ekip personel sayı yetersizliği. bir avuç kahraman. kısıtlı ekipler ile günlerdir hektarlarca yanan alan söndürülmeye uğraşılıyor ve bu ekipler günlerdir yorgun uykusuz ve her tarafa yetişmeye uğraşıyor. aynı anda birden fazla yangın, havada kuvvetli rüzgar, bazı bölgelerde arAzi sarp kayalık dağların yüksek yerleri. ulaşım güç. bir yandan yangın bölgesine yol açmaya uğraşıyorlar bir yandan söndürmeye. hangi birine yetişecekler ki? aynı M2 deki bir alanda ispanyadaki son yangında sadece tek bir ekip 180 kişi. bizde en fazla 40 ila 50 kişi. aradaki fark bile olayı özetlemeye yetiyor. orman bölge müdürlüğü ve tarım orman Bakanlığı'nın bu gibi durumlar için acil yedek ekipleri yok. yok yok. madem bu tip yangınlarda uçak helikopter kullanmak zorundasınız o halde bu personeli niye sahaya sürüyorsunuz? orman işçisi, binlerce iHA Siha yapıyorsunuz, orman yangınları için neden büyük çaplı iHA Siha üretmiyorsunuz? neden? yeterli sayıda uçak yoksa iHA siha da mı yok? niye yapılmıyor? bu 1
2. ve esasen önemli, dikkat çeken husus ise şu ki;
Orman yangınları bir "milli güvenlik meselesi" değil mi dir? burada bir ince ayar yapıyorum ve bu hususa dikkat çeken bu başlığı açtıktan sonra izahatının özellikle üzerini kapatıp "anlayan anladı" deyip konuyu muhatabına sunup geçiyorum. evet..
Büyük yangınlara karadan orman işçileri gönderilmez kardeşim. itfaiye ekipleri gibi daha deneyimli kişiler yangın çok büyükse sadece havadan müdahale edilir. Baktın yerleşim yerlerine sıçrayacak ters yangınla güvenli bir noktadan önünü kesmeye çalışırsın. Eğer sıvı yakıt bulunan alanlara sıçrarsa su ile müdahale etmen patlama riskini arttırır. Oraya kesinlikle orman işçisini göndermezsin.
Bu durum bile bile lades olmuş.
Az yiyip biraz daha uçak kiralasaydınız klişesini tekrarlamak istemiyorum.
başka ülkelerde yaşananlardan insanlar tesadüfen ölür, bizde ise yaşananlara denk gelmeyip tesadüfen yaşıyoruz.
doğru-yanlış bu facia vuku bulmuş ise, haber içeriğine - olayın ayrıntısına bakmadım ama...
böyle bir olayda akla gelen tahminler:
1- bölgede operasyonda görevli ekiplerin başında yangının yayılma hızına ve tehlikeye göre kaçmak saklanmak güvenli alana çıkmak durumunda bölgeyi bilen biri yoktur.
2- rüzgarın yönü, yangının yayılma hızı, bölgede yangının hızını artıracak rüzgar hava durumunu, bölgede yanan yanacak olan bitki örtüsünün kuruluk ve yoğunluğu vb konularda yetkin eğitimli sahada görev yapan veya koordinasyonda görevli (operasyonel anlamda) kişilerin yetersizliği-liyakatsizliği.
3- sahada müdahil olan ekiplerin donanım eksikliği.
yaşanan olay özelinde ele alacak olursak;
a- tehlike anında harekat - koordinasyon merkeziyle anında iletişim araçları olmaması. burada telefon kast edilmiyor. ekiplerin yerlerini ve hareket alanlarını belirleyecek telsiz, takip izleme araçları vb.
b- ölümlerin sebebini bilmemekle birlikte, yüksek sıcaklıklara dayanacak giysi ile yangın sebebiyle düşen oksijen, ortaya çıkan gazlar vb neticesi ekiplerin bölgeden uzaklaşmasına destek verecek oksijen tüpleri maskeleri yanında arazi araçları vb.
4- yangın söndürme koordinasyonu ve planını yapan kişi - kurumlar böyle felaketlere müdahil olurken görevli personelin öngörülemez ve önlenemez durumlarda hayati tehlikeye maruz kaldığında personelini tahliye için bir "b" planı oluştururlar.
daha fazla madde madde yazmaya konuyu uzatmaya gerek yok.
uludağ yangını gibi rezalet bir durum.
ne yangında ağacı ne ormanda hayvanları ne de yangını söndürmeye gidenleri kurtaramıyoruz.
ölmek bu ülkede sıradanlaştı.