asil konunun cern´deki ölcümlerin 350 kat daha hassas olarak ölcülebilinirligiyle yeni bir rekor elde ettikleri olmasina ragmen "elde ettigimiz bu bilgilerle dünyanin aslinda olmamasi gerekiyordu." olmasi üzücüdür.
ne yazik ki; türkiye´de bu tür konulari adam akilli ele alan bir dergi veya yayin kurulusu olmadigi icin yabanci kaynaklardan örnegin; (bkz: nature) faydalinilmasi gerekliligini düsünüyorum. basinin bu tür temel fen arastirmalari yapan bilim adamlarina karsi yapmis oldugu saygisizlik olarak nitelendiriyorum. sonucta buradaki insanlar bu tür calismalardan elde edilen bilgiler ile insanliga daha faydali diger aygitlarin gelistirilmesine öncü olmaktalar.
neyse; bu kadar cemkirmeden sonra asil konuya dönüs yapayim.
Cern´deki Base-projekt sorumlusu olan Stefan Ulmer´in su sözü cok önemlidir. "önemli olan sonuc degil. sonuca giden yol asil hedefimizdir." yani; sonuca ulasmak icin gidilen yolda ögrenilenler ve kazanilan deneyimler asil hedefimizdir demek istiyor.
gelelim anlatilmak istenilen konuya;
Stefan ulmer (kisaca) diyor ki: "bu yeni deneylerde antimadde ile madde arasinda bir fark tanimlanamadi ama ileriki deneylerde ölcüm hassasligini arttirdigimiz sürece aradaki farki da görmüs olacagiz. aradaki fark belkide manyetik momentumda olmayabilir ama farkli bir temelde de yatiyor olabilir. örnegin; agirlik gibi. kesin olarak bildigimiz bir sey var. o da antimadde ve madde arasinda bir farkin oldugudur. aksi halde dünya ve insanlar olmazdi."