bugün
- anın görüntüsü13
- gideon reid morgan jj37
- hakemlerle şampiyon olmak8
- sözlük erkeklerinin fotoları başlığına bakan erkek8
- yazarlardan akıl almak18
- jose mourinho28
- fenerbahçe9
- islamcıların saç ile alıp veremediği nedir11
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması9
- siradansiradisibiri8
- kuresele yavsayan gotler tam liste24
- sözlük erkeklerinin fotoğraf atmaması18
- meral akşener11
- küresel ısınmanın erkek kökünü kurutacak olması11
- rte türkiyenin geleceğinin garantisidir16
- galatasaray'ın ünlü bir hakemle anlaşması15
- türk kızlarının türk erkeklerinden nefret etmesi8
- yeşil pasaportlu koca arayan hanım abla13
- 4 israilli rehine için 274 filistinli ölmesi10
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı10
- beyler moralim bozuk yardımcı olur musunuz9
- türbanlı bacımızın milletin ortasında öpüşmesi22
- bizi tanrı değil bilim kurtaracak23
- aydinoglu bombala22
- bik bik kiraz yerken siz fakirler ne yapıyorsunuz15
- erkeklerin çoğunun yalnız olması11
- bir kızın sizi sevip sevmediğini anlama yöntemleri9
- tebliğcilerin insanların giyimine karışması15
- üstteki yazar sevdiği ve sevmediği iki şey11
- allah'ı seven insan9
- vatanınızın kıymetini bilen diyen gurbetçi16
- ramazanda anne sütü içmeyen oruçlu bebek12
- atatürk'ün yabancılarla evliliği desteklememesi14
- tehlike içermeyen köpeği götüreni durdurmak15
- ellerim bos gonlum hos10
- ağzı göt gibi kokan erkek8
- 3 çarpı 3 çarpı 38
- lise mezuniyet törenleri11
- hapistekiler birbirine mi basıyor sorunsalı8
- sözlük bir tımarhane olsa doktoru kim olurdu12
- sokak köpekleri11
- magnum un 2 tl olduğu yıllar10
- erkekleri aşağılayan kadın9
- ali koç12
- sözlükten hatun kaldırmak24
- amerikan film klişeleri9
- magicovento14
- kuduz karantinası olan bölgeden 35 köpek almak13
- çağırılan yere gitmemek için bulunan bahaneler17
- en sevmediğiniz sözlük yazarları16
Nevzat Çelik'in 2005 yılında epsilon kitapevi tarafından yayımlanmış ilk roman denemesi;
kendim henüz okumaya fırsat bulamasam da okuyan bazı kişilerin kitap hakkındaki değerli yorumları aşağıda:
1
Hakan...Selin...Deniz...Cem birde Kedicik...
Bu kadar güzel bir kitap beklemiyordum açıkcası. Kitabın sonların doğru kafanda sürekli farklı düşünceler dolaşmaya başlıyor. Korkular başlıyor. Umarım şu an düşündüğüm olmaz diyorsun. Ama o yöne doğru gidiyor kitap... Sonra korktuğun oluyor ve dayanamayıp hıçkıra hıçkıra ağlıyorsun. Evet kitabı okurken bunları hissettim ve kitabın sonunda o kadar çok ağladım ki... Beni ağlatabilen Vedat Türkali'nin kitaplarının dışındaki tek kitaptı.
Hakan ile Selin arasındaki aşkın hikayesi bu. Sıradışı bir yaşam.
2
harika bir kitap ama yaaaaaa.beni alıp uzaklara götürdü.bir gecede hiç sıkılmadan ki normalde uykum gelir kitap okurken bayılarak ve zevkle okudum.ama sonlarına yakın çok kötü ağladım.sonunun böle bitmesini hiç mi hiç hazmedemedim o yüzden çok üzüldüm sonu böle bitmemeliydi.daha deniz'in ve selin'in hakanın ewine geldiğinde neler yaşadığını da bilmek hakkımız olduğunu düşünüyorum...
3
bir kitabın ulaşabileceği en son etkileyicilik noktası budur. yani roman diye bu kıtaba, pardon! bağışlanmış hüzün'e denir!
4
kitabın bir şair tarafından yazılmış olması -ki şiirleri ödüller almış bir şair için oldukça zor alınacak bir risk- okuyucunun usta bir yazar kalemi aramayan hafifletici bir önyargıyla yaklaşmasını ve iyi değerlendirilmesini sağlıyor..gibi duruyor..oysa kitap gerçekten katı süzgeçlerden geçirilerek okunduğunda ise gerçektende muhteşem bbir uslup ve olağanüstü bir kurgunun, bir aşk romanına bukadar iyi yerleştirilebileceği görülüyor..tabi ilk seferinde sadece bir aşk romanı gibi duruyorsa da kitabı okuyanların arasındaki görüş alış verişleri gösteriyorki toplumun sosyoekonomik yapısı ve farklı kültürel değerler yaşama dair yeni felsefeler sunuyor..ve topluma karşı kendini mümkün olduğunca soyutlayabilen birinin bile en özelini, canından daha kıymetlisini elinden alınışını engelleyememesini apaçık gösteriyor..hayatın bir ucuna aşkı, diğer ucuna ise yaşam mücadelesini tutuşturabilmiş harika bir roman..okuyanların kitabın sonuna doğru yapacakları ilk tahminlerinden farklı sonlar hazırlamaya çalışacakları ve sonunda ilk tasarladıklarını sanki hiç düşünmemiş gibi şaşırarak okuyacakları bir son...
kitapla ilgili okuduğum röportajlar için bkz:
http://yeniedebiyat.blogcu.com/149934/
http://arsiv.sabah.com.tr.../gny101-20050424-200.html
kendim henüz okumaya fırsat bulamasam da okuyan bazı kişilerin kitap hakkındaki değerli yorumları aşağıda:
1
Hakan...Selin...Deniz...Cem birde Kedicik...
Bu kadar güzel bir kitap beklemiyordum açıkcası. Kitabın sonların doğru kafanda sürekli farklı düşünceler dolaşmaya başlıyor. Korkular başlıyor. Umarım şu an düşündüğüm olmaz diyorsun. Ama o yöne doğru gidiyor kitap... Sonra korktuğun oluyor ve dayanamayıp hıçkıra hıçkıra ağlıyorsun. Evet kitabı okurken bunları hissettim ve kitabın sonunda o kadar çok ağladım ki... Beni ağlatabilen Vedat Türkali'nin kitaplarının dışındaki tek kitaptı.
Hakan ile Selin arasındaki aşkın hikayesi bu. Sıradışı bir yaşam.
2
harika bir kitap ama yaaaaaa.beni alıp uzaklara götürdü.bir gecede hiç sıkılmadan ki normalde uykum gelir kitap okurken bayılarak ve zevkle okudum.ama sonlarına yakın çok kötü ağladım.sonunun böle bitmesini hiç mi hiç hazmedemedim o yüzden çok üzüldüm sonu böle bitmemeliydi.daha deniz'in ve selin'in hakanın ewine geldiğinde neler yaşadığını da bilmek hakkımız olduğunu düşünüyorum...
3
bir kitabın ulaşabileceği en son etkileyicilik noktası budur. yani roman diye bu kıtaba, pardon! bağışlanmış hüzün'e denir!
4
kitabın bir şair tarafından yazılmış olması -ki şiirleri ödüller almış bir şair için oldukça zor alınacak bir risk- okuyucunun usta bir yazar kalemi aramayan hafifletici bir önyargıyla yaklaşmasını ve iyi değerlendirilmesini sağlıyor..gibi duruyor..oysa kitap gerçekten katı süzgeçlerden geçirilerek okunduğunda ise gerçektende muhteşem bbir uslup ve olağanüstü bir kurgunun, bir aşk romanına bukadar iyi yerleştirilebileceği görülüyor..tabi ilk seferinde sadece bir aşk romanı gibi duruyorsa da kitabı okuyanların arasındaki görüş alış verişleri gösteriyorki toplumun sosyoekonomik yapısı ve farklı kültürel değerler yaşama dair yeni felsefeler sunuyor..ve topluma karşı kendini mümkün olduğunca soyutlayabilen birinin bile en özelini, canından daha kıymetlisini elinden alınışını engelleyememesini apaçık gösteriyor..hayatın bir ucuna aşkı, diğer ucuna ise yaşam mücadelesini tutuşturabilmiş harika bir roman..okuyanların kitabın sonuna doğru yapacakları ilk tahminlerinden farklı sonlar hazırlamaya çalışacakları ve sonunda ilk tasarladıklarını sanki hiç düşünmemiş gibi şaşırarak okuyacakları bir son...
kitapla ilgili okuduğum röportajlar için bkz:
http://yeniedebiyat.blogcu.com/149934/
http://arsiv.sabah.com.tr.../gny101-20050424-200.html
193-194-195-199-200-201-206-207. sayfalarının boş olduğunu görüp epsilon yayınlarına bayağı küfrettiğim kitap. tam buraya kadar gelmişken oturup harıl harıl bu sayfaları armaya koyuldum.
güncel Önemli Başlıklar