatın her alanında her birey için geçerli olmalıdır.
Sorun eşcinsellerin evliliğine izin verilmesinden ziyade gay insanların bunu sürdürüp sürdürmeyeceği.
Benim sektördeki ve okuldaki gay arkadaşlardan edindiğim izlenim, tek gecelik ilişkilerin yoğunluğu, birbirimizi çok seviyoruz diyen çiftlerin iki üç ay sonra aralarına üçüncü, dördüncü, beşinci kişiyi almaları ve ilişkinin darmadağın olup gitmesi. Hetero evliliklerde toplumun baskısı, dini ve ahlaki kurallar, bireyin kafasından toplu seks, önüne gelenle yatma gibi istekler geçse bile, fiilayata dökmesini engelliyor. Görebildiğim kadarıyla eşcinsellerde böyle bir frenleme mekanizması yok.
Sonuçta evcilik oyunu oynar gibi türlü tantanayla evlenip üç ay sonra birbirlerinin kafasına sen onunla kesiştin sen bununla öpüştün diye bir şeyler fırlatıp soluğu mahkemede alacaklarsa boşuna prosedür, zaman ve para kaybı. Onca tantanayla evlatlık edinen ve herhalde dünyada gaylere toleransın en yüksek olduğu ülkelerden birinde yaşayan, en rahat gaylerden ricky martin bile duyduğumuz kadarıyla ayrılmış sevgilisinden.
Bu bir heves işi olmamalı (aa ne güzel poz veriyoruz, biz evlendik bak el ele tutuşuyoruz) gerçekten uzun süre birbirlerine bağlı kalabileceklerse böyle bir şeye izin verilsin. Ama gaylerin evlilikleri veya birliktelikleri hazan mevsimi kadar kısa kalıyor kanımca.*
