-cennetten kovuldunuz.
+zaten söylendiği kadar iyi hizmet verilmiyordu. şikayet ederim diye kovdunuz di mi uyanıklar !
-lütfen terk edin burayı.
+artık üstüne huri versen durmam zaten ! *
-emre cennetten kovulmuşsun.
+biliyorum üstüme gelme.
-abi ya olur böyle şeyler herkesin başına gelir.
+sus berkant.
-abi ya boşver sene bak en güzel hatunlar burda.
+of olum burası cehennem değil cennet cennet.
-cennetten kovuldunuz.
+bi saniye bir yanlışlık olmalı,
+huriler durun ben geliyorum bi bakayım bu bizim rıdvan hep şakacıdır.
+abi gel bi konuşalım olmuyo hatunların yanında öyle kovuldunuz falan.
-lütfen cenneti terk ediniz.
+abi kızlara bi terslik yok diyip geleyim merak ederler şimdi.
-alın şunu.
-cennetten kovuldunuz.
+abi gözünü seveyim yapma.
-kusura bakmayın, kovuldunuz.
+abi çoluk çocuk var, ev kira, allahını seversen yapma.
-alın bunu geri, dünyada çok çekmiş garip, öldüğünden haberi yok hala.
-cenetten kovuldununuz.
-görevliler bana kapıya kadar eşlik edecek mi?
-yok görevli mörevli kardeşim hadi dükkanın önünü kapama.
-yolluk birkaç huri alsaydım bari.
-......
-cenetten kovuldununuz.
-sebep?
-çünkü içerde sürekli huzursuzluk çıkarıyorsunuz. lanet olsun bütün hurilere sarktınız.
-kardeşim burası cennet değil mi? sarkacam tabi. ben bütün hayatımı buraya gelebilmek için harcadım.
-çık dışarı. patrona söylersem fena yapar.
-aman iyi be. ortam sarmamıştı zaten. baldan nehirler, reçelden denizlerle nereye kadar. tuzlu hiç bir şey yok.
-sie.
