1973 yılında robert kolej'i bitirdi.
1978'de state university of new york at albany'den jeolog olarak mezun oldu ve aynı üniversiteden 1979'da yüksek lisansını bitirdi.
1981'de istanbul teknik üniversitesi maden fakültesi, genel jeoloji kürsüsünde asistan olarak görev yapmaya başladı.
1982'de de state university of new york at albany'den doktora aldı.
1984 yılında londra jeoloji cemiyeti'nin başkanlık ödülü'nü, 1986'da tübitak bilim ödülü'nü aldı. aynı yıl istanbul teknik üniversitesi maden fakültesi genel jeoloji anabilim dalında doçent oldu.
1988'de neuchâtel üniversitesi fen fakültesi'nden şeref bilim doktoru (docteur ès sciences honoris causa) pâyesi aldı. academia europaea'ya 1990 yılında kabul edildi ve cemiyetin ilk türk üyesi oldu. aynı yıl avusturya jeoloji servisi muhabir üyesi, 1991 yılında ise avusturya jeoloji derneği şeref üyesi oldu.
yine 1991 yılında kültür bakanlığı'nın bilgi çağı ödülünü kazandı.
1992 yılında istanbul teknik üniversitesi maden fakültesi genel jeoloji anabilim dalı'nda profesörlüğe yükseltildi.
1993 yılında türkiye bilimler akademisi en genç kurucu üyesi oldu ve akademi konseyine seçildi. aynı yıl tübitak bilim kurulu üyesi oldu.
1994 yılında rusya doğa bilimleri akademisi üyeliğine, fransız ve amerikan jeoloji dernekleri şeref üyeliğine seçildi. ayrıca kendisine fransız fizik cemiyeti ve école normale supérieure vakfı tarafından rammal madalyası verildi.
1997 yılında, fransız bilimler akademisi tarafından yerbilimleri dalında büyük ödül (lutaud ödülü) ile taltif edildi.
1998 mayıs ayı içerisinde şengör, collège de france'da misafir profesör olarak bir kürsü işgal etti. burada "xıx. yüzyılda tektoniğin gelişmesine fransız jeologlarının katkısı" konulu bir ders verdi ve 28 mayıs 1998'de collège de france'ın madalyasını aldı.
1999'da londra jeoloji cemiyeti kendisine bigsby madalyasını tevcih etti.
2000 yılının nisan ayında amerika birleşik devletleri ulusal bilimler akademisi yabancı üyeliğine seçilen ilk türk oldu. rus bilimler akademisi'ne fuad köprülü'den sonra seçilen ikinci türktür.
2013 yılında leopoldina doğa araştırıcıları akademisi üyeliğine seçilmiştir.
fransa, birleşik krallık, avusturya ve amerika birleşik devletleri'nde misafir öğretim üyesi olarak çalışmalarda bulunan şengör, collège de france dışında birleşik krallık'ta oxford (royal society araştırıcı bursuyla), abd'de california ınstitute of technology (moore distinguished scholar olarak) ve avusturya'da salzburg lodron-paris üniversitesi'nde misafir profesörlük yapmıştır.
ileri seviyede; ingilizce, fransızca ve almanca
orta ya da temel seviyede; felemenkçe, italyanca, portekizce, ispanyolca ve osmanlı türkçesi
ders verdiği kurumlar;
state university of new york at albany, abd – "yüksek lisans, doktora"
collège de france, fransa – "misafir profesör"
oxford üniversitesi, ingiltere – "misafir profesör"
caltech, abd – "misafir profesör"
salzburg lodron-paris, avusturya – "misafir profesör"
istanbul teknik üniversitesi – "öğretim üyesi"
bazı ödülleri;
londra jeoloji cemiyeti, başkanlık ödülü (1984)
tübitak, bilim ödülü (1986) )bunu kazanan en genç bilim adamı)
neuchâtel üniversitesi fen fakültesi, şeref bilim doktoru (docteur ès sciences honoris causa) (1988)
kültür bakanlığı, bilgi çağı ödülü (1991)
fransız fizik cemiyeti ve école normale supérieure vakfı, rammal madalyası (1994)
collège de france madalyası (1998)
londra jeoloji cemiyeti, bigsby madalyası (1999)
guztav-steinman madalyası (2010)
Zaten hegel'i bir çok düşünür sert bir şekilde eleştirmiş düşüncelerinin saçmalığını dile getirmiştir. Onlara bir şey yok ama Celal Şengör deyince yok işte hegel falan.
Yahu hegel'in düşüncesi çağ dışı bir düşünce zaten.
Celal şengör ise alanı ve alanı dışında bilgili bir insan. Şovmen değil bilgisini kullanmak şov yapması demek değil ki. Bilmediği alanlar da atıp tutsa tabi ki.
Ama biliyor ve konuşuyor. Varsa denginde bir isim o da çıksın konuşsun.
yıl olmuş 2017 sırf yanılgılarından dolayı hegel'e "salak" demeyi kendine hak gören, dürzü oğlu dürzü, gereksiz mahlukatlar halâ mevcut demek. bunlar sanıyor ki hegel'e salak denmesinin gerizekalıca olduğunu söyleyen herkes hegelci. hani pkk hayır diyor o halde evet diyen bir sığır tayfa varya, aynı bokun laciverti.
bunlara göre, descartes'tan tutun, sokrates'a, xeon'dan tutun, aurelius'a kadar hepsi salak... zaten bunlar anadan doğmadı, gökten zembille indiler, felsefe bütün değil de, birilerinin tekeli... sadece nietzche akıllı. efendim siz ultra hiper mantofonsunuz, öğreneceksiniz bazı şeyleri ama zamanla...
hiç bir zaman nüfuzlu insanlardan uzak durmamıştır. kendisini bilime adadığını iddia edenler sadece hakim olduğu latince ve türevi dillere olan hayranlığınıa gıpta eden özenti lümpen kesimdir.
lümpen karakterlerin genel özelliği şahsi çıkarlarını toplumun önünde görmesidir.
bilgili olabilir lakin hiç bir zaman toplum için çabalamamış olması o nu hayranı olduğu darwin'in kıyısından bile geçirmeyecektir. darwin parasını ve enerjisini sadece bilim için harcamıştır. celal şengör gibi göt göbek büyütmemiştir.
hikaeyeler gerçeklerden yola çıkılarak çata pat ve konfeti patlatır misali şahşahalı anlatılınca daha bir güzel olmuyor malesef çocuklar.
islamcısı Ateist olduğundan solucusu milli yanı olduğundan sallıyor.
Hegele bi celal hocamı Salak diyor ? götünde kıl olduğunuz Avrupalı bilim adamları da hegelin mk diyor.
Haa bu arada hegelenin kapa etini eşekler silksin pezevenk oğlu pezevenk sana bir şey olmasın.
O üsluba böyle cevap.
karl marx kuramları bilmeyen anlamadım kuran mu kuram mı diye ikileme girecek bebede komünizm lakırtısı çalıyor mk.
isim ve soy ismini acilen ''cahil nankör'' olarak değiştirmesi gereken, akılcı olduğunu iddia eden bir akılsız. bu adama getirilen farklı eleştirilere karşı, fanları tarafından ortak bir tepki verilir: ''sırf ateist olduğu için böyle yapüyürsünüz''
hadi ya? sen bu adamı sırf ateist olduğu için her hal ve şartta savunmaya programlanmış olmayasın sakın?
adam evrendeki hassas ayarlardan bihaber (ya da kasten görmezden geliyor), akılsız tasarımdan, evrenin kaotik oluşundan bahsediyor.
adam felsefeden bihaber, dinlerin ahlaksızlığın asıl nedeni olduğunu iddia ediyor. bu felsefe fakirinin henüz doğru dürüst bir din tanımına bile sahip olmadığını buradan rahatça anlıyoruz. orta çağdaki şarlatan kiliselerden örneklerle teizmi nasıl yıkacaksın ulan? bu nasıl bir yüzeyselliktir?
örneğin; dinden dönenin öldürülmesi, zina edenin taşlanarak öldürülmesi ve sözde müslüman toplumlarca yüzyıllar boyunca uydurulmuş olan bu gibi binlerce korkunç iddia aslında Kur'an'da yer almazken; nasıl Kur'an'ı/islam'ı/ eleştirebiliriz? hangi vicdanla?.. burada dinin doğru bir tanımına sahip olmak çok çok önemli. milyonlarca müslüman, Kur'an'ın mesajına aslında ihanet ediyorken, müslümanlara bakıp Kur'an'ı eleştiremez hiç kimse! Elbette işine gelmeyenler, ''gerçek islam bu değil aynen'' geyiklerine devam edecekler. etsinler...
bilim adamı olduğu iddia edilen cahil nankör kalkıp da; ''din bilime engeldir'', ''din ahlaksızlığın sebebidir'' diyorsa, bu adamın felsefenin f'sinden anlamadığı açıkça ortadadır.
Eğer bu gibi adamlar iddia ettikleri kadar rasyonel olsalardı, natüralizm ve bilim arasındaki felsefi çatışmaları da gündeme taşırlardı. (Belki de felsefeden anlasalardı taşırlardı).
günümüzün en önemli felsefecilerinden alvin plantinga şöyle der; "din ile bilim arasında yüzeysel bir çatışma fakat derinden bir uyum, natüralizm ve bilim arasında da yüzeysel bir uyum fakat derinden bir çatışma ve husumet vardır."
Ayrıca, Ahlak kavramı da Allah olmayan rasyonel bir temele asla oturamaz. Ahlakın rasyonel bir temeline asla sahip olamayacak birisi, ''din ahlaksızlığın sebebidir'' diyor. yapmayın, etmeyin...
Derdiniz gerçekten cehaletse, o zaman cehaleti eleştirin. Çıkın televizyonlara deyin ki; Müslümanlar, sizin kutsal kitap'ınız olan Kur'an her seferinde aklı kullanmayı emrederken, siz neden bu haldesiniz? Samimi olan adam bunu yapar...
cahilleri eleştiren bir cahil! nam-ı diğer; cahil nankör!
Adama ateist olduğu için sallıyorsunuz deyince bizide inançsız sanıyorlar. halbuki yolsuzluk yapmayacak bir makama koltuğa gelmek için torpil kullanmayacak sınav sorularını belirli bir gruba dağıtmayacak kadar müslümanım. Ha bunları yapmamak için Müslüman olmaya gerek var mı ? Bence yok. Zira ahlak dini bir terim olmadığı için gerek yok.
ama bugün maalesef islam dinine çıkarları için leke düşüren 5 vakitli ahlaksızlar var. Rüya da peygamber gösteren terlik satanını mı dersin 73 Fıkradan dem vurup 72sini cehenneme yollayanı mı dersin ki bunu yaparkende fitne sokuyor kin kusurlar.
Öldürme konusuna gelince Hanefi fıkıhında irtidat eden kişiye öldürülmeden tevbe teklifinde bulunulması gerektiğ, bunun Hanefilere göre müstehab diğerlerine göre vacip olduğu söylenir.Geleneğe göre irtidat eden kişi; ölür, öldürülür. Cahil kardeş.
inanılmaz bir kütüphaneye sahip olan jeolog. Kitapların raflardaki dizilimini bile bir harika anlatıyor.
Dipnot: ekşi sözlük'de denk gelmiştim. Buraya aldım, umarım kitap aşkı buradan başkalarına da ulaşır. Dünya elimizdeki akıllı telefonlardan ibaret değil.
Bu adam benim için kutupyıldızı gibi bi şey. Ne zaman boşluğa düşsem, yolumu yönümü şaşırsam bu adama dair izlediğim bir video, onun o bilgi şehveti, entelektüel düzeyi beni kendime getiriyor.
ilber ortaylı'yla beraber katıldığı bir teke tek programında henüz 2010 yılında vefat eden muhammed abid el-cabiri'den bir söz aktarmış ve bu sözü islam'ın ilk 400 yılındaki özgür düşünce ortamına örnek olarak göstermişti. yaptığı şey ne yazık ki basit bir dil sürçmesi değil korkunç bir anakronizmdi.
ihtisası olmadığı halde üzerine konuşmayı çok sevdiği sosyal bilimler alanındaki boşluğu anekdotlarla kapatmaya çalışan jeolog.