Troll olduğunuzu bile bile sinirleniyorum kendime de yuh ama yine de söyleyeceğim. Sanki sadece kadınlar istiyor, size yamanmaya çalışıyor, paranızı yiyecek, yok boşanıp nafaka yiyecek gibi türlü türlü zırvaları görmekten tiksindim. Cidden siz kendinizi ne sanıyorsunuz? Sizin paranız kendinize yetsin bi önce, merak etmeyin biz kendimiz de meslek sahibiyiz, para kazanabilecek kapasitemiz var. Evlenmek veya sevgili olmak demek, her şeyi erkeğe ödetmek değil. Parasız kalınca evlilik veya sevgili yapmıyoruz. Asıl ezik olan sizsiniz ki bu şekilde kuruntularınız var.
Çocuk oyuncağı olmayan şeydir. Yeni öğrendiğim bilgiye göre dinen boşanan çift tekrar bir araya gelmeleri için kadının başka birisiyle evlenmesi gerekli olduğu. Bu evlilik formaliteden değil gerçek karı koca ilişkisi yaşamaları ve geçimsizlik olduktan sonra boşanmaları. Ancak bu şekilde eski eşiyle evlene biliyormuş. Buradan anlaşılıyor ete kemiğe deymeyen olaylardan boşanmamak gerekir.
birçok kişiye göre evlilik ölüm. takılmak daha akıllıca. türkiye'deki evlilikler belki ölüm olabilir çünkü türkiye'de belli bir yaştan sonra eş bulmak mümkün değil. 50 yaş üstüne özel bir evlilik sitesi yaparak bu sorunu çözmeyi planlıyorum.
eğer bütün evliliklerin türkiye'deki evlilikler gibi olduğunu düşünüyorsanız lütfen dance me to the end of love'ı, prison break'in ilk sezonunu, lost'u ve godfather'ın ilk filmini izleyin. bunları izlerseniz 60 yaşın üstünde olmasına rağmen karısını seven erkekler olduğunu göreceksiniz.
Annesi, kardeşi, arkadaşının sözleri ile hareket eden, yönlendirilen kızla yapılmaması gereken.
Abiniz pişman bakın.
Başta sizi düşünen kız daha sonra "bir kere evleneceğim, biz de böyle" diyorsa, annesinin ağzıyla konuşuyorsa ardınıza bakmadan kaçın.
Yalnız eşiniz ile değil tüm ailesiyle evlenmiş olacaksınız böylesi bir durumda.
Benimki Afyonkarahisarlı bak.
Şehirden soğudum. Aman aman.
Biz gidemiyoruz, uzağız, yeterince karışamadıkları için yanımıza Adana'ya taşınmayı düşünüyorlar.
Ben ki yılların adana savunucusu, gelmesinler diye nasıl karalıyorum; geçen kafamın üstünden ak47 mermileri uçtu falan.
insanların evliliğe dair düşünceleri, başta ebeveynlerinin, sonrasında ise yakın çevresinin evlilik ilişkilerini gözlemleyerek oluşmaktadır. evliliğe dair düşünceler genelde eğer istemediğim bir şey olursa bunu durdurabilirim şeklinde ilerleyebiliyor başta, fakat en çok unutulan şey evlilik bir ortaklıktır. dümende iki kişi vardır ve tüm kararlar iki kişinin nihai düşünceleri sonucunda alınmalıdır. günümüz genç ilişkilerinde sınırlar net bir şekilde belirlenmediği için, kişiler özel alanlarına müdahil olunduğunda yoğun problemler yaşayabiliyor. iki insanın ilişki içinde olması, birbirinin üzerinde tüm haklara sahip olması demek değildir. birini sevmek, her şeyine rağmen seninleyim, tüm farklılıklarınla seni kabul ediyorum diyebilmektir bazen. "eğer, çünkü" içeren sevgiler yerine "rağmen" sevgisi her zaman üstün olacaktır. evlilikleri ayakta tutan ise aşk değil, sevgidir.
aşk başınızı döndürür, sevgi ise dünyayı.
eski zamanlarda güzel olan yaşam biçimi. rahmetli dedem babanneme mendile sarılmış bir avuç kuru üzümle haber göndermiş evlenelim diye. aynı zamanda evli olması dışında bir problem yok. pardon o zamanlarda da güzel değilmiş. teşekkürler.