Hiç abartmıyorum bir uzun dönem bir gün ip bağlamış zikine birde kalemle surat çizmiş ranza ranza dolaştırıyordu. Bak abi diye. Ya bi siktir git amuğa goduğum diye sövdüm.
bascavusun; sıcaktan kaçıp istirahat edelim diye getirttigi bankı kogusa alan üst devre bir 'arkadaş' orada sigara içerken yakalanır. herkesi içtimaya toplar, sigara içen arkadaşı kenara çekip kalan herkesi surundurmek suretiyle rezil eder bizi. üstüne komando dansı ördek yürüyüşü vsvs...
işin bok yanı yapan arkadaş oturup izledi olan bize oldu. tabii sonra o eleman soluğu revirde aldı, daha doğrusu alamadı; yirmi beş gün mamayla beslediler...
komutanın ota boka emir vermesi.
uzun dönem askerlerin ise devrecilik yapma hevesleri.
rütbeli yaptığım için ben iyiydim.
komuta kademesi daha berbat ama ben söyleyeyim dedim.
bahçe bakım görevi verildiği için her içtimadan sonra müsade isteyip ortadan kaybolan ve başka hiçbir işe el sürmeyen dalavereci elemanın baktığı bahçenin maksimum 10 m2 alana sahip olduğunu atışa giderken tesadüfen o bahçenin yanından geçip keşfetmek.
üst kademe bir subayın aniden ofise dalıp "bu senin!" diyerek tabancasını masanın üzerine güm diye koyması. meğer adam tuvalete yetişmeye çalışıyormuş, silahı ne edeceğini bilememiş.
çoklu kullanım için tasarlanmamış duş kabinleri. o pislik nedir öyle iğrenç mide bulandırıcı. duşların giderlerini mazgal ve kanal sistemi ile yapmak çok mu zor acaba üstelik bazı birliklerde çok güzel örnekleri varken.
yemekhane er lerinin akşam yemeği için salatayı hazırlarken salataya kattıkları sivri biberleri bıçak yerine ağızları ile koparıp tükürerek salataya katmaları. etleri terbiye etme yöntemleri, üzerinde zıplamak ve sigara söndürmekti.
kısacası 22 kilo verdim 4 ayda bu 2 görüntüyü görünce.
yemeğin içinden hamam böceği çıkması. ve bunu az bir yemek kala fark etmek. ve daha da vahimi sonraki yemeklerde bu olay sanki hiç yaşanmamış rahatlığıyla yemek yemeye devam etmek.
karargahta sivil memurların askere köpek gibi davranması.
komutancılık oynamayı çok seviyorlar.
allah o dur ki, bir gün birisi gelir elime düşer benim.
o zaman soyunacam direk,
"gel bakalım şimdi sik gücün yetiyorsa beceremessen ben senden bi ülke kadar piç çıkartırım "