bahsedilen basit konuları emin olun aşmış ve yorumlara bakıp acımayla karışık bir tebessüme sahip kişidir. enerjisini halka; olmayan varlıkların dağıtabileceğini veyahut verebileceğini sandıkları adalet ve huzurun sadece ve sadece kendilerine bağlı olduğunu, başka dünyada değil bu dünyada olacağını anlatmaya, başka bir deyişle çürümüş mantıklarını yeniden canlandırmaya vermektedir.
şüpheleri olan kişidir. inanmadığı metafiziksel mefhumlara karşı değil, ateistliği ile ilgili şüphelere sahip kişidir.
şüphe düşüncenin ürünü ve sonucu olduğundan, ateistler de en iyi düşünebilen! oldukları konusunda iddialı olmaları hasebiyle işleri zor. inananlardan dogma ve tabuya olan uzaklıkları nedeniyle aydınlanarak ayrıldıklarını varsayan bu grup analitik düşünceden mülhem şüpheye düşmeye ortalama birinden daha meyyaldir. böylece, kendilerini diğerlerinden farklı kılan silahın namlusu yer yer kendilerine döner.
"inanmak ya da inanmamak; işte bütün mesele bu" deseymiş shakespeare, çok daha anlamlı olurmuş...kanaatimi ara ara kalkması icap edeceğinden şuraya çömeltip şüpheye dönüyorum. gelişimin ve değişimin nedeni olan şüphe, tekrar tekrar değişmek konusunda da epey mahirdir.
bu noktada en çetin şüphe: "ya varsa" olasılığıdır. kendisini diğer yaşayanlardan kendi ürettiği birtakım üstün niteliklerle ayıran insan, inanmak zorunluluğunu da bu noktada es geçemeyecektir. tespitlere, çıkarımlara rağmen, inanmamak gerekliliği konusundaki şüphenin yok olması için elzem olan sağaltma ihtiyacıdır şüpheyi doğuran.
işin aslı, inanmamaya yorulmuş bir kafa ile yorulmadan inanmaktan vazgeçmiş olanın farkılığında gizli. elbette kolayına kaçanla, meseleyi araştırarak aklını tanrılaştıranın arasında şüphe duyma farklılığı da bir başka gerçek.
işin kolayına kaçan kaleme alınmaya dahi değmezdi ya, neyse...
diğeri de zaten kendini tanrı kılmış, ama şüpheli tanrı olmaz; şüphelerinden sıyrıl kemale er, ya da aklını çıkar kurtul.
buradan bakınca inananın işi daha kolay gibi görünmekte. onun da işi ahiret yurdunda zor elbet, ama yine de diğerininki kadar değil.
doğaüstü bir otoriteyi reddeden kişidir. inançlı bir çok kişiye göre bu da bir inançtır. yani tanrının varolmadığına inanmaktır. ama nedense her inançlı kendi inancına saygı gösterirken inançsızın inançsızlığına saygı göstermez.
ne olursa olsun saygı duyulması gereken kişi. benimde bir ateist arkadaşım vardı evet. ama arkadaşım asla insanların inandığı dine küfür etmezdi. yani gidip ateistlere dinsizler, kitapsızlar diye sövmek saçmadır. belkide ilerleyen zamanlarda kendi içine yeniden doğar allah sevgisi bilinmez.
islamın bilinen * yüzünü
--spoiler--
buhari,
müslim,
ibn sadin,
ibn hisami
ve
tirmizi'nin bizzat kendi yazdıkları eserlerinden
--spoiler--
öğrenen lakin biat etmeyen kişi. e madem inanmayacaktın, bilgiyi oradan aldın da ne oldu? kafana mı yatmadı?
ya varsa? denilesi kişilerdir. tabiki saygı duyulması gerekilesilerdir lakin yanılma gibi bir durum sözkonusu ise onlar için geri dönüşün artık çok geç olacağıdır.
-abi yer yarıldı dağlar ikiye ayrıldı kıyamet kopuyor!
+sıs! konuşma pis yobaz!
-abi bırak dini yobazı deccal geldi yecüc mecüc millete kan kusturuyo yer gök birbirine girdi hala ne diyosun sen ya kaç!
+evrim teorisi! maymunlaaar! darwin!
-yuh artık isa geldi diyorum sana şeytanla kapışıyo az ötede. saatler kalmış mahşer gününe!?!
+büyük patlama! dinlerin insanları uyuşturucu etkisi! teslimiyet!!!
-allahım kısa devre yaptı bu son dakikalarımı seninlemi harcıyıcam lan herife bak!
+tamam lan şaka şaka. ne diyoduk? eşhedü enneeee
-geçti artık devam et sen maymunun sindirim sistemini konuşalım mesela...
Tanrının varlığıyla ilgili insan düşüncelerinde en olumsuz cevabı verebilendir. Aşağıda teizm-ateizm arası 7 ayrı olasılık verilmiştir.
1 - Koyu teistler. Tanrı'nın var olma olasılığı yüzde 100'dür. " Ben inanmam , bilirim! "
2 - Son derece yüksek olasılık ama tam yüzde yüz değildir. Fiili teistler(gerçekten teist olanlar). " Kesin olarak bilemem ama Tanrı'ya fazlasıyla inanırım ve onun burada olduğunu varsayarak hayatımı sürdürürüm. "
3 - Yüzde 50'den yüksek ama çok yüksek olmayanlar . Teknik açıdan agnostik ama teizm meyilli. " Son derece şüphe duyarım ama Tanrı'ya inanmaya meyilliyim. "
4 - Tam yüzde 50. Düpedüz tarafsız agnostik . " Tanrı'nın varlığı ya da var olmaması tam anlamıyla eşit olasılıktadır. "
5 - Yüzde 50'den düşük ama çok düşük değil. Teknik açıdan agnostik ama ateizm meyilli. " Tanrı'nın olup olmadığını bilemem ama inançsız olmaya meyilliyim. "
6 - Son derece düşük olasılık ama sıfır değil. Fiili Ateist. " Kesin olarak bilemem ancak Tanrı'nın epey olanak dışı olduğunu düşünürüm ve burada olmadığını varsayarak hayatımı sürdürürüm. "
7 - Koyu ateist. " Tanrı'nın olmadığını bilirim. " Tıp ki bir Tanrı'nın olduğunu bilirim " görüşü gibi.
gözlemlediğim kadarıyla çok okuyan, bilgili, görgülü insanlardan çıkan biridir ateist. tanrı kavramıyla aslında kafayı bozmuştur. bir ateist forumda " tanrının varolduğuna inanmamak " değildir, tam tersine " varolmadığına inanmak" tır, diye tanımlamışlar durumu. hayatın anlamını, evrenin gizemini düşünüp dururlar ve tahmin edilenden fazlası kuran-kerim okuduktan sonra bu kararı alırlar. bu anlamda kuran ı sadece evinin duvarında süs eşyası gibi tutan ve ömrü boyunca bu kutsal kitabı hiç okumayan ya da hiçbir kelimesini doğru düzgün anlamayan, sorgulamayan sığ bünyelerden çok daha fazla saygıyı hakederler.
hele ki allahın kuran-ı kerim de en fazla bahsettiği konulardan biri göz önüne alındığında :
eskiden yani çocukken falan bu kelimeyi duyunca irkilirdim. belki de liseye kadar hiç söyleyemedim de. neden bilmiyorum. korkuyordum herhalde. halen görünce irkilirim. çünkü başka hiç bi kavrama benzemiyor. ben hani süper inançlı bi insan değilim ama en azından karşıma tanrıyı alacak kadar da pervasız değilim. sayılarının bu kadar olduğunu da bilmiyordum önceleri. baktım ki yarı yarıya inançlılarla inançsızlar. hele bizim dışımızdakileri de inançsız sayarsak azınlıkta kalıyoruz be! ama neyseki genelde zararsız oluyorlar bu ateistler. en fazla gelip bir iki ukalalık yaparlar ama ben tanıdığım bir kaçında onu da görmedim. saygılılar da hani bize. biz derken inançlı bir kaç milyar insandan bahsediyorum tabii. ama biz de onlara biraz saygı gösterelim. önyargı ile yaklaşmayalım. belli ki çözemediği bir kaç sorusu var ya da yanlış cevapladığı bir kaç düşüncesi. ne olursa olsun, öteki olmasın. o da bizdendir. bir de bu nickle yazar var mı merak ettim şimdi.
(bkz: jack nicholson)
inançsız olarak nitelendirilemeyecekleri aşinadır. inançsız olunmaz, mutlaka bir şeye inanılır bu; kararsız kalındığında bile bir karar alınması gibi bir şeydir.
"aaa lannnn! tolkien tanrının gönderdiği kitapların 10 katı iyi yaradılış kurgusu yapmış olum." demiş ve öylece kala kalmıştır.
vay şeytan cennete girmiş ademi fişfiklemişte ademde gitmiş meyve yemişte, oy efendim tanrı diz çökün demişte falan gibi şeyleri fantastik bulan kişi olması da muhtemeldir.
"hiç birimiz yaşamıyoruz,aslında hepimiz ölüyoruz ve ölürken başladığımız yere dönüyoruz" diyendir.
ama yaşamdan korkmayandır.
ölümden en az korkandır.
eğer ''allah yoktur'' diye ortalıkta geziyorsa, ''kuran okuyun, kafirler'' diyen bir insandan farkı yoktur. aşırı uçlar birbirine çok yakındır, işin komiği iki tarafta kendini birbirine hiç benzetmez.
inşallah, maşallah, tanrım bana yardım et vs. gibi din kökenli kavramların kullanılması ateist insanın din allah vs. karşısında ne kadar aciz olduğunu göstermez; bunlar sadece kültürel kodlarımızda bulunan ve belirli imgeleme hitap eden kavramlardır. bu imgelemi canlandırmak için pekala bu sözcükler kullanılabilir. mesela eminim aramızda hem müslüman hem de şaman olan yoktur; oysa hepimiz bir değerin ya da bir maddenin korunması istemiyle, imgelemiyle ve belki de sadece alışkanlığıyla elimizi tahtaya vururuz. zira bu davranış bir şaman geleneğidir. korkmayın müslümanlıktan çıkarmaz zira bu da sadece kültürel kodlarımızdan biridir.
inançlı kişilerin bir inanç türü sandığı bir olgudur. ateizm bir inanç değil inanmama hatta dinlerle ilgilenmemedir. ateistler bir grup da değildir. yani tüm ateistler aynı olması gibi bir şey sözkonusu olamaz. bir dine inanlar aynıdır çünkü ortak bir yaptırımları vardır. ateistler sadece kendi vicdanlarınca hareket ederler.
sıkıntı çektiklerinde , içlerinde garip bir huzursuzluk hissettiklerinde ,gerçekleşmesini çok istedikleri bir olay karşısında kimden veya neden medet umduklarını düşündüğüm grup . *
evren denilen büyük sistem işlerken iyinin ve kötünün, inançlının ve inançsızın, dünyalının ve marslının bulunması gerekir çünkü evren dengede işler, ve o dengede zıt kutuplar bulunmalıdır.
Müderris suresi 31. ayetinden
"Allah dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir."
Fatır suresinin 8. ayeti:
"Şüphesiz Allah dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir"
Nahl Suresi 93. ayet:
"Allah dileseydi, sizi tek bir ümmet yapardı. Fakat O, dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. Yapmakta olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz."
Ra'd suresinin 27. ayeti:
inkar edenler diyorlar ki: "Ona (Muhammed'e) Rabbinden bir mucize indirilseydi ya! De ki: Şüphesiz Allah dilediğini saptırır, kendisine yöneleni de doğru yola eriştirir."
Görüldüğü gibi her yerde bir denge söz konusudur, iki kutuplu bir sistem evrende işlemektedir. Demek ki dünyada ateist de olmalı, satanist de, müslüman da.
En önemli olan ise insanları kusurlarıyla hoş görmektir.
iş bu entry ağır hakaret içerdiği gerekçesiyle silindiğinden tekrar düzenlenmiştir.
benim gözümde semai olmayan dinlerden birine inanlardan dahi daha kötü durumdadır. diğer dinlere inanlar bile, allah'a inanmasa da daha doğrusu onun inancında allah kavramı olmamasına rağmen, kendi kültürlerine/dinlerine uygun bir şeye tapınmaktadırlar.
dalga geçtiğimiz "aa ineğe tapıyor, maymuna tapıyor, kendi yaptığı heykele tapıyor" dediğimiz toplumlar bile dünyadaki nimetlerin kendiliğinden oluştuğunu düşünmezler. bu nedenle tanrılarına verdikleri olanaklar için teşekkürlerini sunarlar. kimi meyve sepeti verir kimi önünde secde eder. ama asıl amacı bellidir. kendisini ya da yararlandığı olanakları var eden yaratıcısına teşekkürlerini sunmaktır. müslüman namazıyla, hristiyan kilisesine giderek dua ederek, musevi sinagoguna giderek allah'a yalvarır.
ateistler ise herşeyin kendiliğinden olduğunu düşünürler. ilginç tabiki. ne kadar inanmasalarda allah onlara akıl fikir versin doğru yolu bulsunlar diyorum. illa müslüman olun demiyorum. tüm dünyanın birden olamayacağı gerçeğinin, tüm bunları yapan bir yaratıcının olduğu gerçeğini kavrayın o bile yeter.