Başbakan: Kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar
--spoiler--
Başbakan Binali Yıldırım AP'nin "Türkiye ile müzakereler" konusunda aldığı karara ilişkin "Türkiye'ye ayar vermeye çalışmak en hafifinden vizyonsuzluktur." dedi. Öte yandan Başbakan Yıldırım, "2017'den itibaren yatırıma daha fazla kaynak ayıracağız. Olağanüstü hâl şartları da kalmış olacak" diyerek OHAL'in uzatılmayacağının da sinyalini verdi.
Başbakan Binali Yıldırım, Avrupa Parlamentosu’nun “Türkiye ile müzakereler dondurulsun” kararına ilişkin olarak, Kendi kendilerine gelin-güvey oluyorlar. istedikleri kararı alsınlar, hiçbir önemi yok” görüşünü dile getirdi. “Türkiye bu mültecilere sahip çıkmazsa, o zaman siz Avrupa’nın halini görün” diyen Yıldırım, “Mülteci anlaşması ila nihai böyle devam edecek diye bir şey yok. Türkiye sözünde durur, ama Avrupalı dostlarımızın da sözünde durmasını bekliyoruz. Ben inanıyorum ki; AB Liderler Zirvesi’nde bu karar dikkate alınmayacaktır” diye konuştu.
istanbul Sağlık Fuarı’nda konuşma yapan Yıldırım’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Sağlıktaki dönüşümü öyle sıradan bir iş olarak görmeyelim. Vatandaşlarım şunu bilsin ki Türkiye’de AK Parti birçok hizmete imza attı 14 yılda. Ama bu hizmetlerden iki tanesi hep zirvede oldu; biri sağlık, biri ulaşım. Ulaşım ve sağlık hizmetleri iktidarımızın yüzünü güldüren hizmetler olarak devam ediyor. Olmayan işe ‘Sağlık olsun’ derken demek ki eskiden işlerimizin olmadığı sağlık kurumlarından geri dönüyorduk. Sağlık olsun demekle olmuyor. Gereğini yapacaksınız, vatandaş sağlık hizmetini alacak. insanca muamele görecek. Bütün bunlar var çok şükür.
Biz istiyoruz ki son kerteye gelmeden sağlığımızın kıymetini bilelim. Birinci, ikinci, üçüncü kademe sağlık hizmetleri var. Aile hekimleri var. Sağlıkla ilgili sorunlar büyümesin ve ikinci, üçüncü kademe sağlık merkezlerinde birikim olmasın. Sağlık aynen kalp atışları gibi takip edilsin. Koruyucu sağlık hizmetlerini tedavi amaçlı sağlık hizmetlerine göre çok daha fazla önemsememiz gerekiyor.
“AB LIDERLER ZIRVESI’NDE BU KARAR DIKKATE ALINMAYACAKTIR”
AB bir karar aldı. Milletvekilleri AP’de toplandılar. Bu kararın bizim için kıymeti harbiyesi yoktur. Kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar. istedikleri kadar karar alsınlar. Aziz milletimizin kararları karşısında boynumuz kıldan incedir. Onun dışındaki kararların bizim için önemi yoktur. Avrupalı dostlarımız mesele Türkiye olunca objektiflikten uzaklaşıyorlar. AP bu kararla kendilerini küçük düşürmekten başka hiçbir iş yapmamıştır. Milletimizin AB’ye zaten azalmakta olan güven duygusu daha da zedelenmiştir. AB Türkiye ile mi, terör örgütleri ile mi işbirliği içinde olacak bunun kararını vermelidir. Türk milleti bunu beklemektedir.
Ben inanıyorum ki bu karar AB liderler zirvesinde hiçbir şekilde dikkate alınmayacak. Avrupa’da vizyon sahibi liderler olduğunu düşünüyorum.
“DOLARLA ILGILI TEDBIRLERI ALDIK”
Trump sonrası dalgalanma yaşanıyor. Bunu kalıcı olarak görmek büyük hatadır. Temeli sağlam bir ekonomiye sahip olduğumuzu bütün vatandaşlarımız bilsin. Piyasaların, yatırımcıların ufak da olsa tedirginliklerini gidermek görevimiz. Tedbirleri aldık. iki boyutu var. Bir parasal tedbirler, bunlarla ilgili Merkez Bankası çalışmalarını yapıyoruz. Biz de bu dönemde dövize olan ihtiyaçta bir sıkıntı yaşanmaması için önlemler aldık. Devletin yaptığı sözleşmeleri dolardan Türk parasına çeviriyoruz. 5 milyar dolarlık kaynağın piyasadan çekilmemesi anlamına geliyor. Merkez Bankası’ndan döviz alanların borcu öderken döviz yerine Türk parası ödenmesi kolaylığı getirdik. Bu da 2 milyar dolar. Türkiye içinde yapılacak sözleşmelerin de Türk parası üzerinden yapılması kararı aldık. Bütün bunları toplayınca kısa ve orta vadede 10 milyar dolarlık kaynağı piyasanın emrine vermiş oluyoruz. Dalgalanma bütün dünyada var olan durum ve geçici bir durum.
“2017’DE OHAL KALKMIŞ OLACAK”
2017’den itibaren yatırıma daha fazla kaynak ayıracağız. Olağanüstü hâl şartları da kalmış olacak. Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili sınırlı değişikliği de yapıp yolumuza devam edeceğiz. Seçim, meçim yok. Vatandaşımız 2015’e seçimini yaptı. Biz de yolumuza devam ediyoruz.
OHAL NE ZAMAN BiTiYOR?
15 Temmuz kara gecesinin ardınan Hükümet, yurdun genelinde 21 Temmuz 2016 tarihi itibariyle OHAL ilan etti. Üç ay süreyle ilan edilen OHAL, 21 Ekim 2016 itibariyle tamamlandı.
Hükümet tarafından OHAL’in bitmesinden iki gün önce, 19 Ekim 2016’da alınan kararla süreç yeniden uzatıldı. Böylece 21 Ekim 2016 gecesi itibariyle ikinci OHAL süresi başladı. ikinci OHAL’in 21 Ocak 2016’da son bulması ön görülüyor.
Sağlıkta, son önemli yaptığımız işlerden bir tanesi, şehir hastaneleri. Yani hastane içinde hastane. Bir hastane değil içinde 8-10 tane hastane var. Otelleri var, kalacak yerleri var. Sosyal tesisleriyle, yakınlarının ihtiyaçlarını görmeleriyle bir kampüs bir yerleşke. Bunlardan toplam 28-30 tane yapıyoruz. Toplam yatak kapasitesi 45 bini buluyor. 30 milyar doların üzerinde yatırım yapıyoruz. 2 tanesi hazır. Mersin ve Yozgat açılışa hazır. Daha sonra Ankara’daki hastanelerimiz hizmete girecek. Sonrada diğer illeri hizmete alacağız. Şehit hastanelerimizi tamamlamış olacağız.
--spoiler--
Garibanin elindeki dolarlara gözlerini dikene kadar oğlunun Tayland da kumarda kazandığı dolarları bozdursun.
Mavi çizgili olan. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1263815/+
kayserideki patlamada askerleri katleden olaya rağmen gaziantepteki açılışı ertelemesine müsade edilmeyen düşük profilli başbakan. padişahı böyle uygun görmüş e düşük profilli başbakan arıyoruz açıklamasına da ben ben ben diye kendini ortaya atarsan bunları da yaşarsın artık. vah ülkeme.
Programını iptal etmeyip toplu açılışa katılacak olan Türkiye cumhuriyeti başbakanı ...
Kendi evladı ölmediği için önemli değil şehitlerimiz . Hala bunlara oy veriyorsanız sizler de vatan hainisiniz .
Şimdi görüntüleri izliyorum miting havası var .lanet olsun size .
şuanda kahramanmaraş'da miting havası var ve cumhurbaşkanını yalıyor. 15 temmuz falan diyor. gaz alma çabaları sürüyor.
halkı pohpohluyor. bir tanesi de çıkıp demiyor ki lan amk ne 15 temmuzu ? sen ne saçmalıyorsun ?
yok sütçü imam'ın evlatları, yok maraş'ın kahramanları, 15 temmuz, kurtuluş savaşı, alayı gelsin bize bir şey olmaz tarzı gazlamalarla konuşmasına devam ediyor.
şehit haberleri, bombalı saldırılar olmuşken bile reklam yapmaktan vazgeçmiyor. kendi deyimi ile müthiş hizmetlerine devam ediyor.
arkadaş senin ülken kan ağlıyor, sen hala 15 temmuzdan övgüler, kurtuluş savaşına nağmeler dizip duruyorsun.
bu ne aymazlıktır? sonuç ne sonuç? sonucu söyle bize. nasıl çözeceksiniz bu durumu?
konuştukça batan, başbakan olabilecek bir vasfa sahip olmayan vicdansız bir insan. en fazla budur kendisi. çünkü böyle hain bir saldırının yaşandığı gün hiçbir aklı başında, bilgili, siyasi tecrübeye sahip bir siyasetçi yoldan, handan, hamamdan, hastaneden bahsetmez.
ülkede yüzlerce şehit verilmiş herkes üzüntüden bitap düşmüş, sorumlularla ilgili, çözümler veya önlemlerle ilgili beyanatlar beklerken çıkmış maraş'da -alayınız gelsin, diyor.
peki alayınız gelsin ne demek?
gencecik insanlarımızı toprağa vereceğiz ama durmayacağız. yeni katliamlar yeni ölümler kapımızda, hazırlıklı olun. çocuğu askerde olan, polis olan, güvenlik birimlerimde görev alan çocukların ailelerine uyumayın demek bu. her an çocuğunuzun, eşinizin haberini alabilirsiniz. çünkü bizim uzlaşı gibi bir niyetimiz yok. bu terör belası için stratejik bir planlarımız yok.
inanın bana tarafsız gözle bakıyorum. siyasi taraf değilim.
ama bu kadar sorumsuzca, cahilce bir beyanat olamaz, olmamalı!
çocuklarınızın eşlerinizin zırhlı araçlarından bahsetmiyorum bile. olsun zırhlı olsun. kimse ölmesin.
ama bu gencecik insanlarda ölmesin.
yemin ederim ki şuan silah altında tek birinizin evladı olmuş olsaydı, meclisi yıkardınız!
ama yapmazsınız!
sabah akşam götünüzüde yırtsanız samimi değilsiniz!
ölen hiç kimse zerre umurunuzda değil.
allah belanızı versin.
Izmir belediye baskanligini kazanamayip basbakan olmuştur.
Saka gibi ama gercek.
Başbakan olduktan sonra hic izmire gittimi bilmiyorum ama degisik bir durum.