çok doğrudur. yazar çok doğru konuşmuş. harfiyen haklıdır. yalnız işte federal sistem muhabbeti biraz tehlikeli gibi. ayrıca ben türk tipi başkanlık diye birşeye gerek duymuyorum. abd deki gibi cumhuriyet senatosu + millet meclisi diye 2 oluşum yapabiliriz. tabi senato için federalizme gerek yoktur. her şehirden 2 üye gönderilse bile olur.
ayrıca başkanlık sisteminde, meclis üyeleri 2 senede bir yenilenir. yanlış hatırlamıyorsam, senato üyeleri 2 senede bir yenileniyordu. 3 de olabilir emin olamadım. almanya ile karıştırıyor olabilirim.
demem o ki üyelerin değişimi ve aktifliği, 5 yıl vekillik yapıp her ay 25 bini cukka yapıp prestij ve bedava yaşam + makam mevki sahibi olup bi de sonra emekli sayılmayı da kaldırır. çünkü 2 yılda bir meclisin 1/3 ü değişir.
--spoiler--
Başkanlık sisteminde bakanlar başkan tarafından atanırlar ve ona karşı sorumludurlar, meclisle hiçbir bağlantıları yoktur. Bu sistemde öyle gensoru, hükümet düşürme falan gibi kavramlar da yoktur. Hükümet mecliste "düşürülebilemez", çünkü meclis hükümetin işine karışamaz.
--spoiler--
--spoiler--
Ayrıca bu sistemde, yüzde 1 bile oy toplayamayan bir parti dahi herhangi bir dar bölgede kazanıp meclise sembolik de olsa mebus sokabilir...
--spoiler--
Yani;
Kurulan hükümet (ki bu hükümetin Erdoğan hükümeti olacağı besbelli) istediği gibi ülkeyi yönetecek, seçilen milletvekilleri de seyredecek. Yemişim seçimi.. Bir tane milletvekili seçilir diye örneğini verdiği TKP (veya çok küçük bir grubun oy verdiği diğer küçük partiler) meclise girse ne olacak. Zaten hükümete karşı herhangi bir şansları yok. Sanki öyle bir lanse edilmiş ki süper demokrasi olacağız.
--spoiler--
Bütün bakanlar bir çırpıda değiştirilse bile başkan kıpırdamaz. Onu "devirmek" diye bir kavram düşünülemez
--spoiler--
Yani Başkanlık eşittir padişahlık..
17 Aralık sabahı gibi sabahı düşünün. Hani herkesi telefonla aramıştı ya.. Heh.. işte başkanlık olursa aramasına gerek kalmadan, sabah uykusuna mışıl mışıl devam edecek.
başkanlığa padişahlık diyen 'sözcü' kafalıları gözler önüne sermiş yazıdır. ulan başkan padişah değil aksine köledir.
bakın geri zekalılar şöyle anlatayım.
öncelikle bir kanun tasarısı var demi. bunu önce temsilciler meclisi oyluyor. mecliste yeterli çoğunluk alındıktan sonra bu kanun senatoya gelecek. senato ise her eyaletin eşit (2) üye gönderdiği meclistir. bu senato da aynı şekilde 3/5 ya da 2/3 gibi duruma göre değişen çoğunluktaki kanunları kabul edecek. kısacası 2 farklı meclis kabul edecek ve ondan sonra başkanın önüne gelecek.
bu ne meşruti monarşidir ne de anayasal monarşi. başkanlık sisteminde başkan tam bir köledir. meclise bir kanun önerisinde bulunamaz. kabine de bunu yapamaz. speaker denen meclis başkanı, bir araya gelip imza toplayan vekiller ve komisyonların karar verdiği kanunlar konuşulur. bunlar 2 meclisten geçince başkan kabul ya da red seçeneğini kullanır.
ve burada en önemli konu şudur. sert güçler ayrılığı vardır. bu da demek oluyor ki kimse kimseye kesin şekilde karışamıyor. meclis başkanı deviremez, başkan meclisi feshedemez, yargıya da kimse karışamaz. ayrıca başkan istifa etse ya da ölse bile görev süresi sonuna kadar başta yardımcısı kalır. bu da istikrardır.
son olarak başkanlık sisteminin en can alıcı noktası şudur. başkan ve meclisler (özellikle senato) arasında sürekli bir pazarlık vardır. verilen tavizler, başkanı ve meclisleri memnun etmelidir. yani geçen senelerde bir sorun olmuştu hatırlayın. başkan sağlık alanında bir ödemeyi onaylatmak istiyordu, temsilciler meclisi ise izin vermiyordu. ardından memurlara 2 ay maaş verilmedi ve bir anda abd'de isyan baş gösterdi. bu durumda meclis bir yerde 'sike sike' onayladı. ya da başka durumlarda, başkan vaadde bulunur, meclis kısmen kabul eder ya da düzeltme yapar.
bunun gibi bir pazarlık vardır. bu şekilde aslında büyük kesimin dediği olur. yani herkesi memnun etmeye çalışırlar.
şimdi bu padişahlık mı ? asıl padişah, fransa cumhurbaşkanıdır. yani yarı-başkanlık sistemidir. ve yarı başkanlığa fransa'da yarı-krallık denir. ve bilin bakalım türkiye'nin 2014 ağustosu ile devlet yönetim şekli nedir ? evet bildiniz. şuan yarı-başkanlık sistemindeyiz. yani yarı-krallık.