-kafirler ile kendi elleriyle zekat verene kadar savaşın-
-inanmayanları apaçık elim bir azab beklemektedir-
ve buna benzer birçok tehdit,düşünce ırkçılığı ve gereksizlik belirten ayetler.
(bkz: blah blah blah)
dedim: çok yalnızım
dedi: ben sana çok yakınım (bakara 186)
dedim: bunca günahım var hangisinin tövbesini yapayım
dedi: allah bütün günahları bağışlayandır (zümer 53)
dedim: yine bağışlarmısın?
dedi: allah'tan başka günahları bağışlayacak olan yoktur (ali-imran 135)
dedim: rabbim benim senden başka kimim var?
dedi: allah kuluna kafi değilmi? (zümer 36)
"Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helal kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helal kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (Bu hususta ne yapmaları lazım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın."
bunu okuyunca erkek olduğum için şükür namazına durasım geldi.
"ve ileyhi turceune" yasin suresinde geçer meali de yanlış bilmiyorsam " ve ona döndürüleceksiniz" şeklindedir ki; inananlar için hayatın açıklamasıdır.
"Kim bir iyilik yapmağa niyetlenir de yapamazsa,Cenab-ı Hak onu kendi nezdinde tam bir iyilik olarak yazar.Eğer hem niyetlenir hem de o iyiliği yaparsa on iyilik sevabı yazar ve bu sevâbı yedi yüz ve daha fazlasını çıkarır.Kim de fenalık yapmağa niyetlenir de sonra vazgeçerse,Allahu Teâlâ onun için tam bir iyilik sevâbı yazar.Eğer fenalığı kasteder de işlerse,onu,bir günah olarak yazar."