hep bi entrika hep bi dedikodu bi tartışma birbirlerini çekememe falan.
o kadar kadını bi yerde toplayıp kıyafet yarışına sokarsanız olacağı bu yani. normaldir.
Kavga, laf dalaşı ve boş muhabbetin modadan daha fazla olduğunu sadece bir bölümüne bakarak anladığım, en ufak derecede modayla alakası olmayan insanların katılıp reyting için şaklabanlık yaptığı program. Geçen bir bölüm izledim, lanet ettim. Nurella nedir arkadaşım ayrıyeten, yapılan capsleri gördükçe istemsizce gülüyorum. Şahsen biter mi devam mı eder, umurumda değil. Görmüşken nurella'yı, bir çaylak olarak entry gireyim dedim.
Klasik yarışma programı.
Yok yok programlar hazırlanırken sunucu, görüntü yönetmeni vs den çok yırtık kavgaya meyilli gereksiz hırslı tipleri seçiyorlar.
Başka türlü açıklanamaz bu tarz programların hala devam etmesi.
Zekadan zerre dem vurmayan, saygının yerlerde gezdiği bir program.
Sözde yarışma adı altında insanları hem rencide ediyor hem de soytarıya çeviriyor.
Benim anlayamadığım hala nasıl izlendiği.
Yok yok bizim şöyle gezginli börtü böcekli belgesel programlarımız olmayacak olsa da sunucuları ya ağlatırlar ya kavga ederler.
ivana sert'in neden hala türkçeyi doğru düzgün öğrenemediğini merak etmeme sebep olan program. 18 yaştan 33 üne, 34 ten 38 bedene kadar olan seçme kızlarımızın reyting uğruna kendilerini rezil ettikleri yer.
Çok başarısız bir yarışma programı. neden yapıyolar böyle şeyler anlamiyorum. yarismada kimsenin tarzı falan yok sanırsın ki dedikodu yapmaya gelmisler. isleri güçleri yok birbirleriyle uğraşıyolar yarışmacı hanımlar.
bugün televizyonda nazım hikmetin belgeselini izledim. adamın yaşadıklarına, aydınlık yolunda çektiği sıkıntılara iç geçirdim. şiirlerini düşündüm, nazikliğini, onun şair karizmasını. duygulandım. sonra akşamüstü bir kanalda vır vır konuşan insanları gördüm. yobazlaşmış, aptallaşmış, düşünemez duruma gelmiş gencecik insanları gördüm. onları izleyen insanları düşündüm ve bir nesilin bunları izleyerek büyüdüğünü anlayarak dehşete kapıldım. ne yapmam gerekliydi. ne yapılması gerekliydi. inanın o kadar çaresiz kaldım ki... inanmak istemiyorum böyle programların reyting aldığına, biri beni uyandırsın bu rüyadan. eski dönem zordu ama bu dönem kültürel olarak berbat bir dönem. uyanmak istiyorum bu rüyadan.
katılanların annesine babasına üzüldüğüm Program. zaten onları anlamak da zor orası ayrı. ulan nasıl gönderiyorsunuz çocuklarınzı o tür programlara anlamıyorum.
bayramda gezip tozmayı pek sevmedimden kelli oturup izledim, daha doğrusu sabrettim. yahu bu nasıl bir şeydir, bu nasıl bir bonzai kafasıdır böyle. bu programın modayla alakalı bir program olduğundan bihaber olan birisi, zap yaparken denk gelse, gündeme dair konuşuyorlar sanır kızları. incir çekirdeğini doldurmayacak konularda o kadar ciddi tartışıyorlar ki aman aman. bunlardaki ciddiyet, haber kanallarında gündeme dair konuları tartışan kelli felli adamlarda bile yok amk.
"yok sen bana dün ters baktın, yok sen beni geçen gün eleştirdin, yok o ayakkabı olmamış o elbisenin altına, yok o çanta makyajınla uyumlu olmamış, tarzın yok senin" gibilerinden şeyleri, ciddi yüz ifadeleri ve mimikleriyle sanki ülke gündemiymiş gibi tartışıyorlar ya la. hele hele geçenlerde cenaze konsepti diye bir şeye denk geldim, tamam dedim zirve budur amk, bundan daha malca bir şey olamaz artık televizyonda diye tespitte bulundum. cenazeye giderken tarzı olmalıymış insanın, gözlük ve başına örttüğün örtü, giydiğin etek, ayakkabı, çanta hepsi uyumlu olmalıymış. lan sizin de konseptinizin de amk.
"sosyetik ünlü" olmak dışında bir vasfı olmayan ivana sert denilen embesili bu tarz programlara çıkartıp götünü kaldıranların da alayını götünden silkeyim.
Programı sevmiyorum anlaşılmasın. Özlem elenmedikçe verseler 7-24 boş da olsam tabi izlerim.
Ben Özleme çok acıyorum. 33 yıllık ömründe duymadığını bence 2 aylık süreçte bu kızlardan duydu.
Sıra kıza geliyor orda 10 tane kadar daha kız var herhalde saymadım. Sırayla kıza bir sayıyorlar.
Jüri karşısına geçiyor. Nur Yerlitaş yine seviyor onu hep kızmıyor.
Kız savaşa mı gitti, altı üstü kıyafet göstermeye mi belli değil. 13 kişiden lafı yiyor. Sunucudan bile.
Ayşegül, senden nefret ediyorum Özlem. senden nefret ediyorum Özlem. Çok antipatiksin.
Hayır yani yılda 1-2 kere ya ağlarım ya ağlamam. inanın gözlerim doldu.
Nura da acıyorum Özlem kadar olmasa da. Programı ilk izleyişim Nurla oldu.
Ona da bir güzel sayıyorlar. Ayşegül diye bir kız var ona da sayıyor.
Ayşegülün niyeti belli zaten. Niyeti modacı olmak.
Nur Yerlitaşla, ivanayla beraber çalışmak. ilerde televizyonda da jüri olmak.
Buradan bakınca öyle duruyor. Tabi diğer neden de, hayata öfkesini burada kusmak.
Ayşegülle Tuğçe terapi seansı niyetiyle gelmişler. Çok tramvatik hayatlar, ailesel sorunlar.
Azıcık sayıp sövüp döksek de rahatlasak gibi.
Tuğçe'nin annesinin masraflarını Nur Yerlitaş üstlendi. Ben bunun üstüne adam gibi düzgün duruş beklerdim.
Millete halen çok vicdansızca laf saydırabiliyor.
iyi yarışmacısı yok mu programın var tabi. ikizler çok tatlı kızlar. Hem giyiniyorlar hem düzgünler.
Yalan olmasın ben ilk baş görünce bunlar iki kişi ya, ortamı ele alır patronluk taslar.
Herkese lafı bunlar sokar diye beklemiştim.
Melekle, bir tane evli bayan var onlar düzgün düzgün davranıyor.
Ayşenur eh işte arada alıyoe sazı eline sayıyor Özleme Nura bazen.
Kazanmayı kim hakeder kısmına kim derseniz, bence Özlem. Birileri giyimleyi de öğretse gizliden.
Programı izleten kişi olduğundan hak eder.
Roza ya yapılanlar kısmı ise çok çok yanlıştı. Onu izlemeseydim çok iyi olacaktı.
izleyen çoğu kişi Ermeni demeden kıza acımıştır.
Özetle durum şudur. Ailesel hayatsal sorunlu tiplerin, normal tiplerle kavga etmesi.
Programın tek cümlelik özeti bu.
izlerken bu insanlar her gün bu kadar pahalı şeyleri nasıl alıyor diye düşünüp her gün için ortalama bir fiyat belirleyip fiyatı kalan gün sayısı ile çarpıp eleme gecesi kıyafetlerinin daha da pahalı olacağını hesaba katarak yaptığım eklemelerle madem bu kadar paranız var bu para ile neden kendinizi rezil kepaze ediyorsunuz oraya çıkarak dediğim yarışma. fakat iyi ki de çıkmışlar izlerken çok eğleniyorum ben mesela.
