iftardan sonra balkona sigara icmeye ciktiginda insanlarin gulusleri, nese dolu muhabbetkeri hala aklindan cikmiyor. Neden? Cunku sizin ev cenaze evi gibi sessiz cigliklarla dolu... Ah be ben..! Bunlari dusunup her seferinde bosluga dusmekten kurtulamayacaksin dimi?
Ayrica ufak bi hatirlatma:
hayatin eskisi gibi sarpa sarmaya basladi coktan bunu unutma!!
Her şey yolunda. Sağlıklısın, mutlusun, ailen yanında, dostların var seni çok seven, paran var, geleceğinle ilgili planlar tıkır tıkır işliyor. Bu kadar olumlu şeyin arasında neden gidip seni mutsuz eden insanlarla konuşuyorsun, neden çekiyorsun kendine böyle insanları? Bir daha yaparsan kafanı kırarım senin, salak.
asla var olmayacağını bildiğin bir şeyi hayal etmek yoruyor seni. vazgeç artık... biliyorum. kendi gerçeklerini pek sevmiyorsun. barışman kolay değil bununla. ama bir yerden başlamak lazım. sadece durup zamanın geçmesini, her şeyin yoluna girmesini beklemekle olmuyor. beklemekle değişen hiçbir şey yok zihnin tarihinden başka. ha bir de, nefes almayı unutma!
Bu hikaye bu akşam bitecek büyük ihtimalle. Ama iyi bir insansın sevgilim sen de kendi özünde. Bu olmak zorunda artık, inkar etmek anlamsız. ikimiz de yaşayacağız öyle ya da böyle .
ara sıra da olsa bırak oğlum artık şu kadını düşünmeyi. kim bilir hangi senin gibi bir salağa ''seni seviyorum'' diyordur. sen seni seven kadına tutunmaya çalış. tamam biliyorum zor onun gibi olması ama öyle olunca neler olduğunu da gördün.
hem sevseydi gider miydi? sevince gidebilir mi insan? saçmalık!
+ naber lan? boş boş oturmaya devam mı keko. ee sen nasılsın anlat bakalım.
- iyiyim ya nasıl olayım işte gördüğün gibi. senden ne haber?
+iyilik güzellik be kardeşim. annemi gördün mü?
...
O kırılacak sus. Bu üzülecek sus. Herşeyi içine at. Sanki insan değil elektrik süpürgesisin.
ne oldu, sen kendini çok kişi için feda ettin de onlardan hangisi seni düşündü?
kıyafet mağazasının deneme kabininde ki aynada yüzüme baktım. havasız, küçücük bok gibi kabinde altı üstü gömlek oldu mu olmadı mı ona bakacakken bir an gözlerim yüzüme takıldı. tipsiz suratım aldığım kiloların etkisiyle iyice yuvarlaklaşmış. yüzümde sakallar bıyıklar var. bıkkın bi ifade var suratımda. böyle mi bakar hayatının baharında bir insan. böyle mi görünür dıştan. kabinde bunları düşündüm. yıllardır görmediğim birini görmüş gibi şaşırdım. kendime baktım. küfür ettim kendime. sonra yine bıraktım bu düşünceleri. aynaya sırtımı döndüm. bakmıyorum aynalara. sevdiğim sevmediğim herkesin yüzünü aklımda tutuyorken kendi yüzüme yabancıyım. kendi yüzümün robot resmini çizdirebilir miydim ? belki karakterimi, huylarımı da bilmiyorum. kendimi tanımıyorum belki. daha iyi görmek için gözlük takıp gözlüğü görmemek gibi yaşadığım çevremi anlamlandırmakta kullandığım bu bedeni, kişiliğimi anlamlandıramıyorum. sevdiğinle ortak yönlerini anlat deseydi birisi ne söyleyebilirdim ki onunla ilgili bilgilerimden fikirlerimden başka. kendimle ilgili ne söyleyebilirdim.
kimsenin muhattabını önemsediği şu dünyada kendini bir kenara bırakmak, günlük yaşantının telaşına bırakmak dümeni en kolayı belki. yelkenleri salıp gerisini rüzgara bırakmak, beynini uyuşturmak en güzeli belkide.
Hiç bir zaman kalıplara sığamazsın. Bağnaz düşünceler sana göre değildir. Hep uçarı kaçarısın, insanlar da hep bundan yakınır. içinde başına çok sorun açan asi bir ruh var. Ama bilirim duyguların da çok derindir. Hüznün en derinini sen yaşarsın, aşkın en derininde de hep sen can verirsin. içindeki melankoli hiç bitmez. Oysa tek dilekti mutluluk. Mutlu olamadık. Demek ki, birinin ahını aldık ya da birini mutsuz ettik. Bu yüzden bu acılar. Bitmez tükenmez yalnızlıklar bu yüzden. Sahi ya, senin kendine faydan var mı? Niye onu suçluyorsun, o haklı, senin kendine faydan var mı da başkasına olacak? Bu devirde böyle. Kime ne kadar faydalı olursan o derecede değer görüyorsun. Bunu nasıl bilmezsin. Aptal.
Kendi kendine üzülmekten bıkmadın mı? Sadece sen üzülüyorsun. Gör artık.
Peki ya yanında olmayanları özlemekten zevk mi alıyorsun?
Hala mi yorulmadın kaybedeceğin şeylere değer vermekten?
Neden yalnız olduğunu sorgulama artık. Olmayacak şeyleri istediğin için yalnızsın.
Gelecekten de bir şey bekleme, umut etme. 10 yıl sonra yan odandan o hep istediğin minik bebeğinin sesini duymayacaksin, ya da kabus görünce seni sakinleştiren bir el olmayacak yanında. Saatlerce hastanede kalacaksın, eve gidip yalnızlığınla yüzleşmemek için daha da fazla çalışacaksın. O kimseyi beğenmeyen kibrin daha da artacak. Kıskanacaksın herkesi. Suratsız sert bir kadın olacaksın. Korkma, yine bir iki tane dostun olur. Her zaman böyleydin.
merak ediyorum hala gurur duyuyor olacak mısın az arkadaşın olduğu için? Kendini izole edip herkesten saklamanın pişmanlığını o zamanlar duyacak mısın?
boşa yaşıyorsun. Umarım ileride doktor olunca işe yararsın. işe yara, yaşarsa mutlu olacak insanların hayatını kurtarmayı dene mesela. Onların minnetini kazanmayı dene...bilmiyorum iyi biri ol işte.
Bugün mü?
Bugün yine hayal kırıklığına uyandın.
senin adına üzülüyorum.
tarih bile bu kadar tekrar etmedi kendini. Hahaha.
her neyse, rahat bırak onu da. Kurtardı kendini senden. Zaten biraz daha kalsa aşık olurdun belki. Tuhaf biriydi ama, hakkın var. Görkemine kapılıp sadece mutsuz olurdun. Üzül, üzül ki unutabilesin.
Ama çok ağlama.
Her neyse, sıkıntılı bir karakterin var.
olmuyor galiba. Kasma artık, sorun sende.
Ha bir de, siktir git artık şu Sözlükten.
yeterince geri geldin.
zira hayatına az biraz dokunduğun insanları bile mutsuz ediyorsun.