mustafa denizli'nin transfer için üç gurbetçi futbolcu ile ilgileniyoruz açıklamasında bulunduğu kulüp.
1903Radyo'da yapılan açıklamalara göre de bu üç futbolcu ömer toprak, deniz naki, burak kaplan'mış.
ayrıca hakan aksoy'un yaptığı açıklamaya göre bu sezon siyah, beyaz ve siyah beyaz çubuklu forma giyerek özüne dönecek takımımdır.
en güzel ise taraftarın gönlündeki kombin geri dönmüştür.
senelerdir kötü yönetilen spor klübü. özellikle transferini düşünülen futbolcularla daha anlaşmadan; geliyor, gelecek, geldi, yok uçağı kaçırdı, karısını ikna ediyor, taraftara el salladı vb. binbir çeşit ciddiyetsiz haberler üretilmesine sebebiyet veren yönetime sahiptir. her işi yüzüne gözüne bulaştıran yönetim istemiyoruz.
eğer bernd schuster ile sözleşme imzaladıysa çok bela okuyacağım takımımdır.
arkadaş önce futbolcunun alacaklarını öde. kimse sana "neden dünya yıldızı getirmiyorsun?" demez korkma. sen necip'le, rıdvan'la, atınç'la, cumali'yle, ali'yle oyna kimse kızmaz sana. senin 2 kupa getirmiş oyuncularına borcun var öncelikle, onu bir hallet. paran kalırsa, ekonomik durumun uygunsa git bir iki uygun oyuncu al.
hele bir de belli bir başarısı olmayan schuster gibi bir adamla bilmem kaç milyon euro'lara anlaşmayın. ne gerek var? getir mehmet özdilek'i. aradaki farkla adam gibi transfer yap, altyapıya yatırım yap. ne gerek var bu kadar para harcamaya.
schuster gelince millet sokaklara dökülecek, sizi takdir edecek mi sanıyorsunuz? hayal görüyorsunuz!
o adam 10 hafta kötü gitsin sabredemeyeceksin göndereceksin. olan yine kulübe olacak. sen gittiğin zaman sana bir şey olmayacak. olan hep kulübe olacak. yazık günah. inşallah yalandır başka bir şey demiyorum.
demirören ve yönetiminin beşiktaş'a verdiği zararı kendisi ödemeyecektir. onlar gittiği zaman o borçları kapamak beşiktaş kulübünün başına kalacaktır. bunu düşünmeden beşiktaş'ın harcadığı her gereksiz para beşiktaş'a ihanettir.
allah akıl, fikir, vicdan versin. gidin ulan. bırakın şu takımı.
mustafa denizliyi göndererek hata yaptı düşüncesinde olduğum kulüptür. zira yeni teknik adamın türkiye'yi tanımasından tutun, oyuncu alması, seçmesi falan derken aragones'in fenerbahçesi, rijkaard'ın galatasarayı gibi en az 1 senesini boşa harcayacak gibidir.
teknik direktörü mustafa denizli ile yollarını ayırmıştır. umarım tüpçü cahilliğini katmerleyerek ertuğrul hocamıza teklif götürmez. hem kov, sonra da çağır.
yine fenerbahçe kulübüne ayarı vermiş takımdır. kulübün haziran-temmuz ayı dergisinde kapaklar üst üste gelmiştir.
--spoiler--
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın kalecimiz Rüştü Reçber hakkında ortaya attığı iddia üzerine bizim de söyleyecek sözlerimiz vardı. Karakteriyle defalarca fair play örneği sergileyen futbolcumuzla ilgili bu iftirayı atanlara güzel bir hatırlatmayı dergimizin sayfalarında bulabilirsiniz.
--spoiler--
--spoiler--
2009-2010 sezonunun sonunda, lig tarihinin en ilginç olaylarından birine şahit olduk. Fenerbahçeli'ler kendilerini iki dakikalığına şampiyon zannedip kutlamalara başladılar. Ancak gerçeği öğrendikten sonra yaptıkları da ibretlikti. Biz ise dergimizde, taraftarlarımızın doğruyu sergiledikleri davranışları bir kez daha gözler önüne serdik.
--spoiler-- http://www.bjk.com.tr/tr/haberler.php?h_no=17486
aidsten beter bir yönetime sahip olan türkiye'nin en büyük klubü. böyle insanların elinde ne hallere geldiğini göremeyecek kadar da kör değiliz fakat quaresma gibi "leş" bir futbolcuyu bile alamamak bana akıl karı gelmiyor. gelse sevinmezmiydim? o ayrı mevzu ama beşiktaş gibi bir klubün quaresma'yı şu anda alamaması bana "takıma gelmemesi"nden ayrı yönetsel hata olarak görünüyor.