''hiç bir, insandan vazgeçmek,
bir insani hayatindan sonsuza kadar çikartmak zorunda
kaldin mi?
Sevsende gitmeni istediği için gittin mi hayatından?
sana sen yokmuşsun gibi davranıldı mı hiç?
susan bir insanın ne anlatmak istediğini anladığın oldu mu ?
hayatında hep aynı olaylar tekerrür etti mi hiç?''
dizelerine sahip, insanı düşünmeye sevk eden kişiliği için yorum yapılamayan... biri işte..
üste para verilse gerçekleşmesine ihtimal verilmeyen malum olay hakkında cem şancı'nın (nam-ı diğer author işte) yazdığı "iyi ki Varsın Can Dündar" yazısı şuradan okunabilir;
evli ya da sevgilisi olan unlu erkeklere her calistigi ortamda kanca takmayi seven, "aaa! bu isler burada bayagi kolaymis, iki opusur olay yaratirim, magazine dalar rol kaparim" zihniyetiyle turkiye'ye yerlesme ve yer edinme cabasinda olan bir oyuncu ** tarafindan kancalanmis gazeteci-yazar.
meselenin bu kısmı, kendi, eşi ve sevgilisi arasında, bizi çok ilgilendirmez. meselenin bizi ilgilendiren kısmı, okuyucu olarak bundan sonra can dündar'a ne kadar güvenebileceğimizdir.
ne alaka deme. karısını aldatan, yalan söyleyen adama ben niye güveneyim? düşün, bu adam hayat arkadaşını aldatan bir adam, ben kimim ki, bana yalan söylemesin.
gelmiş geçmiş en gereksiz yazar! ne yaptığı, ne düşündüğü bile belli olmayan şahsiyet! var olduğu sürece suyun akışına göre yön değiştiren sözde aydın zat!
resmi sitesinde kendisine ait olmadığını ısrarla belirttiği yazıların bile * kendisine ait olabileceği konusunda şüphelerim olan yazar.
--spoiler--
...
Karima da hayati zindan ettim, sevgililerime de...
Hicbirinden vazgecemedim.
Karim dunyanin en iyi, en guzel kadiniydi. Evlenirken
ne oldugunu
anlayamadan evlenmistim. Yani... evlilik sadece
birisi icin karar
almak ya, digerlerinden vazgecmek... Iste evlenirken
ben bunu
anlamadan evlenmisim. Evlendikten sonra baska
kadinlarinda oldugu bir hayati
yasamaya devam ettim.
iclerinden bazilarini daha cok sevdim; ama ne
onlardan birinde, ne
de karimda karar kilabildim. Yillar sonra simdi
yapayalnizim... Ne
karim kaldi, ne de digerleri... Keske birini
gercekten secebilseymisim, ama,
yapamadim.
... http://www.candundar.com.tr/index.php?Did=3283
--spoiler--
Benim cahiliğimmi bilmiyorum yeni duydum bu haberi yani aldatma olayını ve inanılmaz şaşırdım evet hala bir erkeğin eşini aldatmasına şaşırıyorum.Ama o herhangi evli bir adam değildi gözümde aşkı,aşkta güveni en güzel anlatan adamlardan biriydi benim için.Yazdıkları silindi biranda kafamda.
kendisinden aldatma temalı bir belgesel beklediğimiz köşe yazarı. keşke esmer hatunu da köşesinde götürseydi öyle bebek'in göbeğinde uluorta yapmayaydı da böyle madara olmayaydı.
başka bir kadına aşık olduğunu eşine önceden söylemiş olan adamdır. açıklamasından bunu anlıyoruz. ama bu aşkın basına yansıması ile sanırım eşi daha zor bir duruma düştü, özel alanda yaşadığı sıkıntılar deşifre oldu. bilmiyorum, elbette tersi de söylenebilir.
başka bir kadına aşık olması "romantizm"iyle çelişmemektedir ayrıca. habertürk'e yüklenmesi ise fazla ucuz kaçmış, transfer isteği olmadan da ünlülerin özel hayatı deşifre ediliyor. bunu gamze özçelik de yaşadı, hem de kriminal bir vak'a iken. diğer taraftan ali kırca da bunlardan biri. gerçi kendisi genelin aksine fazlasıyla kollandı basında.
sonuç: ünlü olmak haber değeri taşımak için yeterlidir.
Sadece karısını aldatmıştır. Bazı yazarcanların dediği gibi hem karısını hem bizi aldatmadı çok şükür. Bize ne lan! Ne hali varsa görsün. Bir boka da burnumuzu sokmasak olmaz sanki. Bize ne olum!
twitter da ahmet hakan, oray eğin gibi gazetecilerin dillerine dolanmış gazeteci yazar. dinime küfreden müslüman olsa diye içinden geçirmeden edemiyor insan. içinizde öyle bir nefret öyle bir kabuledilememişlik var ki bunu insanların hatasını yakaladığınız anda dünyayı onlara zindan etmeye çalışarak gösteriyorsunuz. ikinizinde ortak bir noktası var: birilerinin üstüne basarak yükselme çabası.
can dündar'in ask hakkindaki yazilarini önceden de pek samimi bulmazdim. kendi özel hayatini, 17 yillik evliligini anlatma geregi duymasini ciddi ciddi bir seylerin yolunda gitmedigine baglamistim vaktinde. dolayisiyla bastan samimiyetsizlik sezdigim icin aska olan güvenim de sarsilmadi cok sükür ahahaha.
fakat asil üzücü olay, ayni samimiyetsizlige devam etmesi. can dündar özel hayatinin istedigi yönlerini basin yoluyla anlatirken iyi de, ayni yolla onun samimiyetsiz oldugunu göstermeye calisan basin niye kötü? madem öyle bastan özel konulara girmeseymis, esiyle arasindaki aski bizlere anlatmasaymis. bu durumda can beyin özel hayatini desifre edenlere, "bu sizi ilgilendirmez, sadece esimi ilgilendirir" deyu azarlamasi komik oluyor tabii.
''Net'te konuya ilişkin geyik çeviren çoluk çocuğun aşina olduğu bir kaçamak değil bu '' diyerek sözlüklere ve forumlara dil uzatmıştır. işte biz de bunu diyoruz, aşina değiliz böyle şeylere, hayır.
Birini sevdim.
Ve suçsa bu- hesabını, vermem gereken tek kişiye, eşime verdim.
Hem de haber çıkmadan önce.
Gerisi kimseyi ilgilendirmez.
Bugüne dek, arkasında duramayacağım hiçbir şey yapmadım. Bu, benim hayatım. Hatasını da, sevabını da üstlenmeye hazırım.
karısının aldattığı halde hala işi demoğojiye vuran bünye. yeter artık yemiyor millet bu ayakları. karın da yarın herkesin içinde seni aldatsa sonra gazetelere çıkıp sevdim ama can'a durumu söylemiştim adamın biri ile sahilde yiyişcem dese ne düşünürsün sen yahu.
http://www.candundar.com.tr/index.php?Did=10455
konuyla ilgili kendisi açıklama yapmış.şunu söylemeyi borç bilirim ki bir insanın sevgilisini, evli olduğu insanı aldatmasından daha kötü bir şey varsa o da aldattığı kişiye (sevgilisini aldattığı kişiye) aşık olmasıdır. ah be can ım dündar ım aslında mevzu senin gibi bir adamın yani dürüstlüğünden hiçbir zaman şüphe duymayacağımız bir adamın "aldatma" fiilini gerçekleştirmesi. sen hem karını hem de bizi aldattın. yakışmadı. daha da kötüsü yazında sadece "sevdim" desen bizde "eyvallah" derdik ama elinden oyuncağı alınan bir çocuğun arkadaşını neden dövdüğü sorulduğunda "ama o da benim oyuncağımı aldı." demesi gibi "habertürk ün teklifini kabul etseydim bu fotoğraf çekilmezdi" şeklinde açıklama yapman. o fotoğraf çekilmeseydi sen yine de "aldatmış" olmayacak mıydın?
serbest çağrışım:
(bkz: karısını aldatınca bizi de aldatmış sayıldı)
şaşırtmamıştır her fırsatta karısına aşkını itiraf etmesi bunları yazması aslında bir nevi vicdan hesaplaşmasıdır. bazı duyguları her fırsatta söyleyen insanı hep samimiyetsiz bulmuşumdur can dündarda beni şaşırtmamıştır.
"aşk çokça sevmek sıkça affetmektir.sizinki de yüzyılın aşkı olsun" yazmıştı sevgilimin benim için kendisine imzalattığı kitabın ilk sayfasına. hayran olduğum adamdı. kelimeler anlamını kaybetti.
