dini duyguları önemli olan bir toplumda özellikle dini duygularla hükümete oy veren çoğunluğun sağlamış olduğu çoğunluk demokrasiyi sağlayamaz.
çoğunluk haklıdır fikri demokrasiyi haksız çıkartır.
edit: bu sonuçlara saygı duymama gereği anlamına gelmemekte tabi.
"Demokrasi" o kadar süper birşey ki...anlatılamaz.
Bir bakarsınız "darbeci" denilen Evren yüzde 98 halk desteği almış, "demokrasi havarisi" Tayyip ise o'nun elini öpüyor,
Sonra "katil" dediğin Sisi yüzde 97 oy alıp, "kahrolsun" dediğin, lanet ettiğin "eli kanlı" Esed bir bakmışsın yüzde 88 oy almış.
Bir de kendine bakarsın, demokrasi için neler yapmışsındır,
Habur'da terörist karşılamaktan tut da, 14 yaşındaki çocuğu katletmeye kadar demokrasi için ne gerekirse yapmışsındır,
Hatta daha ileri gidip trafoya kedi bile sokmuşsundur, ama yine de aldığın oy yüzde 45'i 48'i geçmemiştir.
Üzülürsün, kızarsın belki.
Üzülme-kızma...
Demokrasi böyle birşey işte.
Sen de, ORTAMLARDA DÜNYA LiDERiYiM DERSiN, KiM BiLECEK M.K?
Yani demokrasi o kadar süper birşey ki...anlatılamaz...ANLAYAMAZSINIZ...
kişinin hak ve özgürlüklerini iyi bilmesi gerekliliğidir. demokrasinin öneminin bilinmesi için (#23947277) ve buna ( #23952484) bakılmasında fayda var.
aynı görüşü paylaşan insanların kendi aralarında anlaşmaları olmayıp, tahammül edebilme sanatıdır. ne acıdır ki, bizim ülkemizde yazılı metinlerle, kanunlarla ve paketlerle geliyor(!) getirilmeye çalışılıyor.
kanun koyucu, yazılı metinleri bir paket haline getiriyor ve "demokrasi paketi" olarak sunulan paketten çıkanların yasalaşmasından sonra demokratik bir ülke olduğumuzu söylüyor; ayakkabı kutusu gösterenlerin gözaltına alındığı güzel ve yalnız ülkemde.
marjinal kesimin sıradan toplumlara verdiği morfin. çok degerli uludag sözlük yazarlarının çok memleketler gezip bilimsel olarak turkiye yi karşılaştırma yaparak türkiye de demokrasi yok!!! yorumlarını hayranlıkla okuyoruz.
demokratlar anarşizmi hep hayalcilikle suçlarlar, oysa demokrasi de bir ütopyadır. asla toplumun bütün fertlerinin taleplerini karşılayamazsınız. ayrıca devlet denilen koca bir erki insanların tepesine dikip sonra da eşitlikten, özgürlükten bahsetmek pek gülünç. avamın yönetimi ele geçirebilmek için uydurduğu bir masaldan başka bir şey değil.
kılıftır. dünyanın her yerinde bu böyledir. asıl var olan ise; vesayet ve vesayet rejimidir. bu yüzden bana demokrasili cümleler kurmayın. içinde halk ve demokrasi geçen partilere de güvenip hayal kırıklığı yaşamayın.
köy enstitüleri kurucusu ismail hakkı tonguç'un 60 yıl önce söylediği, bugünümüzü daha iyi anlamamıza yarayacak o sözlerini anımsamakta yarar var.
"demokrasinin iki çeşidi vardır.
biri zor ve gerçek olanı, öbürü de kolayı, oyun olanı.
topraksızı topraklandırmadan, işçinin durumunu sağlama bağlamadan, halkı esaslı bir eğitimden geçirmeden olmaz birincisi, köklü değişiklikler ister.
bu zor demokrasidir ama gerçek demokrasidir.
ikincisi kağıt ve sandık demokrasisidir.
okuma yazma bilsin bilmesin, toprağı, işi olsun olmasın demagojiyle serseme çevrilen halk bir sandığa elindeki kağıdı atar. böylece kendi kendini yönetmiş sayılır. bu oyundur, kolaydır. amerika bu demokrasiyi yapıyor işte.
biz demokrasinin kolayını seçtik, çok şeyler göreceğiz daha."
türkiye de devamlı övülen ülkemize bir çok kere geldiği görülmüş fakat kimse nedense ulaşamamıştır. bir süredir akpyi demokrasiyi işletmiyor diye eleştirenler vardı. şimdi demokrasinin kendisini suçlamaya başladılar. insanlar çıldırıyor.
"cahil bir toplum, özgür bırakılıp kendine seçim hakkı verilse dahi, hiçbir zaman özgür bir seçim yapamaz. sadece seçim yaptığını zanneder. cahil toplumla seçim yapmak, okuma yazma bilmeyen adama hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır. böyle bir seçimle iktidara gelenler, düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan zalim ve madrabaz hainlerdir."