kalabalık bir ortama girince sürekli sizi rencide etme, aşağılamaya yönelik sözler söyleme çabasında olması. kendi kendine 'ben daha üstünüm' tavırlarına girmesi. sizin istemediğiniz bir şeyi yapınca yalan söyleyerek kıvırmaya çalışması. yalan olduğunu bilirsiniz, kaç yıllık arkadaşınızdır konuşmasından anlarsınız yalan söylediğini ama bir şey diyemezsiniz. öyle olsun bakalım der geçiştirirsiniz arkadaşlığınızı bozmamak adına. ama bir olur iki olur üçüncüye insan dayanamaz patlar. ha bir de önceden konuştuğunuz bir şeyi başkasının yanına gidince daha önce hiç konuşmamışsınız, hiç haberi yokmuş gibi yapması.
Bir zaman sonra her an birlikte olmak istemesi, samimiyetsiz bir gülümsemesi olması, beni tanıdığı halde huylarıma kırılması ve bunu her an dile getirmesi.
benim parlak fikir ve projelerimi sanki kendisine aitmiş gibi göstermesi, bundan prim yapması. tabi bu arkadaşlığı bitirmese de mesafe koymanıza sebep olur.
işi düşmediği zamanlarda sizin yanınıza uğramaması, sizi pek tınlamamasından öte siz onun yanına gidip iletişim kurmaya çalıştığınızda soğuk davranması, bir derdinizi anlatmaya geldiğinizde kısa süre içerisinde konuyu değiştirmesi ya da kaçamak cevaplar verip konuyu geçiştirmeye çalışması. Bu gibi sebepler sayılabilir sanırım. Ha birde sevgilisi olunca sizi unutması olayı var o da ayrı mesele.