Bipoların en belirgin özelliği kişinin ruh halinin uçlarda olmasıdır. Bipolar bozukluk en yüksek seviyedeyken kişi hiperaktif bir ruh haline bürünür ve kendini çok mutlu hisseder. Fakat depresyon haline büründüğünde ise dış dünyaya kendini kapatabilir ve hatta intihar eğilimi gösterebilir.
Beyinsel bir hastalık. Duyguları uçlarda yaşamaklarıyla bilinirler. Mutlu iseler kendilerini şah, mutsuz iseler sürüngen bir hayvan gibi hissediyorlar.
Son bir kaç gündür sessiz sedasız atak geçirdiğimi farkettim. Ölüm isteği var içimde yine. Ölümden korkmamak, sonrasını düşünmemek, oğlum yalnız kalır diye düşünememek. ilaçlarımı her zamanki gibi düzenli alarak mücadeleye devam ediyorum.
Bunu da atlatırım.
Eylül başındaki ruh ve sinir hastalıkları hastanesine yatış maceramdan sonra kendimi daha iyi hissettiğim hastalığım. bir daha oraya düşmemek için artık ilaçlarımı asla bırakmayacağım.
Bakırköy'deki Doktorum Abilify'ı 5 mg'den 30 mg'ye çıkarınca rahatladım. Bu ilacın yan etkisi de pek yok. Bir ara Invega kullanmıştım, bayağı ağır bir ilaçtı.
Sevgili bipolardaşlarım, ilaçlarımızı düzenli kullandıktan sonra normal hayatımıza sorunsuz devam edebiliriz. Lütfen, ilaç kullanımınızı aksatmayınız.
tıpta yenilikler dev adımlarla geliyor. ilerde daha iyi sonuç verecekler tedevilerle karşılaşacağız inşallah. istikrarlı günlerin devam etmesi hepimizin dileği.
tıpta yenilikler dev adımlarla geliyor. ilerde daha iyi sonuç verecekler tedevilerle karşılaşacağız inşallah. istikrarlı günlerin devam etmesi hepimizin dileği.
cumartesi günü terapi günüm. durumum hâlâ iyi değil bence. bakalım doktorum ne diyecek? bu hastalıktan kurtuluş yok ki zaten! ölene kadar benimle bu pislik!
--spoiler--
allah yardımcınız olsun. beterin beteri var unutmayın. işin ehli insanların söylediği reçeteye uymak kişiye katkı sağlar. şifa allahtandır.
Cumartesi günü terapi günüm. Durumum hâlâ iyi değil bence. Bakalım doktorum ne diyecek? Bu hastalıktan kurtuluş yok ki zaten! Ölene kadar benimle bu pislik!
Şu sıralar aşırı korkak bir insan oldum çıktım. Oysa atak geçirirken dehşet verici bir hazla kendimi öldürmek istiyorum. O ruh halimden eser kalmadığı gibi tırnağımın ucuna zarar gelsin istemiyorum. Öyle böyle korkmuyorum. Korkularımı da yenersem oldu bu iş. Bipolardan güçlü olmak istiyorum. Yalnızca bu.
Bipolar bir aile dostumuz var. Keçi suratlı bir yaratık gördüğünden bahsetti. Ne garip ki halam da aynı şeyi gördüğünü söylüyordu. Abi bunu söyleyince "lan noluyor?" Dedim. Iyi ki ben böyle şeyler görmüyorum.
350 milyon ışık yılı uzaklıktaki uzaylılarla telepatiyle görüşebildiğimi düşünerek dolaştım aylarca.
Uzaylıların kendi bilinçlerini nanoçiplere dönüştürüp bu nanoçiplerin havada süzülerek insanların vücutlarına girip onları ele geçirmiş olduğunu ve herkesin uzaylıların bilincini ele geçirip kullandığı robotlara döndüğünü düşünüyordum.
Normal hayata adapte olabilmeyi zorlaştıran hastalık. Hayatım boyunca parçalanacağım. Herkes çoğu şeyi sorgulamadan, düşünmeden yaparken ben saatlerce düşüneceğim; hiçbir anın tadını çıkaramayacağım.
Oğlum, okulda sabahçı oldu, bundan sonra geceleri buralarda olamayacağım. ilaçlarımı daha erken bir saatte içip erkenden uyuyabilmek tek dileğim. Çünkü uykuya dalabilmek için saatlerce uğraşırken uyanırken de aynı şekilde uğraşıyorum.
Bir kaç gündür kendisine uzun uzun sövdüğüm hastalığım. Bu icimdeki kasveti kimseye anlatamıyorum. Stres, korku, panik... hiç bitmiyor bu lanet hisler! Tüm gün boyunca içimden yalnızca Allah'a yakarıyorum. Burada bile ne hissettiğimi tam manasıyla anlatamıyorum. bipolara yenik düşme olasılığım artıyor. Anladığım tek şey: bipolar olanlar bipolardan kurtulmak için intihar ediyor. Lanet hastalık!