yozgart sahibi cb adayı oyuncan gibi durmaktadır. dik olması ve o makamı kaldirmasi mümkün değil vizyon yok adamda. ha bu arada tayyip hırsız arsız ama vizyon var.
cumhurbaşkanlığına aday olduğu şu süreçte daha hala gerzekçe argümanlarla yerin dibine sokulmaya çalışılan akademisyen kişi.
- chpnin maşası
+ adam başta chp, mhp ve daha ismini sayamayacağım pek çok partinin ortak adayı. adı üstünde çatı aday. burada daha önce de kaç defa yazdım, bu adamı chp aday yapmadı. kılıçdaroğluna kabul ettirildi. etmeseydi belki kendisi mhpnin adayı olacak, diğer sağ partilere kabul ettirilecek ve chp de ilker başbuğ gibi, deniz baykal gibi, ülker tarhan gibi bir aday çıkaracaktı. ayrıca ben akplilerin yerinde olsam biraz durur, düşünürdüm. neden rte karşısında şimdiye kadar kanlı bıçaklı düşman olan bu kadar farklı kitleler birleşiyor acaba diye. bu seçim sadece bir cumhurbaşkanlığı seçimi değil. aynı zamanda da rejim seçimi. erdoğan bu seçimi kazanırsa, ki öyle olacak, türkiyenin 10 yıl sonrası güney amerikanın diktatör devletlerine benzeyecek iyice. başkanlık sistemi neymiş, neden abdden başka hiç bir köklü demokraside uygulanamamış bir araştırın bakalım.
-cemaatin maşası
+ en çok da buna gülüyorum. ulan dangalak, sen yıllar boyu gülenin maşalığını yapmış olan erdoğana oy vermedin mi? o zamanlar tıpkı şu saftirik http://i.hizliresim.com/AZEVAq.png gibi hocaefendi, hocaefendi diye dolaşmıyormuydun etrafta? cemaat ile akpnin arası limoni dediğimizde bu saf herif gibi çemkirmiyor muydun bize? şimdi hangi yüzle birisini cemaatin maşası olmakla suçluyorsun?
cemaat konusunda benim fikirlerim başta neyse şimdi de o. inançlarını yaşamak ve yaşatmak babında istedikleri gibi at koştursunlar. ama devletin içine yerleşmek için türlü yolsuzluklara, hilelere başvurmasınlar. sınavlara hile karıştırmasınlar. bir kadroya yerleştikleri zaman da cemaatçi olarak değil, devletin memuru gibi davransınlar. siyasetten ellerini çeksinler. hoş gerçi bunu yaptıkları zaman ezik gördükleri diğer dini cemaatlerden hiç bir artıları kalmayacak ama işlerine gelirse artık.
ekmeleddin ihsanoğlunun da duruşu belli. benim oyuma ihtiyacı olduğundan çok daha fazla bu adamların oylarına ihtiyacı var. o yüzden de gülene laf çakmamasını anlayabilirim. ama eğer tayyipin yaptığını yapıp, cemaatin haksızlıklarına göz yumarsa ben akp seçmeni gibi davranmam. anında desteğimi keser, çevremdekileri de uyarırım. ama zaten bu adam cumhurbaşkanı olacak, başbakan değil. o yüzden kaldırıp da cemaate çok büyük kadrolar açma imkanı istese de olmayacak zaten.
-mısırda doğmuş?
eee? bu adamın ailesi sizin abarta abarta bitiremediğiniz, hiçbirinizin de hatırlamadığı, bilmediği, araştırmaya tenezzül dahi etmediği chp zulmünden kaçtı da gitti mısıra. hem de mehmet akif ersoy ile birlikte. bu adama söylediklerinizi bir tarafınız yiyorsa mehmet akif ersoya da söylesenize. dönemin chpsi ulema sınıfına da, dindar kesime de doğası gereği düşmandı. çünkü atatürk önderliğindeki kemalist elit, tam anlamıyla batılı bir türkiye yaratmak istiyorlardı, ülkenin kurtuluşu için bunu elzem görüyorlardı. işte mehmet akif gibi daha nice müslüman buna karşıydı ve gün geçtikçe daha iyi anladılar ki dindar bir müslüman olarak bu ülkede yaşamak onlar için zor olacaktı. ve gittiler.
şimdi bakıyorsun bir takım "islamcı" akp seçmeni bu adama türkiyeye yabancı diye saldırıyor. ulan iki dakka delikanlı olun be. iki dakka kendinizle çelişmeyin, bu kadar mı zır cahilsiniz? işine gelince chp zulmü, chp zulmü diye zırla; işine gelmeyince de bu adam mısırda doğmuş ne işi var çankayada diye sor. bu kadar kaypaklık sizin için bile fazla!
- e madem chpnin zulmünden kaçmış, şimdi niye chpnin adayı oluyor ya?
öncelikle, chpnin maşası diyenlere verdiğim cevaba bakın. bu adam chpnin adayı değil, kılıçdaroğlunun kabul ettiği bir aday. ayrıca 1940ların chpsi ile bugünün chpsini, ecevitin chpsini bir tutan adam süzme salaktır ya da siyasi tarih namına hiç bir sikim bilmiyordur. bu kadar basit.
chp bir ideoloji partisi değildir, devlet ve rejim partisidir. işine geldiği zaman türkçü propagandalara izin vermiş, göz yummuş; işine gelmediği zaman da onları darmadağın etmeye kalkmıştır. işine geldiği zaman köy enstitülerini kurmuş, komünistlere selam çakmış; işine gelmediğinde de onları kendi elleriyle yıkmıştır. yeri geldiğinde ezanı türkçeleştirmiş, sonra demokrat parti döneminde tekrar aslına döndürülmesi için demokrat partiye destek vermiştir.
bugün ise chp baykal döneminin ne idüğü belirsiz kemalizm kalıntılarını temizlemekle meşgul. ihsanoğlu da bu projenin son adımı. o da bunun bilincinde.
isteyen istediği kişiye oy versin. şahsen benim açımdan bu seçimin bir tek özelliği var: eğer erdoğan seçilirse bangır bangır geliyorum diyen tek adam rejimi ülkeye hakim olacak. akpnin içerisinde de ağır toplar 3 dönem kuralı yüzünden emekliye ayrılacak. ve erdoğan meclisi hiç bir vasfı olmayan yalaka vekillerle, gençlerle dolduracak sonraki seçimde. sonrası zaten allah kerim. bugün yolsuzluk dediğimiz şeyler o zamana kadar kanunen yolsuzluk olarak görülmekten çıkabilir!
o yüzden isme çok takılmıyorum ben. ekmeleddin yerine meral akşener de olsa, ilber hoca da olsa, başka bir çatı adayı da olsa ben oyumu ona verirdim. zaten erdoğan haricinde kim seçilirse seçilsin yetkileri azaltılmış bir koltuğa oturacak. yapabilecekleri de kısıtlı olacak haliyle.
ama eğer ki ihsanoğlu seçilirse, olacağından değil ama eğer olursa; işte o zaman erdoğan siyasi kariyerinin en büyük tokadını yemiş olacak milletten. sonrası emin olun çok daha aydınlık, çok daha müreffeh bir türkiye. kemalisti için de, türkü için de, kürdü için de, dindarı için, sağcısı, solcusu, ülkücüsü, komünisti, cemaatçisi... kısaca herkes için çok daha barışçıl bir türkiye. en azından kısa vadede.
Türkçe, Arapça, ingilizceyi ana dili seviyesinde Fransızca ve Farsça'yı orta seviyede bilen cumhurbaşkanı adayı, beyefendi ve kültürlü bir kişilik, yobaz değil özgürlükçü. Solcu görünümlü Kürtçü Selahaddin Demirtaş ve Osmanlıcılık oynamaya çalışan milletin soyuna sopuna sarmış kendi ne idüğü belirsiz, ülkeyi zihinlerde ikiye bölmüş, hırsızlığı aleni olan RTE yerine pek çok nedenin yanında tek Türk aday olması ve " Türk oğlu Türküm " diyebilmesi, ülkeyi birleştirebilecek tek aday olması sebebi ile pek çok akrabam ile birlikte oy vereceğimiz şahıs.
Yine tayyip gitsin de cilerin başlığına doluşup öve öve bitiremediği adam. Yok çok kibar yok bilgili kültürlü. Kimi kandırıyorsunuz kardeşim. Adamı başka parti aday gösterse ehihi diye gülecektin. Doğruya doğru. Döneksiniz. Tayyip gitsin diye atatürkçülüğünüzden milliyetçiliğinizden ödün veren döneklersiniz. Chp apo'yu aday gösterse en azından hırsız değil deyip oy vereceksin. Önünüze dayatılan adaylara karşı çıkmak yerine koyun gibi razı oluyorsunuz. Demokrasi demokrasi diye bağırıp Ekmel'i eleştirince de hemen akp'li yapıyorlar seni.
SeyaHatçibaşı abdullah ne yaptı da bu adamdan ne istiyorlar anlamıyorum. Başbakan değil bu adam. Cumhurun reisi ki cumhuru da diğer ikisinden daha iyi yansıtır. Ekmelledin seçilirse makam yine temsili sayılır, rte seçilirse ver elini başkanlık.
başından beri başbakanın bir hata yapsa da bir açık verse de yerden yere vursam şunu diye kovaladığı çatı aday. az önce televizyona bakıyorum tayyip erdoğan bu adamı ve diğer adayı öylesine aşağılar bir dille eliştiriyor, hakllarında o kadar iğrenç sözler sarf ediyor ki tiksindim yemin ediyorum artık. kendisi de keşke başbakanı gibi hokkabazlıktan anlasaydı, sesi az daha gür çıksaydı, bir de istiklal marşının tamamını ezbere bilseydi eminim ki halkın çoğunluğunun sempatisini kazanmış olacaktı.
bize ilkokulda sınıf öğretmenlerimiz her birimize bir kıta verir "yarın ezberleyin gelin" derlerdi. bir de not verirlerdi. zaten her kitabın ilk sayfalarında istiklal marşı vardı. üstüne resimler çizerdik, karalardık. bazen öğretmenimiz kendisi okurdu, biz dinlerdik.
bazılarımız işte tam olarak bunun verdiği güven ile beraberinde "istiklal marşı bilinmez mi yahu" gibi tepki veriyor. çok şaşırıyor. hakikaten. vay amk.
tayyibe oy verecek olanlara sözüm yok zaten. doğru ya da yanlış yapıyorlar demiyorum söylenecek söz yok sadece. ama ben sandığa gitmem diyen adama söylenecek çok söz var.
sen sandığa gitmeyip, ya da boş zarf atıp "benim fikirlerime yakın olan aday yoktu. oy kullanmadım hehehe." diye genişlediğinde bence çok da havalı durmayacaksın. daha dün istiklal caddesinde tayyip istifa diye bağırıyodun. elinde pankartlarla sövüp sayıyodun. bugün mü cool oldunuz amınakoyim.
ben şahsen oyumu ihsanoğluna içim rahat veririm. bu adam ülkeye zarar vermez. laf didiştirmiyor. ayar veriyor ama o kadar da olsun bi zahmet. başbakan kendisine çarkçı diyor. kendisi de olgun bir şekilde müslümanlıkta lakap takmak yoktur. ayıptır günahtır. diyor. sonra da gemi konusuna bağlayarak ayar veriyor. bu adam bu yaşta böyle ayar veriyorsa gençliğinde nasıldı merak ettim doğrusu.
ve gelelim kararsızlara. şimdi kararsızların bir çoğu cumhurbaşkanlığını imzadan ibaret sanabilir. bilmiyorlarsa ben buraya şimdi satır satır yazamam zaten. cumhurbaşbakanın görev ve yetkilerini ayrıntılı bir şekilde araştırsınlar, okusunlar. ülkenin nasıl bir tehtit altında olduğunun, durumun ciddiyetinin farkına varabilsinler. al satarım bal satarım oynamak gibi ben oynamıyom yea demeye benzemiyor bu iş. git oyunu kullan vatandaşlık görevini yap.
he inat ettin tarafsızım dedin. tamam. o zaman her seçim sonrası bu ülkenin yüzde ellisi koyundur yok yüzde bilmem kaçı gerizekalıdır diyemezsin. onlar ne istediğini biliyor en azından. sen bilmiyorsun. senin istediğin bir lider çıkmayacak hiçbir zaman. benim de. çıksa da hiçbir zaman başbakan ya da cumhurbaşkanı olamayacak. bunu kabullen. sen sadece görevini yap. ya da çık taksime iki biber gazı ye. sonra da bunlar koyun yeaa de. macera olur hem.
Kendisi benim memnuniyetle karşıladığım bir cumhurbaşkanı adayı değildi. Tayyip'e karşı daha sağlam birisinin aday çıkarılmasını beklerdim. Öncelikle 70 yaşında olmamalıydı cumhurbaşkanım diyeceğim kişi. Şöyle diri diri yürüyen, bağır bağıran biri olmalıydı. Kodu mu oturtmalıydı. Pek bir mıymıy görünüyordu bu adam. CHP'ye tabanına ihanet ettiği için pek bir kızdım.
Ama sonra naif denilen bu adam haldır huldur şikayet etmeden dolanmaya başladı. Arkasında kendisini aday seçen partilerin bile desteği olmadan. Oysa karşısındaki rakibi devletin tüm gücünü arkasına almış esmeye başlamıştı. Başta bizim vergilerimizle yaşayan devlet kurumu TRT olmak üzere diğer özel tv kanalları paçası yemediği için Tayyip için var gücüyle çalışıyordu. Kendisi için benzer bir destek olmamasına rağmen, kendisinden benim gibi pek çok kişinin beklememesine rağmen mücadelesine devam etti.
Tek bir gafını bekleyen, tek bir yanlışını gözleyen bir dolu insana bazı malzemeler de verdi. Bunu kullanmaya başladıktan sonra daha çok adayım olmaya yaklaştı. Bir defa kendisine gerek alaycı sözlerle, gerek sert sözlerle saldıran rakibine karşı seviyesini hiç düşürmedi. En azından şimdiye kadar. Ama düşüreceği de yok. "Monşer" diye lakap bulana karşı "monşer fransızca azizim demektir" diyerek golünü de attı.
Bugün görüyorum da seçime zamanı yaklaştıkça kendisine saldırılar arttı. Ama sakinliği ve olgunluğu ile daha da takdirimi topladı. Ne olursa olsun bu ülkenin cumhurbaşkanı olma şansı bulunan birine böyle hitap edilmemeliydi. Özellikle bu ülkenin başbakanı tarafından. Münir Özkul'un canlandırdığı Rıza Efendi gibiydi o. Tayyip ise kızına sarkan zengin baba.
Aslında zaman içinde hepimiz evrilmişiz farkında olmadan. Hepimiz Tayyip'in karşısında onun gibi sert, onun gibi siyasi seviyeye uymadan konuşan, sert, belden aşağı vuran, ayrımcılık yaparken bir gıdım bile çekinmeyen birini ister olmuşuz. Dünyanın siyasi liderlerine bir bakın. Başbakanımız gibi siyasi liderlere sahip olan ülkeler sadece geri kalmış ortadoğu ülkelerinde. Ortamı germekten bu kadar çekinmeyen birinin bir de cumhurbaşkanı olması ülkemize ne kazandırabilir.
Ekmeleddin'in de fanatiği değilim. Ama ülkemizin nasıl ülke olacağını hayal ediyorsak kendimizi kandırmayı bırakıp dünyaya bir göz atmakta fayda var. Belki de siyasi gerginliği nispeten sonlandıracak, Abdullah Gül gibi yanlı bir cumhurbaşkanından sonra ona ihtiyacımız vardır. Eğer Tayyip Erdoğan seçilirse de cumhurbaşkanlığının çok uzun olacağını sanmıyorum. Hırsı ve egosu bu denli yüksek birinin oynayacağı hedef Türkiye cumhuriyeti başkanlığı olacaktır.
Son olarak Ekmeleddin ihsanoğlu'nu Selahattin Demirtaş'a "kardeşim" dediği için yadırgamışlar. iyi ama milletine yalan yere yemin ederek yasal bir siyasinin yerine bir terör örgütüyle gizli gizli görüşmek daha mı iyi... Hem artık bir siyasi bir liderin ağzından rakibi kim olursa olsun "kardeşim" lafını duymaya ihtiyacımızın olduğunu düşünüyorum.
