Bugün pikniğe gideceğimiz için geceden dondurucuya gazoz koymuş. Heyt akıllım benim ya. Biz yapsak demediğini bırakmaz. Sanıyor ki pikniğe gidene kadar donu çözülür, soğuk ve asitli şekilde içeriz... aaaah ah.
işler kötüyken kederden içmesi, işler iyiyken keyiften içmesi. Alkolle sigaraya ayda bana verdiği paradan birkaç kat fazla para vermesi, ve benim çok para harcadığını düşünmesi.
Babam akıl hastasıdır ama zararsızdır. Her huyu gariptir. Aldiği ilaçlar nedeniyle de sürekli uyur çalışmadığı günlerde. Allah başımızdan eksik etmesin. digiturk' un bile içindeki çipi sökmüş bir gün izleniyor olabiliriz diye. Şimdi pek bir şey yapmıyor.
konuşma dediği arkadaşlarımla konuşunca tokatlaması ama mahallede çocuklarla savaş yaparken kasabın koca vitrin camını taşla indirdiğimde hiç bişey dememesi. cam parasını tıkır tıkır ödemesi.
lan bak şimdi aklıma geldi. beni kim gammazladı ki?
aşşa mahallenin çocuklarıyla savaşa tutuşmuşuz. çoğu beni tanımaz. aramızda 40-50 metre mesafe var. iş büyümüş. taş atmaya gelmiş.
almışım yerden bi taş. bi savurmuşum. anam o nası bi motivasyon, nası bi güçse artık, taş sanki elimden tüy gibi havalandı. havada resmen süzüldü, uçtu kasabın koca camını anında tuzla buz etti.
tabi ben topuk. olayın heyecanı geçince naapcam lan ben şimdi diyip kaçtım. evin çatısına saklandım. dur dur dur akşam karanlığı basmak üzere. indim aşağı. pederin dükkana gittim.
naaptın sen dedi. dedim kasabın camını kırdım. neyse dediğim gibi bişey demedi. parayı da ödemiş.
şimdi, beni aşşa mahallenin çocukları tanımadığına göre kim gammazladı. büyük ihtimal arkadaşlar. kendilerini kurtarmak için beni ele verdilerse demek. neyse sokak hayatında böyle şeyler normal.
en ufak şeylerde bile pintilik edip kendisi yapar veya ucuzuna kaçar, sonra bir bakarsın işe yaramaz devre mülk almış, hemde iki tane. onun yerine arabayı değiştireydin bari.
Etli Patates yemeği yapması. Annem bir yere gitsin babam anında patates yemeği yapar.
Şu yaşıma kadar tadına asla bakmadım, ölünceye kadar da bakmayı düşünmüyorum.
"Be adam, patatesler yağdan görünmüyor" diyorum.
"senin için yağlı yapıyorum, ye de biraz kilo al" diyor. "BaBa ben yağlı yemek yemem bilmiyor musun?" diyorum.
"Bir kez tadına baksan hep istersin, babaaa bana patates yemeği yap diye yalvarırsın" Dedi ya. Canım babam. Hayallerde nasıl da güzel yaşıyor.
Telefonu şarja takmadan evvel şarjın iyice bitmesi için bütün zil seslerini döndüre döndüre çaldırmak. O zamanlar akıllı telefon, playlistler falan yoktu tabi.
Yolda bir neoplan gördüğünde arabayla yanına doğru yaklaşarak camını aralayıp motor sesini dinlemek. Kendisi izin günlerinde boş duramadığını gerekçe göstererek otobüs alıp şoförlük yapmıştı.
bak şimdi büyük çocuk olursan kardeşlerinle ilgilenmeni, gerekerise maddi manevi destek olman beklenir. küçük olursan, büyük kardeşlerine saygılı, işte alttan alan beklenir di mi?
gayet güzel.
yav buba, ortancayım. ortanca. niye hep benden fedakarlık bekliyordun, küçük kardeşlerime de , büyük kardeşlerime de.
la küçüklükten beri, tükkanda çalışmak bende. buba abimler de dursun tükkanda, sus onlar okula gidiyor, e biz kaveye mi gidiyoduk, bende okula gidiyodum.
büyüdük, abin ev iş yapacak, sende vardır. biraz destek ol, kardeşin ev alacak yardım et.
yani, adam bana gıcıktı beyler. falla bak.
allah rahmet eylesin.
gene de aldığımdan çok verdiğimi düşünmüyorum. varsa, zekam, param, aklım, dürüstlüğüm kendisinden kaynaklıdır.
Bu aralar sürekli dişleriyle fıytt cıkk minvalinde sesler çıkarıyor, henüz nasıl bu sesten gerçekten nefffret ettiğimi söyleyeceğimi çözebilmiş değilim.
