Rock'n Coke 2013ün en fazla ilgi gören yerli gruptu.
en önden en arkaya geçmek zorunda kalışım hüsran olsa da beni yine eğlendirdiler.
hükümete giydirmek neyse onu da yapmış oldular bu festivalde.
aha bu da 5 dakikalık ayrıcalığımın 2 dakikalık videosu
içerisinde hatun, köprüaltı, bebek gibi parçalarla bize merhaba diyen rock gruplarımızdandır. Hep bir Nirvana taklidi olduğu söylenir ben böyle düşünmüyorum ama. Sonra ki çalışmalarıda oldukça iyidir. Herşeyi yak coverından sonra namı iyice duyulmuştur. Albüm sonrası ilk rock'n coke yer almış ve birçok sevenini hayal kırıklığına uğratmıştır. Sonradan bu durumu toparlamakta çok zor olmadı elbette. Başarılıdır sevilir devamını diliyoruz.
son albümlerinde gezi olaylarına, hrant dink'e, sivas olaylarına şarkılar besteleyerek farkını ortaya koyan gruptur. artık aranjörleri de aradan çıkartıp sadece kendi istediği müziği yapan gruptur. bırde kolay değildir parçaları var. kaan şöyle diyor : biz aşık veysel ile karacoğlan ile büyüdük. bunlar bizim müziklerimiz. kaybetmeyelim..
konser performansı bir başka olan grup. bütün sahne kaan'a ayak uydurmaya çalışır. kaan esrarlı cigarının verdiği kafayla sahneyi coşturur. şarkı esnasında cigarayı yere atıp şarkı sonunda aradığı çok olur. ve sarhoş kafayla gerçek performanslarını sergilerler.*
Bugün izmirde konser veren müthiş müzik gurubu.
Baştan sonuna kadar herşey mükemmeldi. Ben ve bügün resmen benim sevgilim olan kadın sizlere hayran kaldık.
canlı performansları albümlerinden çok daha iyi olan grup.
fakat eski kalitesini kaybetmiştir. 2013 çıkışlı albümü ile 99 çıkışlı albümü arasında dağlar kadar fark vardır. konserleri bile eski tadında değildir.
6 kere konserlerine gittim. Hepsinde ayrı bi heyecanım vardı bi 6 daha gitsem içimde yine aynı heyecan olur diye düşünüyorum. Efsane grup, efsane sözler. Her şarkısında başka bir anlam.
ankara fıskiyeyi kim kırdı zirvesinde bi arkadaş gözümün içine baka baka dumana "tırt yeaaağğ" dedi. sevdim çocuğu aslında bas gitardan istanbuldan felan konuştuk. ama o son tırtı demeyecektin yeğen.
"bak dostum. dumanı sevmeyebilirsin. metalcisindir iron maiden senin için daha iyidir. ama kimse dumana tırt diyemez la bebe.
bi metalci abinin bi lafı vardı. metal müziğe laf edenlere söylemişti. "eğer bu müziği duyduğunuz anda tüyleriniz diken diken olmuyorsa boşuna bizi anlamaya çalışmayın. asla anlamayacaksınız."*
biz dumandan müthiş sahne şovları, mükemmel ötesi uzunca elektro soloları felan beklemiyoruz.* sen belki beklentilerin yüzünden dumanı basit şeyler çalan basit bir grup olarak görüyosun.
ama emin ol duman bizim için bundan çok daha ötesi. ve ne yazık ki sen asla anlayamayacaksın dumanın ne olduğunu. o yüzden bok atmayı bırak, metalci abiye kulak ver ve kendi zevkine göre müzikler dinle."
diyemedim lan. hıı diyip geçiştirmeye çalıştım. o dumana tırt diyince yapıştırcaktım böyle lafı. içimde ukte kaldı iyi mi.
duman kardeşimi çok çok iyi tanırım. kendisiyle 1994'ten bu yana "tanış" durumdayız. kendisi çok başarılı bir müzisyen, sahne performansına da diyecek yok doğrusu. ben biliyorum ki siz de bu hususta farklı düşünmüyorsunuz lakin ben başka bir husustan, dumanın uzun saçlarının hikayesinden bahsetmek istiyorum müsaade varsa. teşekkür ederim.
hiç unutmam, 1994'ün sonuna doğru duman kardeşim kederli vaziyette kapımı çaldı, içeri buyur ettim. boğazını temizleyip söz alarak, "erkan ağabeyciğim (kendisi bana böyle seslenir) ne yapacağımı bilemiyorum. ses desen var, özgünlük desen var, beste yapmaksa beste yapmak, grup kurmaksa grup kurmak... gel gelelim biz niye patlamıyoruz? artık sıkıldım non-meşhur olma durumumdan. offf yhaaaa!" dedi.
bu kederli hali beni endişeye sevk etmişti. hemen söz alarak "bak duman kardeşim, senin sahnen çok iyi. sözler, besteler falan oofff yıkılıyor yane. lakin bir şeyler eksik. hani muazzam bir çorba içersin ama bir şeyi eksiktir ya. hani o çorbaya iki pinçik tuz atınca ziyadesiyle leziz oluverir ya sanki öyle. sanki ufak bir rötüie ihtiyacın var gibi gibi." minvalinde destek cümleleri sarfiyatına giriştim.
duman kardeşim "hıı hımm sanırım haklısın erkan ağabeyciğim bunu düşüneceğim" diyerek evimden ayrıldı. bu konuşmanın üzerinden birkaç ay geçtikten sonra karşılaştım duman kardeşimle. kendisinde bir değişiklik vardı, vardı ama neydi? işte tam da o esnada duman kardeşim boğazını temizledi ve söze başladı:
"değerli erkan ağabeyciğim, en son görüşmemiz bende derin etkiler bıraktı ve sarf ettiği tümceler üzerine kafa yordum. dediğin gibi her şey vardı ama bir şey eksikti. saçlarımı uzatmakla altın rötuşu yapmış oldum"
dedi. o an nihayet anlamıştım, duman kardeşimdeki değişikliği. daldığım düşüncelerden duman kardeşimin sözüyle ayrıldım:
"tam bir rocker oldum artık. daha seçkin barlar bana iş teklif etmeye başladı. her geçen gün fan sayımız arttı ve finally bir yapımcı beni keşfetti. allah senden razı olsun erkan ağabeyciğim, artık seni baba bilirim" diye noktaladı sözlerini.
sözlük vesilesiyle hem duman kardeşimi ve hem de bu tatlı anıyı hatırlamak müthiş bir haz verdi bana. hemen telefona sarıldım "duman kardeşim ne günlerdi bee. sana her baktığımda gururlanıyorum. başarılarının devamını dilerim, allah senin iyiliğini versin e mi!" minvalinde bir övgü dizinine girişmek için lakin telefonu kapalı olunca sesli mesaj bırakma zaruretim hasıl oldu. ben inanıyorum ki duman kardeşim mesajımı alır almaz bana döner ve eski günleri yad etme fırsatına erişiriz zira duman kardeşim adamdır, insandır, adam kerrre adamdır!