Beni bilimle anla iki gözüm , felsefeyle anla. Ve tarihle yargıla. Bal değildir ölüm bana , idam gül değildir bana. Geceler çok karanlık , gel düşümdeki sevgilim. Ay ışığı yedir bana.
Ben bir Ayten’dir tutturmuşum oh ne iyi.
Ayten’li içkiler içip sarhoş oluyorum ne güzel.
Hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin.
Biraz Ayten sürüyorum güzelleşiyor.
Şarkılar söylüyorum.
Şiirler yazıyorum Ayten üstüne.
Saatim her zaman Ayten’e beş var.
Ya da Ayten’i beş geçiyor.
Ne yana baksam gördüğüm o.
Gözümü yumsam aklımdan Ayten geçiyor.
Bana sorarsanız mevsimlerden Aytendeyiz.
Günlerden Aytenertesidir.
Odur gün gün beni yaşatan.
Onun kokusu sarmıştır sokakları.
Onun gözleridir şafakta gördüğüm.
Akşam kızıllığında onun dudakları.
Başka kadını övmeyin yanımda gücenirim.
Ayten’i övecekseniz ne ala, oturabilirsiniz.
Bir kadeh de sizinle içeriz Ayten’li.
iki laf ederiz.
Onu siz de seversiniz benim gibi.
Ama yağma yok Ayten’i size bırakmam.
Alın tek kat elbisemi size vereyim.
Cebimde bir on liram var.
Onu da alın gerekirse.
Ben Ayten’i düşünürüm, üşümem.
Üç kere adını tekrarlarım, karnım doyar.
Parasızlık da bir şey mi.
Ölüm bile kötü değil.
Aytensizlik kadar.
Ona uğramayan gemiler batsın.
Ondan geçmeyen trenler devrilsin.
Onu sevmeyen yürek taş kesilsin.
Kapansın onu görmeyen gözler.
Onu övmeyen diller kurusun.
iki kere iki dört elde var Ayten.
Bundan böyle dünyada.
Aşkın adı Ayten olsun.
Şair: Ümit Yaşar Oğuzcan.
Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.
Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin onu sevdiğinden…
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın.