bugün

AYŞE KULiN'iN gizli anların yolcusu kitabında bahsettiği bora karakterinin hikayesi.

aldık okuyoruz bakalım simdilik her sey bildik diger kitaptan.
ayşe kulin in yine belirsizliklerle dolu gizli anların yolcusu kitabıyla bağlantılı son kitabı. arkası gelmeli bu kitabın.
kitabın; hayatında öyle ya da böyle kitap okumuş, liseden itibaren az çok da olsa yazın dünyasına yabancı kalmamış kişilere katabileceği hiçbir şey yok. onu bilin öyle okuyun efendiler. ilk kez kitap okuyorsanız, ya da lise birinci sınıftaysanız sarabilir. onun dışında kesinlikle etkileyeceğini sanmıyorum.

düşünüyorum da acaba ayşe kulin "adı aylin" den beri böyle miydi, yoksa sonradan mı değişti... ilk okuduğumdan beri bu kadar basit şeyler mi yazardı, yaşadığım; küçük yaşımın getirdiği bir illüzyon muydu. bilemiyorum.

sadece homoseksüel vatandaşlarımızın yaşadıklarını biraz daha anlayabilmemizi... ama yok lan. 20 yıldır işleniyor o konu zaten. ekstradan hiçbir şey katılmamış. homoseksüel aşıkların arasındaki bağın farklılığına dair de hiçbir emare yok. sanki biri kadın diğeri erkekmiş gibi işlemiş.

bildiğin piyasa kitabı. başı ayrı sonu ayrı saçma. vakit kaybı. okumayın.
gizli anların yolcusu'nu okurken bora'nın psikolojisini, ilhami'nin anlattığı kadarı ile değilde daha fazlasını; ne düşünüp ne hissettiğini, ne işler çevirdiğini merak ettim... muammalı bitti o kitap çünkü. devamı olmalıydı. okuyanın aklında kalan onca sorunun cevabı olmalıydı. araştırdım ve kitabı buldum. cevapları bu kitapta sanırım.. yani öyle umuyorum...
okumak için heveslendiğim, sözlük yazarlarından -eğer var ise- göndermelerini rica ettiğim kitaptır.
ilki kadar sıradan olan romandır.Köy kısımları ,kişi adları romanın olmayan kalitesini düşürmüş,asıl konu kadın yazarın 2 ibnenin duygularını aşklarını ne kadar anlatabileceği meselesidir, olmamış.