1 seneden fazladır sürekli seni düşünüyorum, seni görmek için her fırsatı değerlendiriyorum. Yaklaşık 1 hafta önce müthiş bir şans mı desem, dualarımın kabul olması mı desem bilemiyorum, daha önce sesini bile doğru düzgün duyamamışken bir anda hiç olmadığı kadar yakınlaştık. Seni olabildiğince yakından tanıyıp, güzel zamanlar geçirmeye, aramız olmazsa diye ilerde hatırlamak için güzel ve tatlı anılar yaratmaya ve kendimi, sana duygularımı açacağım güne hazırlamaya çalışıyorum. Kendimi toparlayıp, sana duygularımı açıp, ilan-ı aşk edecek gücü bulduğumda umarım benim bu hislerimi karşılıksız bırakmazsın. Senden tek isteğim ise; bana karşı olumlu ya da olumsuz hislerini az da olsa belli et yeter. Boşa çabalayıp çabalamadığımı anlamam için yeterli. Çünkü eğer gönlünde yerim yoksa ve sana duygularımı açarsam, ilerleyen zamanlarda ikimiz de çok büyük yaralar alırız. Tam tersi, sen de bana karşı aynı hislere kapılmışsan, her gün saatlerce birbirimizi düşünüp iç geçirerek hem kendimizi hem de zamanımızı heba edeceğimize, beraber çok daha güzel zamanlar geçirebilir ve bir ömür boyu hatırlayabileceğimiz, acı tatlı bir sürü şey yaşayabiliriz. Umarım hislerim tek taraflı değildir ve umarım kendimi hazırlayıp sana hislerimi açıkladığımda cevabın olumlu olur...
sen misin bana acı çektiren.. kahrol düşman al sana bomba.
tanım: beni depresyona sokan hatuna hazırlamış olduğum laflar bütünü. şöyle ki;
Yeni işbaşı yaptığın zamanlar seninle ilgili her türlü detayı en ince ayrıntısına kadar merak ederdim.ben ömrümde çocukluk arkadaşlarım haricinde diğer kızlarla görüşmemiş biri olarak büyük bi medeni cesaret gösterip senden telefon numaranı istedim. Aman allahım nasıl utanıyordum nasıl kıpkırmızı olmuştum ama..sen telefonumu ellerine alınca saniyelerin bir an önce geçip gitmesini istiyordum. Her zamanki gibi o zaman dilimi de geçmişti. Mesajlaşıyorduk seninle gökçe. Sen soruyordun ben cevaplıyordum. Bana mesaj atarken güldüğünü hissetmek öyle bir sevinçti ki benim için.. Ulan var ya, ben seni köpek gibi sevdim be. Aşık olduğu insanla mesajlaşmayı kim istemez.. Ulan ben var ya, sana mermi gibi vuruldum be. Frenledim kendimi bir zaman. Dedim ki " akın gökçenin yanına çok gitme. Bu yüzden kızın işine son verirlerse çekeceğin vicdan azabını hayal bile edemiyorum.. Daha önce neden işten çıktın? Sebebini hatırla ve kendini frenle." sevgi kalpte durmuyor gökçe. Ulan var ya, ben sana mesaj atabilmek için paydos saatini iple çekiyordum be. Suskundun mesaj atmıyordun, suskunluk bazen çok şey anlatır. Ses etmedim. Ulan var ya benim aşktan gözlerim kör oldu be. Ama bi gün ne oldu biliyo musun? Sana serviste mesaj attıktan sonra çağın servisten indi ve bana şöyle bir mesaj attı; " akın gökçeyle bir haftadır çıkıyoruz, kimse bilmiyor o mesajları başkası atsa telefonu yedirirdim. Bir daha mesaj atma bilgin olsun." ulan var ya.. Bu ölmeden mezara girmekti be. Gökçe neden yazılarımdan rahatsız olduğunu ve çağınla çıktığını senden duymadım? Beni çok mu çirkin buldun? O çok mu yakışıklıydı? Gece gözüme uyku girmedi be.. Hastalandım , gökçe böyle biri olamaz dedim ağladım.. Sarhoş oldum be.. Gelip bana çirkin olduğumu yüzüme söylesen daha az üzülürdüm.. Gökçe ben seni gerçekten sevdim be. Sabah " sana da günaydın" diyorsun. Şimdi gelmiş işten çıkma sebebimi soruyorsun. Ulan onu da geçtim çağının kolunda funda dövmesi var.. O kızla çekinmiş olduğu fotoğraflar.. Of ulan of.. Her şey çok karışık. Anlamıyorsun gökçe.. Ben orada araz ağabeyi bıraktım.. Canımdan çok sevdiğim azerbaycanlı adamı bıraktım.. Senin başkalarıyla gülüşmelerin, Nelerime maal oldu, senin bana çağınla çıktığını söylemeyişin.. Yine de darılamıyorum sana. Niyetim ayırmak değil sizi. Hele seninle çıkmak hiç değil bundan sonra.. Mesele unutamamak.. Geceleri loş bir ışığın altında karanlık hayaller kurmak..
bu gece olmaz, başım ağrıyor.*
sayende yarasa oldum. normal insanlar geceleri uyur gündüzleri değil. sayen de geceleri uykusuzum.
Velhasıl bu gece olmaz.
bugün hastaneye giderken daha doğrusu dönüş yolunda iken. ben genelde sağda otururum ve dışarıyı izlerim ama göz hizamda olan yerleri gerisi ilgimi çekmez ve ne bileyim araba yolculuklarında pek dikkatli olmam uyuşurum vs. herkes araba içinde hararetli bir tartışmada, gülüşmeler kahkalar dışarıyı izlemeyi zaten unutmuşum bile. sonra aniden camdan bakma isteği duydum bir anda herkes gülüşürken sesleri bir an uğultuya dönüştü. bilemiyorum hayatımda çok mu tesadüf var ya da bunlar gerekli mi ya da ben mi fazla anlam yüklüyorum ama gördüğüm yazı ile şaşırdım yani sanki aklımda olan düşüncelerdeki yapbozun bir parçası gibiydi. Toyota'nın reklamıydı ve ''bir dilek hakkınız olsaydı onu dilerdiniz.'' yazıyordu. o kısacık anda sadece gözüm kocaman bir apartmanın yüksek yerlerine yerleştirilmiş o soluk pankartına dikkat kesilmişti. ve şaşırdım. yani doğru olan ne ben çoğu zaman bilemem ve böyle şeyler acaba nedir bilmiyorum da. ama çok etkilenmiştim.
gamzeli kız sana hayranım bitiyorum senin için 5 yıllık ilşkimi bitirdim bugün sen benim ol başka bişey istemiyorum sevme ama yanıma gel oturalım snein muhabbet ederken ki bakışların beni çok derinden etkiliyor bana öylebir bakıyorsun ki dünya duruyor sanki o anda iyiki girdin hayatıma he bu arada dün gece şakasına rüyanda beni gör demiştin teşşür ederim rüyama girdiğin için bütün gece seninleydim sanki.
Bir hikayeydi ve bitti.
Yaşlanınca hatırlayacağım anılardan şaşkın yüzün.
Sonsuzluk, sessizlik, belki de çaresizliğe gömülmüştük birbirimizin alevinde.
Kaç kalbi yok etti bu alevler ama küller yok ortada.
Bu yüzden ne küllerimden doğmaya ne de yeni bir ateş yakmaya gücüm yok.
Üzgünüm.
Bizim ateşimiz çoktan bitti.
birbirini kandırmaya çalışan iki kalpazan gibi karşılıklı oturmuşuz seninle.
lanet olsun ne sen bana inanıyorsun ne ben sana.
birimiz kırsa duvarları , dünyayı dolaşacağız senle.
ama ikimizde ayrılık vaktine kadar güzel zaman geçiriyoruz sadece.
ama bir daha gelsen bir daha aynısını yaparım . hiç pişman değilim , hiç pişmanlık duymadım bugüne kadar.
geçirdiğimiz vakitler için çok teşekkürler.
sevmiyorsan boş yere işgal edip oyalamayacaksın kalbimi.
senin yerine başkasını seveceğim demiyorum/diyemem.
kalıp yanımda emek veremeyeceksen sevgiye,
ihtiyacım yok tek başıma kaldığım şu dünyada kendimden başka bir ceset daha sahiplenmeye!
parçalayarak gitmelisin gideceksen artık.
ikiye, sonra dörde böl beni...