bugün

birbirini tamamlayan en güzel iki duygudur.
karşılıklı kavramlarmış gibi dursa da aslında komşu olan, her an birinden birine geçişin olabileceği iki duygu.

âşık olduğu şahsın yaptığı nazlara, gıcıklıklara, triplere...vs. sabrı kalmayan kişinin, aşkını nefrete dönüştürmesi, görülen/yaşanan bir durumdur.
en kötüsüdür. en zor anında bilerek ve isteyerek üzerine gelir. yanında olması gerekirken karşında durur. önce suratına telefonu kapar sonra da siz ağlarken hiçbirşey olmamış nasıl gidiyor der.

sinirden siz dişlerinizi sıkar, hıçkırıklarınızı susturmaya çalışırken, tüm uykusuz gecelerin yorgunluğu anında baş ağrısına döner.
aşık olduğum insan mı bu dersiniz. ne aşktır o anda hissedilen ne de nefret. derin derin nefes alıp kendinizi sakinleştiremediğinizde ve başaramadığınız işe cabası eklenince boşluğa bırakmak istersiniz kendinizi o da olmaz.

bir insan bu kadar beceriksiz olur mu dersiniz kendinize. hiçbir işi tam yapamaz mı dersiniz.

sonrası derin boşluk... hayata amatör takılmanın diyeti boşluktur. koca bir boşluk..
esra ceyhan tadındaki insanların saçma sapan hikayelerinde yolda karşılaşan iki arkadaştır bunlar. aşk ve nefret yolda karşılaşır, dostluk nefreti yoldan çıkarır, bu durumu fırsat bilen aşk, ihanetle el ele kırlara koşar, kırlarda kaybolur; korku, kırlarda aşkla ihaneti ararken dağlarda gezer... falan filan...
boyle birsey ask midir bilinmez ama bir nefrette ask kadar guclu bir duygudur.her ikiside içine isler insanin,nefrette surekli nefret edileni dusunmektir askta oyle.nefret eden kisiler surekli akillarinda olan bu insani benimserler surekli onlari dusunur olabilir bu yuzden "asik "olduklarini sanabilirler inkar etselerde. sade bir sanridir.yoksa var midir boyle bir duygu yahu?
Aşk, nefrete en yakın duygudur.
Bu yüzden derler büyük kavgalar aşk başlangıcıdır.
Ve yine bu yüzden derler her aşk ardında bir düşman bırakır.
Her iki duyguda, insanı yer bitirir, yaşlandırır.
bir insandan nefret etmeye başlarsınız
daha sonra heryerde karşınıza çıkar lanet edersiniz
sonra onu görmemeye başlarsınız ama bir bakmışsınız gözleriniz onu arıyo ve sürekli düşünmeye başlıyosunuz
vee en sonunda anlamadan aşık olursunuz hiç karşılaşmamaya başlarsınız özlersiniz.
sanırım o çizgiyi korumak gerekiyor en büyük aşklar nefretle başlar sözü o kadar doğruymuşki.
birbirlerine çok zıt görünse de birbirine en yakın duygudur aşk ve nefret. ikisi de yaşanması en zor duygulardır, ikisi de her insana duyulmayan duygulardır, ikisi de o insanı düşündürür, ikisi de rüyalarına girer, ikisi de plan kurdurur, ikisi de duyguların en uç noktasıdır, ikisi de gizlenmesi zor duygulardır. aralarındaki tek fark ise insanı insan yapan o ince çizgidir. o ince çizgi yoksa arada ne aşık olabilir ne de nefret edebilir insan, ikisinin arasında tıkılıp kalır sadece.
kıçınızı yerden yükseltip, tuhaf bir şekilde her şeyi yapma gücü veren ekstrem noktalardaki duygulardır. nasıl ki insan aşk uğruna her şeyi yaparsa, nefret için de gözünü karartır; her şeyi yapar. ikisini de haykırmanıza gerek yoktur. zaten lafta kalamayacak kadar büyük ve gözlerinizden okunan en belirgin duygulardır. düşündükçe çarpıntı yapar, elinizi yumruk yapar; neyse kırılmasın diye duvara indirmezsiniz. lakin aynı insana duyulmaz bu hisler. ya da aynı anda aynı insana duyulmaz. zamanla değişir. zira bir insan tüm hayatı boyunca tek bir duyguya hapsolmaz.
ne zaman birine aşık olsanız, başkasından da aynı hızda nefret edersiniz. sonucu olumlu ya da olumsuz, yaptığınız işlerde ve o iş aşamanızdaki ruh halinizde mutlak denge vardır.
aşk, canana duyulan sevgi üstünüdür. Nefret ise, karşılık alamadığında duyduğun histir.

ikisi birbirinin kumasıdır. sizi elde etmek için bir o girer yatağınıza, bir diğeri.
aşk en güzel duygudur. nefret ise bu güzel duygunun en çirkinleşmiş halidir.
birine karşı hissedilen en olumlu duygu aşk; en olumsuz duygu ise nefrettir.
iki kardeş. aşkın karşıtı nefret sanılır ama aşkın karşıtı umursamamaktır. nefret, aşırı ilginin bir başka çeşididir.
bir elmanın iki yarısı gibidir.
iki gelip geçici duygudur. aşkta nefrette bir gün elbet bitip unutulacaktır. aslolan sevgidir.
aynı kucakta uzun süre dans ederlerse tutkuya sebep olabilir.
" dinle oğul! biz erkekleri erkek yapan, iki şey vardır bu dünyada. birincisi bir kadının aşkı, diğeri bir erkeğin nefret. bunlardan sadece birincisini tadan çok yumuşak, sadece ikincisini tadan çok sert olur. erkeğin kıvamına gelebilmesi için iki duyguyu da yaşaması gerekir"
iskender- elif şafak.
Birinin olduğu yerde diğeri mutlaka vardır. Kurtulduğum ikilem.
aşkın acısı ve kuyruk acısı.
Nedensiz kimseden nefret etmedim, ama bir neden yokken sevebildim. Çünkü aşkın nedeni yoktur;aşk varoluşsal,nefret medeniyetsel bir sorundur.
çok yakın iki duygudur. büyük aşklar nefretten dogar derler olabilirdir. aynı şekilde hayatınızın aşkından nefret de edebilirsiniz... ufacık bir çizgi vardır aralarında. çogu zaman farkı fark edemezsiniz. ikisi de zirvede yaşanılan duygulardır.
gerçekten aşk varsa nefret imkansızdır.
ikizdirler. ikiside bir o kadar cok benzerki ancak konuşarak anlarsiniz ikisini birbirinden ayirt etmek icin. duygu yuku benzesmeside denilebilir. nefretin aska, askin nefrete donusmesi an meselesidir. ikisinin ayni ayni anda yasanmasida olasidir. asik olup nefret duyan ayrilamayan cok insan var dunya uzerinde. iki hissinde ortak paydalari oldugu icin bunlar insanin basina geliyor.
Aşkın yanında nefretin yeri olmaz ancak aşkı nefrete dönüştüren durumlar vardır, insan psikolojisini önemli derecede olumsuz etkiler..
En çok benzeyen belki de iki duygu.
Uktelerle hırslarla dolu.
Dövsen rahatlar hırsını alırsın.