Dın arapcada yol anlamini karsilar. Hayati duzenler. Insanligin varolusundan beri islamiyet hz.adem ile beraber basladi. Allah halife olarak yarattim dedigi insana yolunu gosterdi. Mujdeci ve uyarici peygamberler ile tevhide yani her alanda Allahi birlemeye cagirdi. Yine de siz bilirsiniz dusunebilenler icin Allah dilerse hidayet bulunur.
ilk başta yıldızlardan ve gökyüzünden bir anlam çıkarmak istediler ellerinde olan imkânlarla masumca düşünüp kendilerince değerler verdiler. sonra insan git gide ilerledi. kendini geliştirdi. daha fazla düşünmeye başladı ve duyguları katılaştı. güç kavramı zihninde yer etti. ve kitleleri yönetmeye başladı. artan nüfus ve keşiflerle birlikte tüm dünyaya yayıldı. din, dünde olduğu, yarın olacağı gibi bugün de kitleleri yönetmektedir. gücün keşfi ve insanlara yönetilmiş en büyük silahlardandır.
islam dini kolaylik dinidir. ama sakinincada elinden alinir deger verdiklerin.
yok deme yok olur misali.
din boyle derken ben malima nasil sahip cikabilirim?
1 liraya begendigim bir sey alsam dahi onu baskasiyla paylasmak istemiyorum.
cunku ne zaman paylassam o sey artik begendigim seylikten cikiyor ya da boyle bir risk altinda.
bakin parasindan degil. cunku ben gercekten begenirsem aliyorum bir seyi. tamamen duygusal.
ben ne zaman birinden bir sey alsam aldigim gibi geri birakiyorum ve bunun icin cok caba sarfediyorum. aman zarar gelmesin diye.
ama ben ne zaman birine bir seyimi versem. geri alirken sanki ben onun olsun diye vermisimde geri istiyormusum gibi parcalarcasina hareketlerde geri verildi. ki ben verdigim bir seyi isteyemem bile. kirmamak icin bin takla ataraim.
ben paylaşmayi sevmiyorum. hatta bilgimi bile.
neden mi? cunku benim oldugum ya da olmadigim yerlerde benden duyylan seyi kendi cabalariyla ogrenmisler gibi paylastilar. kaynak goster meselesi gibi forumlardaki.
işte ben bu gibi konularda kolaylik varsa dinimizde ben artık anlamak istiyorum, sahip olduklarım elimden alınmadan.
kimileri için sığınacak liman, kimileri için amaca giden yolda araç, kimileri için bir alışkanlıktır. benim gibiler içinse mantık sınırlarına oturtulamayan ve çelişkilerle dolu inanışlar bütünüdür.
tıpkı şu an yapıldığı gibi zamanında kitleleri peşinden sürüklemek tabir-i caiz ise toplumu güdebilmek adına ortaya atılmış, ortaya çıktıkları çağın yaşantısına ait kuralları olan inanışlardır.
Dünyadaki huzurumuzun ve sonsuz hiç bitmeyecek olan ahiretimizin nasıl kazanılacağını gösteren kavramın adıdır.
Kısaca ya Allahın yoluna girip iki tarafı kazanmak yada Allahın istediklerini yapmayıp isyan içinde yaşamak. Çünkü bir insan Allahın dediklerini yapmıyorsa bu da isyan içindedir, ne kadar ben böyle düşünmüyorum dese de. ister istemez bir meydan okumadır o. ister istemez..
bilgi ve düşünceli olarak yaklaşıldığında, insanları bir arada tutan ve maneviyatın da daima var olduğunu düşünürsek insanların kötü ve iyi diye ayrımlaştırılan toplumsal kurallara uymasını sağlayan düşünce biçimi.
başta da söylediğim üzere eğer ki sorgulanabilir olduğunu kabullenerek başlanırsa olaya başka gözle bakabilirsin. bu sayede din içinden çıkan yobaz fikirlerin, totemlerin, din dışı dahi olsa bir çok kişi tarafından kabul edilen batıl inançların da yok olacağı ve toplumun refahı için kullanılırsa gerçekten başarılı olacağını görebiliriz.
Unutmayın ki; din sadece geçim derdi yüksek olan ve fakir diye tabir ettiğimiz insanların temelinde çok önemlidir. zenginler ise bunu kötü yolda kullanarak onları himaye altında tutmayı başarmıştır. oysa ki; her insanın bilmesi gereken şey toplumdaki tüm bireyler -tüm dinlerinde söylediği gibi- tanrı, allah, tengri gibi isimlere bürünmüş ama tek kabul edilen o'nun gözünde eşittir. zengin, fakir diye ayırt etmez. günahkar ve sevapkar olarak ayırt eder.
günah ve sevap ise toplumdaki iyi ve kötü diye tabir ettiğimiz toplumsal kuralların dini versiyondur. insanlar toplumları düzene koymak için korku yaratmıştır. cennet, cehennem de tabir ediliş tarzı ile iyi işler yapan öteki dünya da refah içinde yaşayacak; kötüler ise yanacak, kavrulacak.
işte tam bu nokta da; hinduların reankarnasyon ile fakirlerin eğer gerçekten istenilen herşeyi yaparlarsa öldüklerinde daha iyi bir yaşam standartlarında tekrar dünyaya gelecekleri ibaresi aslında çok benzerdir.
tüm bu din ibarelerinin oluşumundan önce yaşayan gotama buda'nın öğretinlerindeki bir çok konu bir çok benzerlik göstererek tevrat sonra incil sonra da kuran-ı kerimde yazılmıştır.
örnek: üç din de öldürme diye emreder. budanın öğreti temelinde de aynı ibareyi görebilirsiniz.
bu yüzden; din toplumsal olarak öğrenilmesi gereken; asla ama asla kulaktan dolma bilgilerle değil gerçekten okuyarak öğrenilmesi ve tanrı, tengri, allah'ın verdiği beynimizle yorumlarak, çözümleeyerek ya da sorgulayarak bilinçlenmeliyiz ki o bize bahsedilen din gerçek anlamda işlevine kavuşsun.
yoksa din sadece bir afyondur ve toplumları yöneten insanların yönetilen insanları uyuşturmasına, savaştırmasına yarar.
benim için çocukluk masallarıdır çocukken çok inanırdım bunlara, tanrının büyük adam olduğunu düşünürdüm büyünce tanrı olacağım derdim ama olmadı işte.
kuralsız bir yaşam olmaz . ben özgürüm yehhuuu diyen insanın bile ' özgürlük ' adında bir kuralı var değil mi ?
ve dinde bir kuraldır. gerek fiziksel gerek maddesel gerek de biyolojik olarak.
Tamamiyle coğrafya meselesidir. insanlar yeni görüşlere kapalı, fikir sokuşukluğuna her zaman açık olduğundan mütevellit ülkemizin yüzden bilmem kaçı müslümandır. Din haritaları falan vardır. Şu şu bölgede hristiyanlık hakim şeklinde. Ne yani o bölgedeki hemen hemen herkes Hristiyanlığın hakkaniyetli din olduğu görüşünde mi? Tabii ki hayır.
Hani bu organların "patron benim" muhabbeti vardır ya, hah o'dur işte hepsi kimin patron olduğuna karar vermek için savaşır, fakat komiktir ki henüz bir "göt" bulunamamıştır.
Ulan hangi sistem yada sistemler topluluğu '' insanları soymak için yalan kullanan '' değil ?
Komünistler insanları '' hak adalet emek '' ayağına uyuttu , afyon verdi ,
Dinde '' cennet , ahlak '' ayağına veriyor ne fark var ?
Sen şuan kendini üstün zeka görüp '' ehuhhuh ben çok zekiyim kimse beni soyamaz , yalanlara inanmam '' diyorsun ama :
Şuan içinde bulunduğun '' kapital '' sistem , kullandığın bu bilgisayar , telefon , internet , kitaplar ,gazeteler, politika
hepsi yalan ve insanları soymak için var olan sistemler ama löp löp götürüyon hepsini ?
Ve şuan senin bu kafa yapını , düşüncelerini oluşturanda '' Kapital'' sistem , istedeğin kadar dine tanrıya inanma
yinede çok büyük bir yalana '' sisteme'' inanıyorsun istediğin kadar inkar et . Bende aynıyım sende.
Şuan sahip olduğun fikriyat emin ol %90ı medya entegresi istersen ateistin babası olalım öyle abi.
Özgür düşünce yok , din değil dediğim gibi şu bok modernizmde her bok bizi alt edip kendi entegresini yerleştiriyor.
Ha din ha modern zihniyet hepsi belli kişilerin tekelinde olan , onlar ne isterse onu düşünüyoruz resmen,
ne ister onu okuyoruz , ne isterse onları yapıyoruz. bu düzen böyledir.
Onun için millete '' sen dine mi inanıyon salak , cahil yeaaa muahahah'' diyene kadar kendi inandığın
inandırıldığın sisteme bir bak kendini sorgula .