TC devletinin meteliksiz kaldığını gösteren kampanya.
Bu kimin aklına geldiğini bilmem ama bir an önce durdurulmasını istemek en akıllıca.
Tıpkı Kızılay'ın Elazığ depreminde daha ne olduğu belli olmadan 20 lira verin diye ağlaması gibi.
Gerçekten ciddiyim, insanlara evinizde oturun diyerek onlara ihtiyacınız karşılanacak güveni vermek gerekirken kalkıp insanlardan ne amaçla olursa olsun para istemek işimiz Allah'a kaldı demek olur.
Yarın işe gidemeyen, elektrik su doğalgaz internet telefon kira aidat taksit vb ödemeleri olan, maaşı kesilen-kesintiye uğrayan insanlara umut güven vermek açısından böyle kampanya yapmak hangi mantıkla açıklanabilir?
Bu kampanya Devleti hazineyi bütçeyi tamtakır meteliksiz göstermektedir.
Dünya'da vatandaşına el açan tek ülkeyiz.
Tüm dünya az çok vatandaşına kaynaklarını açarken biz para yok der gibi vatandaşa el açıyoruz.
Bu kampanya devleti aciz gösterir.
Devlet böyle günler için vardır.
Böyle günlerde devlet vatandaşına el değil kasasını açar.
Cumhurbaşkanı yanlış bilgilendiriliyor ve yönlendiriliyor.
Nankörlük yapmayın. Verdiğimiz vergiler yol oldu köprü oldu hatta o köprüleri yaptırdığımız firmalara dedik ki şu kadar kişi geçecek garanti yoksa biz veririz parasını. Bundan ala hayır mı olur? Bundan ala vergilerin kullanılacağı yer mi olur?
Ekonomimiz o kadar büyüyor o kadar gelişiyor ki halkımız o kadar zenginleştiki devlete vergi haricinde ekstradan para veriyoruz.
komşusu aç yatarken tok yatan bizden değildir biz bize yeteriz . yakınımızda kim varsa yardım etmeliyiz kendi kapımızın önünü süpürmekle başlarsak herşey olur.
depremdede para topladılar sonra youtuberler röportaj yapti adam diyor muhtar deposuna yığdı battaniye katalitikleri sattılar yandaşlar ikişer üçer aldı diye. surilere şu kadar harcadık şu kadar daha harcarız diyorlardı bir suri kadar olamadık. nasıl güvenelim.
siyasiler hiç kendinden feda etmiyorlar vurun abalıya. zengin iş adamlarına yardım edilip destekleniyor vergide kayrılıyorlar hep olan alt sınıfa garibana. vergi sadece maaşlı çalışandan mı alınır. iş adamları nerde desinler geçiş ücreti taahütleri durdurduk. şu kadarda yardım. millet vekilleri şu kadar yardım.
devlet babadır millette çocuğu korur kollar. ama gençler işsiz biz iş mi bulmak zorundayız. okuyun dediler sonra bizmi okuyun dedik her okuyana işmi. gençler evde kaldı gençler çocuk yapmıyor. millette paramı kaldı. gaz yağından bozma arabalar bir dünya oldu. markete bir giriyorsun iki şey 50 lira. Allah durumu olmayanın yar ve yardımcısı olsun. Virüs bile adaletsiz parası olan stokladı garip ne yapsın. Çöpten ekmek toplayanları gördükçe üzülüyorum.
parayı topluyorlar yarın biz bu para nereye gitti dediğimizde bir de üstüne küfür yiyoruz, vatan haini ilan ediliyoruz.
yani para verecekseniz hesabını sormayacaksınız, para verip bir de üstüne küfür yemek istemiyorsanız.
Deprem paraları gitti.Bedelli paraları gitti.imar affından gelen paralar gitti.Vergi affından gelen paralar gitti.Şehitlere toplanan paralar gitti.Varlık fonuna aktarılan şirketler gitti.Merkez Bankasının kara gün parası gitti.Şimdi pamuk eller cebe
şu salgın aslında doğru ve güvenilir bir kriz yönetimi ile yönetilebilse, insanların kaygılarını korkularını körüklemek yerine gerçekler söylense belki birbirimize gerçekten kenetlenip yetebilmeye gayret edeceğiz olabildiğince.
ve kim bilir belki karşılığında kaybedilen güveni ve iktidarı geri kazanabilecek ülkenin tüm kurumları ve kurumsal kimlikleri, ama öyle uzağız ki tüm bunlardan.
anca çin'e tu kaka, avrupa'ya içten içe oh olsun diyerek kolonya ve maskeyle, ve de salavat zinciriyle yeneceğimizi sanıyoruz.
kaygı ve korku sandığımız şey kendi kötülüğümüzden başka bir şey değil aslında. ve cehaletimizle her geçen gün daha fazla büyüyor.