bugün

sinir eden bisküvidir. şöyle ki, büyük bir hevesle alınıp açılan bir grup bisküvi bulunmaktadır. bu bisküvilerin içinde bulunduğu ambalaj, üst kısımdan kırmızı bir şerit ile ayrılmıştır. bu şeridi çekerseniz, bisküvinin üst ve alt kısmı birbirinden ayrılır ve üst kısımda 2 veya 3 bisküvi kalır.

işte bizi ilgilendiren, o kırıntı dolu üst kısımdır. alttaki iki bisküvi sanki büyük bir yenilme istekleri varmışçasına çıkar bisküvi ambalajından. ancak o tek bisküvi, ambalajda sıkışıp kalır. kanırtıp çıkartmak istersiniz, ama büyük bir ihtimalle yeteneksiz olduğunuz için çıkartamazsınız, deli olursunuz. sanki bisküvi size meydan okumaktadır, 'nah çıkarım lan ben burdan yarrak, ahahahah, beni kıramadan yiyemeyeceksinnnn!' der.

ulannnn diyip heyecana girseniz de, o bisküvi eninde sonunda kırılır. hüzünlü bir şekilde 4-5 parçaya ayrılmış bisküviyi garip bir mutlulukla yersiniz. ve bisküvi ambalajına yemin edersiniz: 'bir gün seni yenicem bisküvi, o tek kalan bisküviyi tek parça halinde yiyicem, evet yiyicem, nihuhahahahahah, ühü.'
kolaylıkla bulunduğu yerden çıkartılabilen biskuvi. panik yapmadan bu işlemi gerçekleştirmek gerekiraksi takdirde parçalanır.
bisküvi paketlerinin ortalama % 76.3'ünde açılım esnasında gerçekleşen durum.

kaynak: kıçım
biskuvi paketlerinin ortalama % 76.3'unde acilim esnasinda yere dusen biskuvidir kendisi.

kaynak: ben.
kolaylıkla çıkarılabilmektedir. üstelik yanınızda arkadaşınız varsa, bu parça pakedin o kısmı koparılmak suretiyle arkadaşa ikram edilerek, tekrar bisküvi çıkarma derdinden kurtulmanızı sağlar.
(bkz: hayatın ne kadar ibne olduğunun anlaşıldığı anlar)
genellikle çaya batırırken kendisini sona bıraktığımdan her halinle atla ağzıma dediğim bisküvi. kırık, sağlam ya da toz halinde...fark etmez benim için.
bisküvileri üvey kardeşi ve en az sevilenidir.
kendi halinde takılmak isteyen bisküvidir.