bilmem. aslında ilginçtir biten bir şeye üzülmek, evrenin nihai sorunu budur her şey biter. sonlu hayatları sonsuz bir serüven haline getirmiş nacizane tiyatro oyuncularıyız.
hepsini dibine kadar yaşatırsın ama yetmez yetmez yetmez. tükendiğinde hatasını anlar ama iş işten geçer. ağzıyla kuş tutsa yaranamaz ve hevesinin kırıldığı, acı bir hatıra olarak izi kalır.
bunları fark etsek, karşılık versek ve tadını çıkarsak dünya toz pembe olurdu herhalde.
kısmet.
Bir işletmeye çeyrek asır verilen hizmet emek ve o 28 yılın ardından tüm tazminatı bir kenara bırakıp basılan istifa. Eğer haklı gerekçelerin varsa hayatı öğrendiğin o yerden gidişine üzülsen bile vicdanen verdiğin kararın rahatlığı ve cenabı allahın indinde en doğru ve yerinde bir karar olduğunu bilmenin verdiği huzuru yüreğinin en ücra köşesinde yaşayıp hissedişin..el-rızku alallâh..
Güzel vakit geçirdiğim her vakit bitmesine üzüldüğüm anlardır. Ve hatta daha o güzel anlar başlamadan önce üzülmeye başlarım bitecek olmasını bildiğimden dolayı buruk bir sevinçle başlarım...
Ne manyakça
Senin bir yaratıcı olmana sebep olabilir. Bu yüzden Biten şeylere üzül. En derin sözcükler, en anlamlı notalar hüzünlerin ardından gelir. üzüntünün tadını çıkar.
Her bir yılım. Her bir ayım, her bir günüm.
Keşke hiç yaşlanmasak keşke hep aynı günü yaşayıp farklı olayları görebilsek hep 22 yaşında kalsam ya ne olur...