bugün

dark souls oyununun 2.sidir, şuan PS3 ve XBOX versiyonları tedavüldedir.
mart sonunda PC versiyonu da çıkacaktır.

oynamadım ama bol miktarda inceleme izledim. özeti şudur bol bol ölüyoruz ama çok zevk alıyoruz.
Pc kontrolleri berbatmı berbat oyundur.
müthiş bir atmosfere sahip olan oyun. kalkan kullanmamanızı, equip load ınızın %70 altinda tutmaniz çok yararlı olacaktır.
78 saat 19 dakika sonunda 158 level olarak bitirdiğim şaheser. ağır işsiz olduğum için sağlam bi rehber hazırlamayı düşünüyorum vardır benim gibi manyaklar.

oyunu psn den 35 lira gibi komik bi rakama aldım ve almadan 2-3 gün önce baktım, gittigidiyor da falan 90 liraydı. daha sonra eskişehir media markette gördüm orda da 225 tl amk.

almayı düşünüyodum bu yüzden de 90 lirayı gözden çıkarmıştım. ama sonra psn de 35 liraya görmem... tek fark ise kutu. arada 60 lira fark olduktan sonra sikmişim kutuyu.

neyse efendim aldım oyunu, indirdim. oyun bildiğin hardcore bi oyun. bildiğin mesai yapar gibi oynaman lazım. dedim "yok arkadaş ben zaten stres atmak için oyun oynuyorum, bu oyun başlı başına stres kaynağı zaten."

aradan bi kaç ay geçti. oyun mışıl mışıl yattı game libraryde. sonra nerden aklıma geldiyse açıyım oynuyım dedim. araştırdım, okudum bildiğin çabaladım lan oyun için. böyle oyunlar çok sık çıkmaz çünkü insanın karşısına.

ben bi elder scrolls serisini hatırlıyorum. bi de diablo. harbiden bi background lazım. bi hazırlık lazım.

bi karakterim 2-3 saatlik bi şeydi. baktım olmuyo. sikerim dedim. sildim yeni karakter açtım. 14 saat de bununla oynadım. yine bi yerde kitlendi iş. bi "sikerim" daha. ve yeni bi karakter. artık başları ve temayı öğrendiğim için bu kez daha hazırlıklıydım.

devamı gelecek. (bosslar, karakter gelişimi level atlama...)

en başta yeni başlayanlar için ipucu verelim :

- çok sık lifegem harcamayın. ölün gitsin. oyunun teması ölüm. ilerde estus flask buldukça zaten lifegem e ihtiyacınız kalmicak. oyunu bitirdiğimde 90 tane falan vardı bende.

- her öldüğünüzde human effigy harcamayın. tamam hp düşüş limiti kötü ama ilerde gelicek bi yüzük bu limiti sınırlandırıyo. o çok işinize yaricak.

- en başlarda soul olayını çok dert etmeyin. zaten az soul geliyo düşmanlardan. ama kötü günler için mutlaka paketli soulları bulundurun. nedir bunlar? soul of proud king, soul of a lost undead falan. bunları hemen bulduğunuz gibi açmayın. kötü günler için saklayın. ben sırf bunlardan 300 bin soul çıkardığımı hatırlıyorum.

- oyunda soul sıkıntısı çekmemenin bi yolu da gavlaan adlı npc arkadaşın yerini öğrenmeniz. oyunda 2-3 kere karşınıza çıkıyo ve bu götverene eşya satabiliyosunuz. baya az soul veriyo ama hiç yoktan iyidir. sağlam bi envanterden 20-30 bin soul çıkarabilirsiniz.

- en doğru ilerleme için mutlaka game route a bakın. bu sizin dişinize göre düşmanlarla karşılaşmanızı sağlicak. hadi linki de veriyim tam olsun. http://darksouls2.wiki.fe...e.com/Game+Progress+Route

- mümkkünse not alın. hangi npc nerde ne tür item satıyo bunları bilin.
20 liraya alıp bitirdiğim oyun.
Zor oyun kötü oyun. 1 2 haftalık oynanıştan sonra hakkında 2 kelam edeyim dedim. Şimdi souls oyunları diye tabir ettiğimiz oyunları hiç bulaşmadım. Kendimi bildim bileli oyun oynarım ama hiç bir zaman hardcore oyuncu olmadım. Ps4 aldıktan sonra bloodborne aldım olmadı beceremedim. Bitiremedim oyunu bide sevmedim sadece tek sınıf vardı yakın dövüşmek zorunda kalıyordum. Neyse sonra dark souls 2 gördüm daha geniş sınıf sunuyordu uzaktan dövüşmek büyücü gibi ve aldım çekine çekine biliyordum yine beceremeyecektim. Ps4 e çıkan dark souls 2 scholar of the first sin olarak aldım. Şimdi bu oyun bana göre kötü oyanatıyor bir şekilde kendini bloodborne kadar zorlanmadım yine sinir etti beni ama o kadar zorlanmadım 86 lv e kadar. Bu arada okçu olarak oynuyorum güzel bence. Neyse efendim bu oyun niye kötü.

1. 86 lv e kadar hikayeden bir bok anlamadım. yani gidiyorum kesiyorum ölüyorum falan hikaye ne aga çözemedim o Allah'ın belası bossları niye kesiyorum nereye gidiyorum niye gidiyorum ben anlamadım şahsen. Ben oyunlarda senaryo hikayeye önem veririm ve hemen hemen anlarım hikayeleri ama bu oyunun hikayesini çözemedim.

2. Oyun yeni başlayan birisine çok zor ve saçma zor. Oyunda görevi sistemi yok saçma sapan gidiyorsun anlamadan bilmeden birden senden yüz kat güçlü düşmanların olduğu yere gelebilirsin. Görev sistemi olmadığı için nasıl ilerleyeceğini anlamıyorsun. Ben şahsen internetten araştırmasam rehberlerden falan hangi sıra ile gideceğimi bilmesem haritalara çok zorlanırdım ve büyük ihtimal 86 lv e gelemezdim ve silerdim oyunu. Bu çok kötü bence yani nasıl gideceğimizi nereye gideceğimi bilmeden oynamak çok gereksiz. Mesela ben yaşlı teyzelerle konuştuktan sonra majula diye tabir ettiğimiz yere gitmedim ilk başta saçma sapan yerlere gittim. youtube dan rehber tarzı videoları izlemesem çok zor olur bilmiyorum belki de ben abartıyorum belki de hardcore oyuncular için iyidir. Ama bence ilerlemek için en azından kolay şekilde ilerlemek için görevi sistemi olabilirdi. ilerlemek için internetten video izlemek rehberlere bakmak çok kötü bir oyun için. özellikle video izledikten sonra oyunda ki bütün gizem şaşırma korku falan gidiyor buda oyunu basitleştiriyor.

3. Müzikler yok. Benim gibi müziklere önem veren insan için dikkat çeken bir unsur. ilerlerken haritalarda falan hiç aa ne kadar güzel bir müzikmiş dediğim bir ses duymadım. Bosslarda falan hiç yok müzik o yüzden bence kötü.

4. Eşya olayı şimdi bu bir rpg oyunu doğal olarak item(eşya) önemli şimdi dediğim gibi okçu ile oynuyorum rehberden ne giyer diye baktım isimleri falan nerden bulabilirim diye bulamadım. en sonunda youtube bir video denk geldim adam okçu oynuyor ikinci harita diyebileceğim bir yere gitti hiç bakmayacağım gitmeyeceğim yerden çıkardı okçu itemlerini. Yani imkanı yok bulamazdım orayı video izlemesem 86 lv e kadar ilk verilen zırhlarla gelmeye çalış. Neyin ne olduğunu anlaman çok zor ya hani ben mi abartıyorum. Mesela şimdi itemleri yükseltmek için demirci lazım tabi birde okçuyum ok almak için. Majula da demirci kapalı anahtar lazım açmak için önünde demirci var birşeyler konuşuyor anlamıyorum. Sonra yine video izliyorum Dost kayaoğlu yine ikinci harita diyebileceğim bir yerde npc den alıyor anahtarı ya bakın video izlemesem o npc de oranın anahtarı olduğunu anlamazdım anlamam çok uzun sürerdi. Ya şöyle olsa çok mu basit olacak oyun bilmiyorum ama oradaki demirci görev verse o npc ye gönderse o npc de ne bileyim bir görev verip o görevden sonra anahtarı verse daha iyi olmazmıydı. Tamam belki basit olacaktı ama aga bu oyuna yeni başlayan biri nereden bilecek demircinin anahtarının o npc de olduğunu ki demirci lan hani oyunun en önemli şeyi yani.

Velhasıl kendini oynattırıyor ama ne bileyim ben pek beğenmedim. bodozlama oynuyoruz resmen rehberler olmasa çoktan silmiştim oyunu.

edit: bir şey daha diyeceğim bu oyun rgp değil anasını satayım her lv atlanan oyun rpg olamaz.
Aslında daha önce satırlarca yazı yazmış olsam da orası baya karıştığı için tüm olayı tekrardan yazmaya karar verdim. Oradaki güzel şeyleri buraya ekleyip daha temiz bir yazı ortaya çıkaracağım.

Öncelikle şunu belirtmem gerekli, ben ilk çıkan Dark Souls II'yi değil, revize edilip yeni nesle getirilmiş olan scholar of first sin'i oynadım. Altı üstü revize edilmiş ne farkedecek demeyin, bu öyle skyrim'de yaptıkları gibi textureları yenileyip tekrardan piyasaya sürdükleri bir sürüm değil, ciddi oranda topluluğun sesi dinlenip, geliştiricilerin ekstra kendi fikirlerini de ekleyip yeniden revize ettikleri bir sürüm olmuş. Düşmanlar, bonfire'lar falan komple yer değiştirmiş halde. Bunu söylememin sebebi ilerde bir yerde tıkanıp ya nasıl geçiyorduk derseniz eski sürüme değil yeni sürüme bakın. Hiç beklemediğiniz şeyler önünüze çıkabilir.

Şunu da belirtmem gerekli, pc sürümünde input lag denen muhabbet sürmekte. Mouse'dan gelen tüm komutlar biraz süreden sonra tepki veriyor ve dark souls için ciddi anlamda oynanmaz bir hale getiriyor oyunu. Bir gamepad ile oynamanız şart kısacası.

Öncelikle Dark Souls II'nin hikayesinden söz edelim. Dark Souls 2, çok fazla yoruma açık bir senaryoya sahip. Açıkcası hikaye anlatımı da o kadar kopuk kopuk ki, birleştirmeye çalışıp mantıklı birşeyler ortaya çıkartmak baya işkence. Çok kez denesemde net birşeyler çıkaramadığım için sizi doğrudan şu linke yönlendiriyorum: http://geekyapar.com/konu...s-serisinin-mitolojisi/3/ Okuduğunuzda birşey anlamazsanız eğer çok şaşırmayın derim. Ben oyunu neredeyse bitirmeme, herşeyi görmeme rağmen hala tam olarak parçaları yerine oturtamıyorum. ilgilenmek isterseniz gördüğünüz gibi güzel bir hikayeye sahip dark souls.

Peki aslında oyunu bu kadar popüler yapan asıl şey, zorluk ne denli. Açıkcası Dark Souls'un burada yaptığı büyü şu. Normal bir oyunda olan matematiksel değerlerle oynayıp, çok zekice kurgulanmış harita yapılarıyla sizi zorlayan bir oyun. Normal bir oyunda siz en kötü ihtimalle %10-15 arası bir damage yerken Dark Souls'da yeri geldiğinde %50 lerde, hatta bazılarında direk tek damage'e öldüğünüz bir oyun yapısı var. Meydanda arkası dönük bir düşman var diyelim. Siz onu kesmeye tam giderken arkanızdan bir anda atlayan yaratık sizi arkadan bıçaklayarak ölürebiliyor. Bir de oyundaki alışveriş ve experience'de tek geçerli olan düşmanlardan düşen soul, ölümünüz sonrasında yere düşüyor ve onu yerden almadan tekrar ölürseniz biriktirdiğiniz tüm soul yalan oluyor. Bunlar oyunu zorlaştıran şeyler.

Ben oyunu şahane buldum. Bu sebepleri açıkcası tek tek sayacağım, bir de elimden geldiğince başlamak isteyenlere başta benim gibi acı çekmemesi için belli bir seviyeye kadar yardım içeriğini yazacağım.

Dark Souls zorluğunun, hikayesinin falan yanı sıra çok harika bir oynanış ve tatmin edici yapısıyla ciddi anlamda eski tarzdaki oyunları seven kitle için inanılmaz doyurucu bir oyun. Oyun size aşırı yardım ederek bir yerleri geçmenizi sağlamıyor, tamamiyle sizin oyunculuk yeteneklerinizden birşeyleri becermenizi istiyor. Ayrıca keşfetmeye yönelten ve bununla oyuncuları aşırı mükafatlandıran yapısı da kesinlikle takdir edilmesi gereken bir diğer özelliği. Günümüz çizgisel oyunlarının yanında bu özellik kesinlike mumla aranır bir özellik. Bu noktaya tekrardan değineceğim.
Oyunun bir diğer güzel özelliği senaryoya aşırı güzel bir şekilde yedirilmiş bir multiplayer. içerisinde hem PvE hemde PvP barındıran multiplayer, oyunu kimi noktalarda ciddi kolaylaştırabiliyor, ya da ciddi zorlaştırabiliyor.
Oyunun haritaları. Dizaynları ve temaları kesinlikle şahane. Şu niye yok kesinlikle dedirtmiyorlar. Bunlarında senaryoya bağlantılı olması ayrı bir artı.
Oyunun özgürlük kısmı. Oyun sizi her anlamda aşırı özgür bırakıyor. Ne yapacağınız, ne edeceğiniz tamamiyle size kalmış. Bu ilerleyişte de böyle, karakter gelişiminde de vesaire vesaire.
Uzun oynanış süresi. Ben 40 saatte ancak sonlara geldim, hala araştırabilecek çok şey var.

Öncelikle oyuna başladığınızda size sunulan iki önemli şey var, sınıf ve başlangıç itemı. Sınıf açıkcası aslında önceden hazırlanmış başlangıç kalıpları. Belli oranda verilmiş statlar ve silahlar var sadece. Warrior olarak başlayıp çok kasarsanız mage olabilirsiniz kısacası, ama başta karar verip birşeyler yapmak çok daha mantıklı.

Başlangıç için verilen giftlerde ise açıkcası çok seçenek bence yok. Eğer yeni başlıyorsanız oyun ilerledikçe bolca düşecek olmasına rağmen ben healing wares almanızı tavsiye ederim. Life ring oyunun başlarında edinebiliyorsunuz, human effigy başta sıkıntılı olsada ilerde gayet bolca çıkan başka bir item, diğeri gayet oyunun ilerki düzeylerinde belki işinize yarayabilecek düzeyde itemler.

Oyunun haritası şu, başta korkutucu gelebilir ancak sonraları o kadarda korkutucu geleceğini zannetmiyorum.
görsel

ilk başta sanıyorum old ones adı verilen 4 bossu kesmeniz bekleniyor. Onlar haritada great soul olarak belirtilmiş. O bölgelere giderken yolunuz en az 3 bölgeden geçecek ve o her bölgede en az bir bölge bossu var. Kısacası tüm hepsini sayarsak zorunlu olarak kesmeniz gereken 20 boss var oyunu bitimek adına, ona göre hareket edin derim.

ilerleyiş için şurada bir sıra verilmiş, açıkcası takip edin derim, güzel bir sıralama yapılmış, aradan atlayabileceklerinizi ben size belirteceğim.
http://darksouls2.wiki.fe...e.com/Game+Progress+Route

The Blue Catedral girişinde kocaman bir ejderha bulundurduğundan başlangıç için iyi olmayabilir, orayı atlayabilirsiniz.
Belfry Luna ve Belfry Sol zorunlu olmayan yerler. Bende henüz girmedim.

Çok kısaca şöyle diyeyim, great soul yolunun üzerinde olmayan bölgelere girmeniz gerekmiyor.

Bu listede değişiklik yapabilirsiniz ayrıca. Ben misal çok iğrendiğim için gulch'ları en sona atmıştım. Çok zorlarsanız en başta da gidebilirsiniz bu bölgeye ama verilen sıraya mümkün olduğunca sadık kalmanızı öneririm, gulch misal başta gitmek için hiç iyi bir yer değil.

Bu arada oyunda önemli sayabileceğim itemlar şu şekilde:

estus flask shard: estus flask sayısını arttırıyor. (12 Max)
sublime bone dust: estus flask'in etkisini arttırıyor. daha çok can dolduruyor kısacası.(+5 Max)
fragnant branch of yore: oldukça ender olan bu item taşlaşmış kişiyi normale döndürüyor. ilerleyişe bile etki ettiği için açıkcası çok dikkatli kullanmanızı öneririm.
human effigy: insan formunuza dönmenizi sağlar. öldükçe düşen canınızı tamamlar ve olumlu anlamdaki multiplayer özelliklerini etkinleştirmeye yarar. kısacası hollow formundayken dost çağıramazsınız. fakat effigy oyun başlarında baya ender olsa da sonlara doğru elinizde bollaşıyor. ben boss'tan bossa kullanıyorum ve aktif olarak şu an 30 tane olması gerekli.
xxx shard: itemlerinize artı basmak için kullanılan gereç. +3 e kadar biri, +6 ya kadar biri, sonrasında başka birşey açıkcası enderlik derecelerine göre gidiyor. adlarını hatırlamıyorum tam.(+10 max)

Başlangıç için yine önemli olarak belirtebileceğim Lost Bastille bölgesindeki demirci McDuff. Elemental upgrade vererek silahlarınızda daha iyi bir etki yapabiliyor. Uzun vadede baya etkili olabilecek upgradeler bunlar kesinlikle.

Yine başlangıç için önerebileceğim estus flask upgradeleri. Çok ciddi önem taşıyor bu upgradeler. Verdiğim haritaya bakıp ona göre devam etmenizi tavsiye ederim çünkü boss fightlarda, bir sonraki bonfire'a gidişinizdeki sorunları halletmede falan baya büyük önem taşıyor bu item.

Ufak bir ekleme;
Oyunun genel seyiri zor gibi gelse de aslında o kadar da zor değil başta dediğim gibi. Fakat oyunun ana seyirinden saparsanız, şurda da bir bölge var gidip orayı araştırayım, hatta biraz da kaşınıyom bossunu keseyim falan derseniz vay halinize. Opsiyonel olarak sunulan tüm düşmanlar bir hayli zor. Oyunu bitirdim, 150 level civarına geldim, DLC haritasındaki normal bir düşmana 4-5 kere vurmam gerekiyor ki elimdeki silah maksimum upgrade'de. Normal seyirinde ilerlerken gram sorun olmamış olan durum burda inanılmaz kanser hale geldi, ki ilk bölümde dikkatli olmazsanız 6 tanesi koşa koşa üzerinize geliyor. Opsiyonel bosslar hakkında konuşmak bile istemiyorum, Vendrick'i öldürmek tam bir kanser mesela.

Kafanıza takılan şeylerde mesaj atabilirsiniz.
Meselesi sürekli ölüp, öğrenip, ilerlemek olan oyun.
Xbox 360 zamanı göbeğim çatlamıştı bitirene kadar. Oyuna karşı stokholm sendromum var, katiline aşığım. Obtum dark souls, kib, bb.
ilk oyundan daha zor bir oyun ama ilkindeki gibi zevk aldığınız bir zorluk değil sinir bozucu bir zorluk var kolu klavyeyi parçalatacak cinsten çünkü ilk oyundaki gibi zevk alamıyorsunuz sadece sinir kat sayısını arttırıyor. misal en bariz saçmalıklardan biri güçlü uğraştırıcı bir boss savaşına gireceksiniz ama boss kapısının önüne 50 tane mob yığmışlar sanki boss kolay gibi.. birde bunlarla uğraşıp keseceksiniz. zaten hikaye mikaye konusunda ilk oyundan fersah geride ama bu saçmalıklar bari olmasa iyiymiş. birde size geliştiğinizi level atladığınız hissini hiç veremiyor 10 leveldede aynı dayağı yiyorsunuz 110 leveldede. ilk oyunda bu his çok iyiyi silahı armoru güçlendirmek dayak yediğin bosa iyi bir silah ve birkaç skille dönüp pataklamak falan çok zevkliydi. 190 levelim her bir bok var ama ne zırhın bir olayı var ne silahın ee ben neden alıyorum bu amk aletlerini ? nede boss savaşı zevkli. dlc ye ise hiç girmeyim facia. oyun aptal youtuberler gibi ful çıplak elde küçük hızlı bir kılıçla saüa sola zıplaya zıplaya kaça kaça boss kesmenizi istiyor olay bu.
güncel Önemli Başlıklar