Sineklerin saatte 120 km/h ile uçmaları da imkansızdır. Ancak 120 km/h ile giden bir otobüste sinek istediği yolcunun kafasına konabilir. Dünyanın ve tüm güneş sisteminin herhangi bir nokta etrafında ( noktanın hareketli ya da hareketsiz olması farketmez ) herhangi bir hızda dönmesi bir şeyi değiştirmez. Birbirinden uzaklaşan galaksiler arasında seyahat etmek, minimum uzaklaşan galaksilerin toplam süratleri kadar bir hız gerektirir. Gereksinim yalnızca budur. Aslında teknik olarak uzayda hiçbir noktada "dünya"'nın çekim alanından kurtulamazsınız. Tüm cisimler, tüm cisimleri çekiyor belirli bir oranda. Yani sen evinde dolaşırken imkansız diye nitelendirdiğin uzay çekim alanına çoktan meydan okuyup da bir adım atmış oluyorsun. O kadar derin düşünmeye gerek yok. Atmosferden kurtulmaktır esas mesele. Yani inmek ve kalkmak. Bir de varmak. Yörüngeden bir şekilde kurtulduktan sonra belirli bir süre sonra bir astreoid tarafından vurulmazsan hedefine varabilirsin. Dolayısıyla imkansız diye bir şey yok, pek de mümkün günümüz teknolojisi ile.
güneş sistemininde döndüğü varsayılırsa içindeki hareketli cisimlerinde onunla beraber döndüğü varsayılmalıdır, yani sen hiç bir şeyin çekim kuvvetinde degilken mars, venüs yerinde saymıyor fakat sende yerinde saymıyorsun, yani anlatmaya çalıştığım şeyden şöyle örnek vereyim sen uçakla türkiye'den amerikaya gidiyorsun fakat dünyada dönüyor bu mantıkla sonsuza kadar amerikaya ulaşamaman gerekir sen ilerledikce onun uzaklasması gerekir nasıl ulaşıyorsun sende dünya ile dönerekten, güneş sistemindede aynı kanun gecerlidir, günes sisteminide bir butun olarak dusunursek sen ilerlerken ulasmaya calıstığın yer yerinde durmuyor fakat onunla aynı hızda sende yerinde durmuyorsun.
koşuyoluna pas vermek gibi düşünülebilirse mantıklı olabilir.
ayın, roketin varacağı zamana göre konumu hesaplanıp oraya fırlatılır roket. az önce iki tane mandalina yediydim. annem haklıymış. kafam daha çok çalışıyo.
karadeliklerin varlıkları kesin kabul görmüştür, sadece onları göremiyoruz. Galaksilerin merkezlerinde devasa karadeliklerin olduğu düşünülüyor ( bazılarında olduğu kesin bilinse de hepsinde var olduğunu ispatlamıyor bu durum. ) Ayrıca merkezde ne olduğunun bu konu ile pek de bir alakası yok, merkezde iri kıyılmış kuru soğan olsa da değişen birşey olmayacak, devasa bir çekim gücünün olduğunun kabulu yeterli dünyadan ayrılmanın imkansız olmadığını savunabilmek için.
Yıldızların etrafında sadece gezegenler, karadeliklerin etrafında sadece yıldızlar dönüyor olsaydı doğru olabilcek önermedir. Fakat, şöyle ki: merkezleri oluşturan kütleler, etraflarındaki bütün maddesel yapılarla birlikte ana merkez etrafında hareket ederler, dönerler. Güneş sistemi miz dev bir tencere dolusu etli kuru fasülye olsun ve daha öncesinde kaşıkla dibi yanmasın diye yoklandığı için fasülyeler merkez etrafında dönüyor olsun. Şimdi bu tencereyi, aynı şekilde içlerindeki fasülyelerin bir merkez etrafında döndüğü tencerelerle dolu bir mini havuza koyalım ve soğutmaya bırakalım. Çabuk soğuyacaklarını öngörerek havuzdaki suyu, suda asılı kalan tencerelerle beraber havuzun merkezindeki hiper dev tencerenin etrafında döndürelim. Bu tencerelerin birinin içindeki bir fasülyenin yüzeyinden, bir uzay aracının, en yakınında bulunan diğer fasülyelere yollandığını hayal ettiğinizde, bahsi geçen önermenin yanlış bir önerme olduğunun farkına varacaksınızdır.
1- ne karadeliği? karadelikler hala var olup olmadıkları tartışılan şeyler olduğu gibi güneş herhangi karadeliğin yakınında değil zaten olsa içine çekilirdi.
2- neden sadece nasa baz alınmış? oysa ruslar abd'den önce uzaya çıkmış ve sağa sola sonda göndermiştir.
insanın tam bilgi sahibi olmadığı, resmen kendini aşan konularda bir takım düşünceleri ortaya savurması ile meydana gelen yanlış ifade. dostum iyi güzel düşünmüşsün, ilgi duyman falan hoş da biz iktisatta "ceteris paribus" dediğimiz zaman bile modelimizi bu kadar basitleştiremiyoruz. olum bu kadar mı basit bu işler? ne sanıyorsunuz siz bu işleri lan? nasa'nın sınavlarına gir de bilimin geleceğine yön ver bari.