arkadaşımın başına gelmiştir, kız biraz başka erkeklerle takılmış daha sonra yeniden birleşme teklifinde bulunmuş, askerde yalnızlıktan iyice duygusallaşan arkadaşım, bu teklifi kabul etme noktasına geldiyse de arkadaşlarının; "olum sen malmısın, beynini siktiğim, kız motor olmuş, siktiret" gibi tavsiyelerini dinleyerek teklifi reddetmiştir.
ilk önce askerdeki adam kendiyle başbaşa kalınca ne yapar nasıl zaman geçirir onu bilmek lazımdır. ha adam seninle ilgili ciddi duygular besliyorsa askerlik bittikten sonra seni göreceği ilk an, sana sarılacağı, öpeceği, anandan babandan isteyeceği, evleneceğiniz, çocuklarınızın olacağı, isimleri, işleri, onların çocukları dahil emeklilik ve ölümünüzü bile düşünür. o yüzden sevgiliyi askerdeyken terk etmek yapılabilecek en yaralayıcı şeydir. söylenecek herşey azdır.
ama eğer zaten sen adam için önemli değilsen sadece suyu açık bırakarak sesleri absorbe ederken seni düşünür. terk etsen de koymaz.
zaten sevmediği sevgilisini terk etmek için askere gitmesini bekleyen kızdır.
vardı böyle terk edilen bir arkadaşım. sevgilisi o askere gittiği gün konserin birinde bir çocukla sarhoş olmuştu. çocuk nasıl yıkılmıştı. askerliğini nasıl yaptığını bile bilmiyordu. şimdi kuzey ırak'ta komando. sağa sağlim döner de hakketiği insanları bulur umarım. yalnız orada ona birşey olursa, o kız bu acının pişmanlığın altından nasıl kalkar bilmiyorum.
sıkça yaşanan vaziyettir. erkeğin askerde çektiği çileyi sözcüklere dökmesi zordur, asla dışarıdaki insanlara tam olarak kendini ifade edemez. kız tarafı ise ilgi bekler ancak kafası gündelik yaşamdaki gibi çalışamayan, teknik imkanlarının da çok yetersiz olduğu bir ortamda asker maalesef kızımızın hakkını veremez. hatun kişi de bunu anlamaktan uzaksa, terk eder gider.
Yine de daha zor bir zamanda benzer tavrı göstermesi muhtemel olduğu için, ne kadar erken terk ederse o derece iyidir kanaatindeyim.
bazen de erkek kişisinin onu gerçekten seveni değil de gidip zaten bu haltı yiyeceği aşikar olan kızı seçmesinin sonucu olabilecek hadisedir. yani bazen durum tam da şöyledir; (bkz: görünen köyün klavuz istememesi)
askerdeyken, beni sıkça sıkıntılara maruz bırakan, nefretimi kazanmış kızlardır. (hayır, çok sevgilim yoktu, hatta hiç yoktu!)
ama askerlerim(sağolsunlar) hemen her gün yanıma gelip sıkıntılarını benimle paylaşmak isterlerdi. çoğu sevgilisinden ayrıldığı için
dertleşmek istiyordu. dinliyordum, dertlerine ortak oluyordum. gece yarısı, yatağından kalkıp sigara içmek için izin isteyen oluyordu.
iç, diyordum, faydası olacaksa iç! hiç umrunda olmayan da vardı tabii ama bunalıma giren de vardı, ciddi ciddi askerden kaçmayı düşünen de..
çok kötü halde olanları revir'e gönderiyordum. ellerinde anti-depresan'la geliyorlardı. üzülüyordum hallerine.. kendimi onların yerine
koymaya çalışıyordum. herhalde çok da farklı bir durumda olmazdım! çok sevdiğin birinden, uzun bir ilişkinin ardından ayrılmak.. hem de
askerdeyken.. neyse ki askere gitmeden bir kaç ay önce bitmişti o uzun soluklu ilişkim. mutluydum bu yüzden.
bir kız askerdeki sevgilisini niçin terkeder? kendince yeterli sebepleri vardır belki! ama o sebepler karşı taraf için asla yeterli değildir.
ama ben hiçbirinin terk ettikten sonra askerdeki eski(!) sevgilinin durumunu idrak edebileceğini sanmıyorum. bilmezler ne durumda olduğunu.
bilseler de anlayamazlar! yoksa ya askerden önce ayrılırlardı ya da sonrasında.. (ruhunda *rospuluk yoksa tabi).
en azından ilk defa dürüst olduğundan emin olunan kızdır... gururu inciten,intikam alma hissi uyandıran bir durum olsa da aslında çiğ bir insandan kurtulmuş olmaya sevinilebilir...(polyana taktikleri deyip basitleştirilmek istenilse de büyüklük öyle bir şey).
vakit kaybetmeden bir önceki sevgilisine döner. o adam da zaten malın tekidir. yeni birisini sevmiş ama mallığından kurtulamadığı için yine terkedilmiştir. eski sevgilisi de ona ışık yakınca dayanamamış kollarına koşmuştur. velhasıl yine çıkmaya başlarlar. reklam kokan hareketlerle birbirlerine ilan-ı aşk ederler facebook'ta falan..*. ileride kendi de askere gidince yine terkedileceğinden bihaberdir. orası da ayrı tabi.
eve giden yol 1914 filminin detaylarında farkedilebilecek boş kalan kadın davranışıdır. askere giden eşlerinden haber alamayan kadınlar bunu yaparlar. çünkü kadın tek başında ayakta kalabilecek bir canlı değildir. eğer aksi olsaydı askerdeyken terkedilen bu kadar erkek olmazdı.
bir kaç feminist kadınlar da erkekler gibidir diye atılabilir ortaya tabi ki. sadece kadınların yararını düşünenler için bu fikirde olmaları tabi ki kaçınılmazdır.
bir erkek asla bir kadına bağlı yaşamamalıdır. çünkü kadınların yaptığı da tam olarak budur. ilişkideyken erkeklere sorulan soruların içinde en fazlasının "beni asla bırakmayacaksın değil mi" ya da "asla ayrılmayacağız değil mi" gibi kendini garantiye alma sözleri sarfedilir. bu sayede kadın yerini garantiler erkek yanında olduğu sürece yanında olur. erkek uzak kaldığı an başka bir garanti yer aranır. hayat kadınlar için böyle ise erkeklerin de silkelenip doğruları görmesinin zamanı gelmiş demektir.
askerlik veya başka bir sebeple kadınından uzak kalan erkekler bir gün sırtından bıçağı yiyeceksiniz bunun bilinciyle yaşamanızı dilerim.
çok var bunlardan. askerdeki dostunu en ihtiyaç duyulduğu zamanda piç gibi bırakanıda gördüm. ve kabullenmezler kötü bişi yaptıklarını. kendinize gelin efendim sütten çıkmış ak kaşık degilsiniz.