din

entry1171 galeri103
    264.
  1. çok bilmişlerin 'hastalık' olarak yorumladığı doktrinler yumağıdır. mesela sigmund freud bunu çocukluktan kalma bir nevroz sonucu olarak nitelemiş. bu durumda herhangi bir dine mensup insanların tüm insanlara oranına bakıldığında sağlam adam eser miktarda var demektir. ayrıca dini hastalık olarak niteleyenlerin de, yine kendi mantıkları çerçevesinde, hasta olmadığını söylemek de mümkün değil.

    evrime inanıyorsanız insanların evrimiyle dini ilişkilendirebilirsiniz ve bu durumda insanın şu anki evrim basamağı içerisinde dini, bir çıkmazın, beyinde oluşan aşırı yüklerin bir transformatörü olarak görmeniz gerekir. 'stabil bir zihin yapısı için gelişmiş olmalı' diye düşünülebilir. o halde yine dinle mücadelenin bir manası yoktur.

    dine karşı olmanın iki temel nedeni olmalı:

    1. 'insanlara doğruyu göstereceğim' düşüncesi.

    2. dine karşı duyulan romantik düşmanlık.

    dinlere inanmayan, dolayısıyla ahiret veya diğer bir deyişle ölümden sonra hayata inanmayan, ölümün bir son olduğunu düşünen bir kimse, dine eğilimli insan fıtratıyla mücadelesini bir mantık çerçevesine oturtmakta güçlük çekmelidir. çünkü bir birey nasıl yaşarsa yaşasın sonunda bunların hiç bir önemi kalmayacaktır. bu ise o insanın doğruyu öğrenmesiyle öğrenmemesi arasında fark olmadığı anlamına gelir çünkü çabaların sonucu tamamen bir 'hiç'tir. bu durumda 1. sebebi anlamsız buluyorum

    gelelim 2. nedene: bu kesinlikle dinle mücadele eden kitlenin neredeyse tamamını oluşturanlan kesimi kapsayan zihin yapısıdır. şu başlık altında din mensuplarının geri zekalılıkla, cahillikle, hastalıkla değerlendirilmesi tamamen bu başlık altına girer. çünkü inanmadığı şeye düşman olmak ancak duygusal aşırılıkla, gereksiz hezeyanla açıklanabilir. eğer dinler yüzünden ölen insanlar, dinler yüzünden acı çekenler buna bir gerekçe olarak gösteriliyorsa, dinsizlik veya bozuk din anlayışları yüzünden ölen yüzlerce milyon insana bakarak ben pek ala kendi dinim dışındakilere can düşmanı olabilirim. bu zihniyet ancak düşmanlık ve kan doğuracaktır ve bozuktur, hastadır.

    not: din ile bilimsel gelişimin çatışması gerçek olmakla birlikte çokta güçlü bir etkisi yoktur. çünkü bir insanın yaratıcıya inanması, onun asitle bazı karıştırmasına, sonra tuz oluştuğunu görmesine mani değildir. en radikal dinci devletlerin bile mühendisi, uçağı, elektriği var. bu nedenle bu saçma yoruma bir son verin.
    1 ...
  2. 263.
  3. 262.
  4. şu an islam üzerinden konuşuyorum, yanlış anlaşılma olmasın.

    islamda kimseyi öldürün falan denmez, hele ki kendine saldırılmadıkça, ve kişisel çıkarların için hiç izin vermez. sadece lanetlidir denir ki neden lanetlendiğini bugün bile görebiliyoruz. milyonlarca kadın, çocuk öldü bütün dünyada, hala da devam ediyor bu katliam. gerçekten bazı dinler çok acımasız, ama islam bunlardan biri değil...
    0 ...
  5. 261.
  6. insanlara kimlerle savaşmalarını gösteren olgu.

    ben iki yahudi vurup geliyorum. opt kib bye.
    2 ...
  7. 260.
  8. insanlara yollarında kılvuzluk eden olgu. gerekliliği ve gereksizliği ki$inin 'kendisine göre' deği$iklik gösterir.

    seri bitsin: kutsala sata$mak.
    1 ...
  9. 259.
  10. pis yobazlar yüzünden bilime ayak bağı olduğu sanılan hede. halbuki semavi dinler çoğu zaman bilimi önerir. islam üzerinden konuşursak; ilim çin'de bile olsa gidip alınız hadisi bile yeterli sadece. kuran'daki bilimsel ayetler de cabası. dağların sürekli bir ilerleme içinde olduğunu da kuran, insanlar bunu keşfetmeden yüzlerce yıl önce söylemişti. ama başta da söylediğim gibi, bunların hepsi yobazlar yüzünden bize empoze edilmiş "din bilime ayak bağıdır" fikrinden ibaret.
    2 ...
  11. 258.
  12. dünya tarihindeki kayıpların, savaşların en büyük nedeni.

    bilime de uzunca bir süre ayak bagı olmuştur.
    1 ...
  13. 257.
  14. deistlerin ve ateistlerin hakkında atıp tuttukları olgu.
    0 ...
  15. 256.
  16. kitleleri insan olmaya yönlendiren düsturlar bütünüdür.
    1 ...
  17. 255.
  18. değişen dünya şartlarına ayak uyduramamasıyla nam salmış düşünceler bütünü.

    çünkü değişimi ve gelişimi doğasına aykırıdır, tabiatı gereği sabit ve katı olur. değiştirildiği takdirde inanç sistemi tümden sarsılacağı için ilk günkü gibi kalmak zorundadır.

    bunun aksine insan bilinci sabit kalmaz. toplumlar sayesinde sürekli değişir. bilmem kaç bin sene önce pipisini tuttuğunda "doktor bu ne" diyen adamlar şu anda uzaya uydu fırlatıp durmakla meşguller. insan bilincinin ve zihninin büyük bir hızla geliştiğini hiçbir din alimi ya da bilim adamı inkar edemez.

    savaş da burada başlamaktadır. bir tarafta bilincin toplumsal gelişiminin ve değişiminin su getirmez gerçekliği, diğer yanda da kalplerde yeşeren imanın sabitleşmiş sarsılmazlığı..

    ortak noktada buluşulması ise şu küresel bilinç seviyesiyle çok zor gibi gözükmektedir. şiddet herkesin kullanımına açık bir müessese haline gelmiştir. birileri uygulayınca yasal, diğer birileri uygulayınca tü kakadır. o yüzden kullanımında bir abes görülmemektedir.

    insan bir zamanlar küfür olarak kullandığı "hayvan" kelimesiyle yavaşça bütünleşmektedir. bu süreçte bilim de din de; geriye kalan her şey de kutsallığını ve asaletini yitirmektedir. bu durum, yukardakilerin çıkarlarını derinden sarsmaya başladığı an bir çözüm yoluna seve seve gidilcektir elbet. ama yüzyıllarca insan bilincine empoze edilen değişmez sabitler (din, bilim ve diğerleri diyelim yine) yüzünden patronlar s... yutacaklar ve anarşik bir dünyada kıçlarını kurtarmak sahip olabilecekleri tek yüce (!) amaç haline gelecektir.
    2 ...
  19. 254.
  20. 253.
  21. insanın inanma ihtiyacını belli kurallarla belirleyen olgudur.
    1 ...
  22. 252.
  23. 251.
  24. din, inançtır. ister inan, istersen inkar et aslında bir şeye inanıyorsundur. belki allah'a inanıyorsundur, belki de allah'ın var olmadığına. ki var olmadığına inanıyorsan da bir şeye inanıyorsun, yok olduğuna. sözlükte veya hayatta herkes birbirini sebepsiz yargılıyor, belki inanmak veya inanmamak için sebepleri vardır insanların. bunu, o insanla konuşmadan bilemez kimse. ve herkesin inancı kendisinedir. bu yüzden de ister müslüman,ister hristiyan,ister yahudi, ister atesit, ister budist, isterse herhangi bir şeye inanan ya da inanmayan herkese saygı duymak gerekir. ki insan olmak zaten saygıyı gerektirir, bu konuda kimsenin kararı diğer insanları ilgilendirmez.
    1 ...
  25. 250.
  26. 249.
  27. dogmatik oldugundan üstünden kolayca siyaset yapılabilecek oynamaya acik kavramdir.körükörüne kabullenmeyen mantıklı düsünerek arastiran insan bu oyunlara gelmez.
    2:9 'Allah'ı ve müminleri aldatmaya çalışırlar. Halbuki sırf kendilerini aldatırlar da farkına varmazlar'.
    2 ...
  28. 248.
  29. insanları uyutmanın en etkili yolu.

    gökten geldiği ve kutsal olduğu iddia edilip kabul edilen kitapları insanların manevi his ve duygularını istismar amaçlı, aslında olmasa olmazdı diyebileceğimiz bir oluşum.

    insanların çok eski zamanlarda doğaya karşı hissedilen korku, güçsüzlük ve çaresizlik durumunda zamanla ortaya çıkmış ki evet doğayla baş edilmez doğru bir oluşum diyebiliriz bi yerde. aslında rüzgar, ateş ve ağaca tapmaktan günümüze kadar sadece model ve form değişerek gelmiş tapınma ihtiyacını karşılayan insanı psikolojik olarak rahatlatan kendine telkin vererek daha güçlü hissederek aslında yalnız olmadığını düşünmesine sebep olan inançlar bütünü.
    2 ...
  30. 247.
  31. çoğu kişi için -özellikle ev hanımları- üç kulluvallah bi elhamdır.
    (bkz: benim dinim bana, sizin dininiz size)
    0 ...
  32. 246.
  33. en büyük hazine. ona sahip olmayanların, sahipmiş gibi yapanların durumuna bakıldığında "hakkıyla sahip olmanın" değerinin daha fazla anlaşıldığı şey. ya "hep" ya "hiç" olduğunuzu belirleyen şey.
    0 ...
  34. 245.
  35. cahil kesimin 'ahiret yoksa ve inanıyorsak kaybedeceğimiz bir şey yok fakat ahiret varsa inanmayanlar kayebedek' gibi ilkokul zeka düzeyinde saçma bir savunma yaptığı kavram.

    bu tartışma yıllar önce amerikada yapılan konferanslarda cevaplandı. ayrıca richard dawkins bu tartışmayı god delusion kitabında en basit şekilde anlattı fakat cehalet mutluluk olduğundan kimsenin haberi yok.

    "ahiret yoksa ve inanıyorsak kaybedeceğimiz bir şey yok fakat ahiret varsa ateistler cehenneme gidecek" düşüncesine cevap şudur:

    evet belki tanrı vardır ve böylece ahirette, fakat bu ahiretin ve tanrının sizin taptığınız tanrı olduğunu nerden biliyorsunuz? ya gerçek tanrı bugün kitapları olan dinlerin tanrısı değilse, ya bir japon tanrısıysa? ya denizde yaşayan ulu cuvcuv ise? ya aslında o çok ünlü zeus ise? kim kanıtlayabilir ki hangi tanrının gerçek olduğunu?

    sonuç olarak eğer bir müslüman veya hristiyan öldüklerinde inandıkları tanrı ile değil de, zeus veya cuvcuv ile karşılaşırsa ne olacak? bu tanrılar, müslüman/hristiyan kişisi sahte bir tanrıya taptığı için onları cehenneme atacak. fakat bakarsak ateistlerde tanrı düşüncesi ve bunun hiçbir türevi yoktur; yani 'no harm no foul' bilindik bir şekilde anlatmak gerekirse...

    şimdi soruyorum: bir tanrı; sahte tanrılara tapıp, kendisini inkar ederek yaşayan kişileri mi cehenneme gönderir yoksa tamamen tarafsız ve ilgisizce hayatlarını yaşamış kişileri mi?
    1 ...
  36. 244.
  37. Kimsenin bilemeyeceği sadece inanabileceği (iman edebileceği) kavramdır.
    insan doğası gereği bir şeylere inanma,tapınma isteğiyle dünyaya gelir. bu dünyanın sonunda toprak olup gitme düşüncesi insanlarda korku uyandırır ayrıca bu dünyadaki hareketler başka bir yaşamın varlığına inanarak daha seviyeli bir hal alır fakat bütün dinler sadece kendilerinin doğruluğunu kabul ettirtmeye çalışır, farklı din seçenlerin ve kendilerine dahil olmayanların cehenneme (hell,Ge-Hinnom,Niflheimr,hades vb.) gideceğini söyler. afrika kabilelerinden birisinde dahi olsanız dini bulmanız gerekmektedir. çünkü tanrı sizden bunu ister belki size peygamber gondermemiştir ama global bir din göndermiştir dünyaya ve siz bu dinden habersiz olsanız dahi onu bulmakla mükellefsiniz, farklı bir din mensubuysanız kendi dininizin yanlış olduğunu anlayıp dininizi değiştirmek zorundasınız, okuma yazma bilmiorsanız teknolojinin bu kadar gelişmediği televizyonun olmadığı zamanlarda yaşadıysanız dahi yinede dini kendi imkanlarınızla bulmak zorundasınız. ne kadar iyi bir insan olduğunuz dinin umrunda değildir o sadece kendi mensuplarını cennete gönderecektir.saf iyilik pek bir anlam ifade etmez onun için,eğer siz o dinin mensubu değilse cehennemde acı çekmek zorundasınız. bu durumda istisnalar tabiki mevcuttur mesela islamiyette çocuklar ölünce araf'a oradan da cennete gider, akli dengesi yerinde olmayanlar üretim hatasıdır onlar içinde cehennem olamaz...
    tüm bu sorunlardan sonra aklıma eski biru gelmedi değil müsadenizle sormak isterim bu kadar aydın insandan elbette birisi mantıklı cevap verebilecektir.

    bir ailenin üçüzleri dünyaya gelir maalesef biri doğumdan kısa bir süre içinde vefat eder (0-7 yaş), diğer iki kardeş ise 40 yaşına kadar yaşamış bir trafik kazasında ikisi birden vefat etmiştir. bu iki kardeşten ilki ilahi dinlerden birisinin (müslümanlık, hristiyanlık ya da musevilik) mensubu olup dinin bütün gereklerini istisnasız yerine getirmiştir, son kardeş ise ateisttir işleyebileceği bütün günahları işlemiştir.
    sorular bu hikayeyi dinledikten sonra kafanızda belirmiştir fakat ben yinede sorayım; çocuk yaşta ölen kardeş dünyadan sonraki yaşamda nereye gidecektir? dindar kardeş nereye gidecektir? ateist kardeş nereye gidecektir?
    ilahi dinler çerçevesinde ilk kardeşin gideceği yer araftır orada bir süre bekledikten sonra cennete gidecektir çünkü günahı olmadığı gibi sevabıda yoktur. ikinci kardeş gayet düzgün bir dindar olduğu için cennete son kardeş ise cehenneme gidecektir ilahi dinlere göre.
    bu cevaplardan sonra sorular dank etmeye başlıyor...
    peki çocukken ölen kardeş yaşasaydı ateist olsaydı nereye gidecekti ?
    Cehenneme.
    ateist olan kardeş çocukken ölseydi nereye gidecekti ?
    arafa daha sonra cennete.
    dindar olan kardeş çocukken ölse nereye gidecekti ?
    önce arafa sonra cennete.
    Peki bu dünya bir sınav ise neden herkes eşit şartlarda sınava girmiyor? neden herkes aynı gelir düzeyinde değil ? neden herkes aynı din mensubu olarak doğmuyor? madem bütün dinleri gönderen tanrı, neden daha önce gönderdiği dinlerin bozulmasına engel olmadı ya da neden her ırka bir peygamber göndermedi ? gönderdiği tüm dinler insanlar tarafından değiştirildiyse son dininde değişmediğini nereden bilebiliriz?
    tabiki hiçbirini bilemeyiz dinlere göre bunları sorgulayamayızda... Son olarak şu özdeyişle sorulara bir nebze cevap olabilirim sanırım. Eğer ahiret varsa biz buna inanmazsak cehenneme gideriz, eğer ahiret yoksa inansak dahi kaybedeceğimiz bir şey olmaz ölürüz ve herkes gibi toprak oluruz. kısacası inananlar maçı 1-0 kazanıyor.
    1 ...
  38. 243.
  39. evrensel maskelenmiş şizofreni.

    alternatif sloganları ise:

    1- putlar ve totemler hem yer kaplıyor hem yakın bir bölgede yeni ortaya çıkan bir dinin takipçileri tarafından yıkılıyor mu? x i deneyin!

    2- kitap şeklinde olanından denediniz mi?

    3- siz de bir şeyleri ikiye bölmek istemez miydiniz?
    0 ...
  40. 242.
  41. oncelikle dunyadaki adeletsizliklerden olumlerden korumanin en iyi yolu dinlerdir...sizofrenide insanlarin kotuluk ve adeletsizliklerden kacmak icin olusturdugu alternatif bir yasamdir..fakir bir insan zengin bir insana gore daha dindardir..cunku adeletsizlik duygusunu boyle bastirir ..cogu zaman bir isci patronuna gore daha fazla dindardir ... isyan duyugusu boyle bastirir cunku.. alternatif bir yasam saglar din.. en onemlisde dunya gerceklerini unuturur .dunyanin gercekciligini azaltir..hayatinda kotuluklerle karsilasmis insanlarin cogu zaman billinc altinda alternatif bir yasam daha guzel bir yasam olusturmak istemelerinden dolayi cikar sizofreni ...dinlerede en cok bagli olan kesimin fakir insanlardir..bu sebepten bir benzerlik vardir her ikisindede
    0 ...
  42. 241.
  43. zamaninda coklusu yapilmis sonra tek tanrili dinlere gecilmistir. bu kadar eskiye dayali olmasina ragmen hala fanlari vardir dinlerin . fakirin en buyuk umududur din cunku calismadan para kazancagi sonusz cennete vaadi vardir dinde.
    2 ...
  44. 240.
  45. yaygın manasıyla üç-beş tanedir ve Hak din inandığımız üzere islamdır da asıl olarak herkesin dini kendine özgüdür.

    Sonuçta Namaz, oruç vb ibadetler çok keskin olmasa da dinde kuralları koyulmuştur lakin din sadece ibadet üzerine kurulu olmayan bir konudur.

    Toplumsal yaşama bakış, Allah'ın gönderdiği peygambere bakış ve dahasında herkesin doğrusu kendinedir.

    Örnek vermek gerekirse.

    Kendimden vereyim, Şu katledilen Kafirliğe dönmüş bir hoca vardı adını hatırlayamadım Din bu isimli kitabın yazarı.

    Onun anlattığına göre PEygamberimiz bilmem kaç tane masum Yahudiyi katletmiştir.

    şimdi normal bir müslümana göre bu olayın olması imkansızdır çünkü peygamberimiz böyle haksız bir iş yapmaz.

    E bana göre Doğruysa da sorun yok sonuçta O Allah'ın elçisidir, Devlet kurmaya insanları bir çatı altında toplamaya çalışan ulu bir kişiliktir ve böyle olaylara girişmeye hakkı da gücü de vardır.

    Yani benim peygamberim gerektiğinde üç-beş tane yahudiyi islam'ın ve devletin çıkarına telef edebilecekken başkasının peygamberi böyle bir şey yapamamaz yapmamalıdır.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük