bu adam bir ibadet parçası gibi. günde 2 öğün küfür ediyorum ve bu bende alışkanlık yaptı. olurda bir öğün atlarsam kazaya bırakıp başka bir gün 5 öğün küfür ediyorum.
Bugünkü yazısında parasız eğitim isteyenleri "bedavacı" olarak eleştirmiş köşe yazarıdır. Kendisine gelebilecek eleştirileri savuşturmak için peşin olarak şöyle bir beyanda bulunmuştur;
Bazıları, "Siz de Boğaziçi Üniversitesi'nde parasız okumadınız mı" diyor.
Evet, aynen öyle...
Ve Türkiye'nin en iyi okullarından birinde, parasız okumuş olmamı, bugün yanlış buluyorum.
diyor emre aköz. yani ben bedava okudum eyvallah ama siz okumayın diyor. hatta birde şu an kredi ve yurtlar kurumunun uygulamasını daha da ileri götürerek öğrencilerin 50000 lira bile borçlandırılabileceğini savunuyor.
kendisinin emre.akoz@sabah.com.tr e-posta adresine yolladığım mail'i aşağıda bulabilirsiniz. adam yerine koyup cevap vermezse adam değildir o kadar söylüyorum.
--spoiler--
Oturduğun yerden ahkam kesmek kolay, madem üniversitelerin paralı olması konusunda bu kadar keskinsin, kafandan geçen rakam ne ise okuduğun üniversiteye bağışla. Bu benim Boğaziçi Üniversitesinden aldığım 4 yıllık eğitimin parasıdır de. Ben bu okulda okudum Allah devletten razı olsun ama şimdi büyüdüm, yazar oldum, eşşek yüküyle para kazanıyorum, bu parayı üniversiteme ödemek benim boynumun borcudur de. De ki söylediklerine samimiyet gelsin. Yoksa gerisi laf-ı güzaf.
--spoiler--
bugünkü yazısında utanmadan parasız eğitim istiyorlar lafını yüzü kızarmadan yazabilmiş insan. sosyal devlet olgusundan bu kadar habersiz bir yazarın varlığı bile türkiye adına utanç verici. tamam eğitimimizi paramızla alalım, yolları paramızla kullanalım, elektrik su alt yapısını kendimiz yaptıralım ve üzerine de milletvekilleri daha güzel arabalara binsinler, damatlarına medya şirketleri alalım diye vergi verelim devlete hemi.
bu kadar dalkavukluk olmaz dedim yazıyı okuduğumda. milletin ne güçlükle gurbette okuduğunu tasavvur edemeyen bir dumur kalkmış böyle bir yazı yazıyor. rte bile bu kadar yalakalıktan tiksiniyordur.
adını her duyduğumda sinir katsayılarımın arttığı köşe yazarımsı. zira osura osura laptop'ta köşeyazılarını yazdığından dolayı "yüzsüz" diye nitelendirdiği öğrencilerin ailelerinin ne zorluklarla çocuklarını okuttuğunu bilmemektedir.
--spoiler--
mesela, yüzleri hiç kızarmadan, "parasız eğitim" istiyor ve bunu bir "hak" olarak görüyorlar.
--spoiler--
az bir ihtimal olsa da tayyip bile bunun yalakalığından tiksiniyordur herhalde. satılmış herif!
kitap yazması için varımı yoğumu verebileceğim. entellektüel seviyesi tr standartlarından yüksek olan yazar abimiz. tabii ki kitabın konusu en donanımlı olduğu alanda olmalı.
kendisi bedavacılığı en son eleştirecek insandır. hal böyle iken parasız eğitim talebini bedavacılık olarak adlandırması gülünçtür. neticede çocuklar portakallı tavuk,isli viski istemiyorlar. ha,isteseler de ayıplamam. sen götürüyorsun ya.
--spoiler--
"eğer bilime gerçekten inansalar; çalışmadığı, işlemediği, yürümediği çoktan belli olmuş bir ekonomik sistem için uğraşmazlar"
her 10 senede bir krizler, buhranlar yaşayan; bankalar az kâr edince halkın domlatıldığı; illa ki birilerinin kurban olduğu kapitalist sistemden bahsediyor sanırım!
--spoiler--
allah bildiği gibi yapsın insanıdır. böylelerini allah a havale edersin ama kıyamete çok olduğu için, için içine yer söversin. bu adam için çekinmeden şunu diliyorum;
inşallah birgün çok sevdiği biri üniversitede harç ücretini kazanmak için çalışırken ölür ve bu adam bu duyguyu tadar.
sosyal devlet anlayışıda bir o kadar yerlerdedir. he bu adam iktidar yalayıcısı. ama kardeşim biraz düşünerek yaz. harçları övüyorsun. iyi güzel öğrencilerin giderlerinin karşılanması lazım. ama sen hesabına yatan parandan o kadar memnunsun ki bunu bile düşünemiyorsun.
bare harçların yüksek olduğunu indirilmesi gerektiğini ama parasız eğitimin bu ekonomide imkansız olduğunu falan söyle.
ya arkadaş merak ediyorum, bu adamın o ishal boku renkli ceketle arasında duygusal bir bağ mı var acaba? ulan o kadar para kazanıyorsun kardeşim, başka birşey giy be! televizyona çıkıyo, o ceket. gazetedeki fotosuna bakıyorum, o ceket. bi sefer biz bunu tramvayda gördük imhotep'le, karaköy'de indi, ağustos sıcağında gene bu ceket. ooyyh, fenalık geldi valla.
hani bizler yazmadan önce düşünüyoruz ya bu düşünmüyor işte.
yazdıktan sorna da alıyor viski kadehini lan ene yaladım bugün be diye iç geçiriyor. sonra da hesabına yatan paraya bakıp tatmin oluyor. *
yazdıklarından alıntılar yapıp irdeleyecek halimiz yok. delinin biri hergün kuyuya atıyor bu taşı biz de uğraşıp duruyoruz.
o değil de neyse parası vereyim bir gün de beni yalasın şu yazılarında!
bugünkü yazısını yazarken ne içtiyse aynısından bende istiyorum. sağlam bi kafayla yazılmadığı pek belli.
"Mesela, yüzleri hiç kızarmadan, "parasız eğitim" istiyor ve bunu bir "hak" olarak görüyorlar."
"Bilimi ve eğitimi birazcık önemseyen, bu ilerlemeyi sağlayan bir Başbakanı alkışlar."
hele ki şu iki cümleyle sanatının doruklarına çıkmıştır kendisi. şu satırlar sayesinde insanın sadece ağzıyla gülmediğini bir kere daha anladım. tebrikler emre aköz. sen bizi güldürdün ama allah seni güldürmesin. ülkeye faydalı bi adam değilsin zira. gülmeni istemem.
Son bir kaç haftadır insan üstü bir çaba göstererek, kalitesizliği çok farklı bir seviyeye indirmiştir. sırf bu çabası için bile kutlanması gerekir bu elemanın.
--spoiler--
Mesela, yüzleri hiç kızarmadan, "parasız eğitim" istiyor ve bunu bir "hak" olarak görüyorlar.
Hocalar bunlara ders anlatacak... Kütüphaneden yararlanacaklar... Yemek yiyecekler... ısınmak için doğalgaz, aydınlanmak için elektrik, temizlenmek için su kullanacaklar...
Ancak hiç para vermeyecekler!
Özetle "Başkaları bize baksın" mantığı...
Maliyetler başkalarının cebinden çıkacak.
Oh ne ala memleket!
ideolojiyle maskelenmiş bir utanmazlık hali değil mi bu?
Üstelik bu kadarla da kalmıyorlar...
Yaşar Holding'in merkezi izmir'de... istanbul ve Ankara'da temsilcilikleri var.
Sabah gazetesi - emre aköz
--spoiler--
sıçmayı geçiniz efendim sıvazlamış yazardır.
hani temiz ayar istiyor ama böyle düşünen bakan körlere ne deseniz az.
iki ay gazeten maaşları geçiktirsin ya da 2 ay sigorta primin yatmasın ortalığı karıştırırsın ama iş anası, babası olmayan ve parasal olarak zor durumda olan öğrencilere gelince; "ulan sizin paranızıda bizim vergilerden mi versinler?" diyeceksin.