Kendimi güçsüz ve aciz hissetiğimde okumam için yazdiğım yazıdır:
Sen çok güçlüsün ve kimseye ihtiyacın yok, birine sığınmak zorunda değilsin ve yanında birinin olmasınada gerek yok. Yalnız da kalabilirsin. Güzelsin, ama zaten güzel olmak zorunda da değilsin. Kimse için değişmek zorunda degilsin. Sen, sensin başka hiçbir şey degil.
Sürekli sevdiklerin tarafından kırılıyosun, ama yine de ufacık şeyde yelkenleri hemen suya indiriyosun. Lan mal, bu kadar mal olcak ne vardı? Bu kadar iyi olcak ne vardı? Sürekli başkalarını düşünmek zorunda mıydın? Güvenilir oldun da ne oldu? Arkadaşların bokunu çıkardı, o kız kanka ayağı yaptı. Yaşadığı onca şeyden sonra üzülmesin diye arkadaş kaldın ama bu sefer sen üzüldün. Ee? Ne kazandın babacım? Ne geçti eline? Havanı aldın anca.
Dertli ve sıkıntılı gibi hissettiğini düşünüyorsun. Ciddi bir sıkıntın yok. Aslında mutlusun ama üzülmek için kendine yer arıyorsun. Hadi ama dürüst ol, itiraf et bunu.
bazen erkeği değil erkeğin egosunu, zekasını, acılarını seviyorsun.hiç masumca değil, hatta, sonunda kendine vereceğin zararı bile bile mazoşistçe.belkide severek kendine zarar vermeyi istiyorsun aslında.hayatın matematiği konusunda yanılıyor olabilirsin.biraz zamana ihtiyacımız var sanki ne dersin.
Bir başkasının sesi olsam; sadece arada kalsam, fıkirler ve dudaklar arasında gidip gelsem de kaybolsam,yitsem. Bu kadar yok olmak isterken de bu kadar korkmasam,bir başkasını düşünmeden yaşamayı başarabilsem de karanlıktan korkmasam.