trabzonspor taraftarının filmini protesto edeceğini duyunca kendini duvardan duvara fırlatmış derbedere bağlamış sanatçıdır bir avuç hamsi kafasınız gitseniz ne olur gitmeseniz ne olur allah aşkına ya, biz sizin yerinize 2şer kere gideriz memnuniyetle izleriz merak etmeyin.
trabzonlu maçına gitmişmiş gitmemişmiş, trabzonluları da diğerlerini de anlamak zor. bu adamın filminin sporla ne alakası var ve adam zaten her türlü parasını kazanacak. hem de çok ama çok kazanacak. saldıranlar da, savunanlar da reklamını yaparak bu adam daha çok para kazansın diye uğraşıyorlar adeta, karşılığında para bile almıyorlar üstelik. yazık...
her filminde aynı yüzleri oynatıyor. haliyle sıkıyor seyirciyi. sanki nasıl desem, böyle eskiden sirk ve panayırlar olurdu ya, hani önce a kasabasına kurarlardı çadırlarını, sonra sırasıyla b, c, d kasabalarına. siz sanırdınız ki sadece size özel bir gösteri ama, tesadüf eseri başka bir yerde karşılaşsanız anlardınız ki aslında hep aynı şeyi yapıyorlar ve yaptıkları şey aslında o kadar sıkıcı, o kadar tekdüzedir ki.
cem yılmaz da böyle biraz. tamam iyi, yetenekli insanlar oynatıyorsun ama burası lüksemburg değil ki, o kadar keşfedilmeyi bekleyen genç tiyatrocu var, yetenekli insan var. sen cem yılmaz'sın, risk alacaksın, gerekirse çuvallayacaksın ama hep aynı simalarla çalışmayacaksın. yeni bir yüz, yeni bir yetenek kazandırsan fena mı olur? bunu yapabilecek kaynakların da var, yeteneklerin de. ama sanırım bi noktadan sonra "hazır" cem yılmaz seyircisi kendisini de tembelleştirmiş olacak ki sadece senaryoyu değiştirip aynı simalarla karşımıza çıkartıp önümüze sürüyor, hoca yemek bu, ister ye, ister yeme der gibi.
zaten son fundementals'tan da eksi oyu vardı bende, sırada pek yakında filmi var, belki de süper bir filmdir, belki karnımız ağrıyana kadar güleceğiz. ama o kadar dalga geçtiğimiz, sosyolojik tespitler yaptığımız şahan'ın recep ivedik serisi bile seri olmasına rağmen daha progresif ilerliyor sanki, özellikle de senaryo ve farklı yüzler açısından.
bilmiyorum cem, sanki biraz değişimin vakti geldi gibi.
ne yapsam izlenir diye film yapan, bu filmi de cinliğinden para canavarlığından gelip tam bayram ortasına sıkıştıran adam.
şu son adalete fener yak mevzusunda, russell crowe ile yavşaklıklarında ve als için yaptığı saçma sapan kayıtta damla damla antipati toplamaya başladı. artık televizyona düşme zamanı yavaş yavaş geliyor bence.
russell crowe'un filminde ne yapacagini merak ettigim isim. bu arada adalete fener yak'a katildi diye boykot yedi ya trabzon taraftarindan, yiyince ne o kupa trabzona gelecek, ne de o filmin gisesi düsük olacak, hatirlatiyim dedim.
Acun'un programında bilmem neyin yararına yarışmacı olarak katıldığında, Hamdi beyin 100 bin tl lik teklifine;
" Hımm, 100 bin TL... iyi para. Bazen bu parayı kazanmak için dakikalarımızı harcadığımız oluyo"
DEMiŞTi! ! *