enver i nasil kullandilar

entry1 galeri0
    ?.
  1. The Washington Post Gazetesi'ne sorarsanız iran'a havadan saldırmaya çoktan karar vermişler de, mesele 'Türkiye'yi ikna etmeye' kalmış.
    Öte yandan emekli CIA ajanı Graham Fuller de (bu meslekten emekli olunmaz ya, o da ayrı), 'saldırı maldırı yok, bu söylenti iran'ı korkutmak için caydırıcı bir dümen' dedi... Hadi bakalım, bunların hangisi 'desinformation', hangisi 'misinformation', hangisi gerçek, gel de çözümle. Başarırsan, MiT kadrosunda yerin de maaşın da hazır!

    iktidarın 'fındık fıstıktan ve uluslararası ilişkilerden sorumlu' güçlü adamı Cüneyt Zapsu da, Amerika'da yetkililere demiş ki, 'biz altı-yedi yıl daha iktidardayız, bunu bilin de, boşuna devirmeye çalışmayın'...

    Haa, demek ki devirme çabaları ya da en azından tehlikesi, belki de 'niyeti' var!

    Zapsu'nun 'başbakanı kullanın' sözü de Ankara'yı da basını da bulandırdı tabii...

    Canım elbette 'cinsel' bir içeriği yok bu lafın, 'ajan yapın' anlamına da gelmiyor.

    Fakat beni aldı 'Enver devrine' götürdü.

    Enver'in ve arkadaşlarının bütün derdi, imparatorluğu dağılmaktan ve çökmekten kurtarmaktı. Bunun için şeytanla bile işbirliği edebilirlerdi, nitekim de ettiler.

    ihtilal yaptılar, tam anlamıyla iktidara da gelemediler, bocaladılar, ancak dört yıl sonra, bu kez bir darbeyle ve bakan öldürerek yerleşebildiler yönetime.

    Önceleri iki emperyalist kutuptan ingiltere ve Fransa'ya yakındılar, liberal bir hava estirmişlerdi, imparatorluğu bir tür 'konfederasyona' götürecekleri sanılıyordu. italya topraklarımıza saldırınca (Libya'ya) birdenbire değiştiler.

    1910 ve 1911 yıllarında ittihat ve Terakki birdenbire liberal Osmanlılık politikasını bıraktı (hem de parti kongresi kararıyla, fakat o zamanlar 'kurultay' demiyorlardı), Türk milliyetçiliğine ve hatta ırkçı Turancılık'a dönüverdi.

    Ancak bu politika, devleti korumak değil, tam tersine devleti bir an önce yıkmaktan, bölünmeyi çabuklaştırmaktan başka bir anlama gelmiyordu!

    Diğer emperyalist kutup, Almanya, bunun üstüne balıklama atladı.

    Enver'i 1914 yılında şöyle kandırdılar: Onların yanında savaşa girersek, hem Osmanlı imparatorluğu korunacaktı, hem de daha büyük ve yeni bir devlet, bir Turan imparatorluğu kurmamıza izin ve destek vereceklerdi...

    (Durduk yerde Rusya'ya, Kırım kıyılarına saldırdık... Daha doğrusu, Osmanlı üniforması giymiş Alman bahriyelisi saldırdı... Saldırıda bizi kullanmışlardı işte!... Önce biz başlamıştık... Fakat bugün aramızda birçok kişi 'düşmanlarımız durduk yerde Çanakkale'ye saldırdılar' sanıyor... Çünkü eşek basın öyle biliyor ve öyle öğretiyor...)

    Turan demek, Kafkasya petrolleri demekti. Almanya bize o kaymağı asla yedirmezdi. Nitekim, savaşın son günlerinde Mürsel Paşa Baku'ya girince çok kızdılar, hemen geri çekilmemizi istediler.

    Savaşı kazansaydık, Alman sömürgesi olacaktık. Kaybettik, çöktük. Turan derken karşımızda Ermenistan, Kürdistan, Pontus buluverdik!

    Madem ki Amerika'nın Erdoğan'ı devirme niyeti, çabası, girişimi ya da 'nabız yoklaması' var, benim de 'potansiyel Enver adaylarına' iki sözüm olacak:

    Emperyalizm puşttur, adamı kolpaya getirir, sarmaya alır.

    Devleti koruyayım dersin, bir de bakarsın daha beter bölünmüş. Petrol vereceğiz derler, bir bakarsın su bile vermemişler. Bir bakarsın, bir sürü de adamın ölmüş pisi pisine... Şeriatı ezeceğim dersin, bir bakarsın daha beter güçlenmiş.

    Sakın kimse, yaranma amacıyla 'ben kendimi ondan daha iyi kullandırtırım' havasına girmesin.

    Enver Türkiye'yi kumar masasına sürmüş, kumarda yemiş batırmıştı. Aman dikkat.

    Yoksa siz benim yakın tarihimize konu sıkıntısı çektiğim için mi eğildiğimi sanmıştınız?

    *
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük