bollywood tarzı uzun, müzikal film . Hatta şarkılardan/sahnelerden bir kısmını kesmişler sanırım. Kestikleri halde film iki saatin üzerindeyse Kesmeseler 3 saat olacak herhalde. öyle tahmin ediyorum.
Hakkında bir kişinin dahi beğendiğine rastlamadığım film.
Edit: sözlükte abartı derecede cem yılmaz lobisi olduğunu düşünüyorum. Filmi eleştiren bütün entryler linç edilmiş. Cem yılmaz"ın stand up gösterilerine bin defa izlesem ilk izlemiş gibi gülerim ama son bir kaç filmi gerçekten berbat bunu kabul edin.
Tanım: cem yılmaz'ın en son vizyona giren filmidir.
Gora'yı, Arog'u ve Yahşi Batı'yı defalarca izledim. Artık cidden replikleri ezberledim. Arkadaşlar arasında yeni bir dil oluşturduk resmen. Bu kadar sevdik benimsedik o senaryoları. Sıfatlar girdi türkçe'ye, deyimler oldu resmen. Arif gömleği, x'e programlanmak vb. Kimya hocam elementleri anlatırken "evet tahta, zoruna mı gitti?" diyebiliyordu. Ve ben gora'yı geceyarıları tekrar tekrar izlerken "bir gün gelecek ben garavel'i, erşan kuneri'yi, 216'yı yeniden beyaz perdede göreceğim" diye hayal bile edemiyordum. Bu film benim gibi hastalık derecesinde "goracı" insanlara ilaç gibi geldi.
Fakat diğer yandan kötü bir filmdi. Bütün espriler önceki filmlerle alakalıydı. Bu film kendine ait bir replik diline sahip değil. 10 sene sonra hatırlayacağımız tek replik yok. Ve en büyük eksiklik rasim öztekin. Bunun haricinde nedense Cem Yılmaz kendine çok sahne yazmış. Erşan kuneri gibi bir karakter filmin sadece 5 dakikasında var. Garavel usta'nın da az sahnesi var. Ulan koskoca Zeki Müren'e bile az yer verilmiş. Bu kadar Arif sıkıyor insanı. Çoğu kişinin favori karakteri Bob'tur Erşan'dır Arif değildir. izlenip gülünebilir ama beklentiyi karşılamayan bir filmdi. Yine de Cem yılmaz'a teşekkürler.
Benim bu filme 10 üzerinden vereceğim puan iç guveysinden hallicedir.
Bir kere beklenti hatası var.bu film komedi filmi kategorisinde değildir.ayrıca bu film amatör ruhla profesyonel bir iş değil profesyonel ruhla amatör bir filmdir. Bir nevi nutella kavanozunun içindeki bim şokellasıdır.
Filmi beğenenler aslında kendi alışkanlıklarını seven insanlardır.cem yilmazi cem yılmaz yapan kitlenin geçmişine sahip çıkmasıdır vesselam.
Bu film hakkında sitemde bulunmadan önce şunu dikkate almakta büyük fayda var: Bu filmin yapılmasını isteyen öncelikli olarak Cem yılmaz değildir. Bizzat Cem yılmaz'ın kitlesidir, seyircilerdir. Hatta Cem yılmaz'ın uzun yıllar bu film için kulağının üzerine yattığı bile söylenebilir. Çekebilecek olmasına rağmen inat ettiği; uzun yıllar çekmediği bile söylenebilir. Belki de rolün (arif ışık) üzerine yapışmasından korkuyordu. Bilemiyoruz. Ancak filmleri 2 milyonda çakılı kalınca bu filmi yapmaya karar verdi sanırım. CEM YILMAZ FiLMLERinin TOPLAM SEYiRCi sayısı
Sonuçta ticari olarak Cem Yılmaz'ın ne kadar doğru bir karar aldığı ortaya çıkmıştır. ARiF V 216'nın 2 haftalık seyircisi bile diğer filmlerin toplam seyircisini geçmiştir. Film gişe bakımından başarılıdır. bundan sonrası ancak insanların yorumudur. Ve görüleceği üzere seyircinin yorumları sinema işi için yadsınamayacak değerdedir. Eminim ki cem yılmaz ileriki filmlerinde bu yorumları da dikkate alacaktır.
benim izlerken hiçbir beklentim olmayan ama 2 saat boyunca hiç bunaltmayan eskilere götürerek bolca insanlık dersi veren, şekerleme tadında olan film. sonu özellikle çok güzeldi.
Yaptığı Onca reklama ve 1300 salonda gösterime girmesine rağmen recep ivedik 5'i geçemeyen balon film.
6 tane fragman yaptı,o ses türkiye de konuk juri olup iki kelimesinden biri bu filmin ismi oldu. Şampiyonlar ligi reklamları gibi her reklama girildiğinde en az 5 kere gözümüze sokuldu.film vizyona girdiğinde bile hala reklamını yapıyordu.
Ona rağmen 3.haftada anca 3 milyon yaptı.başarısız.
Recep ivedik aynısını yapsa en az 10 milyon izleyiciye ulaşır.
izleyen herkese sorduğum da memnun olmayan bu ne lan diyen fakat sosyal medyada bir cem yılmaz yalamalığı aldı başını gitti. Hani mualif kişiliği dolayısıyla bu yapılıyorsa çok komik. Kaldı ki aynı görüşte olduğu insanlara sorduğumda bile en saçma filmi diyor. Yok inceymiş yok kostüm muş. Çok para harcadı yazık lan demek. Birde beğenmeyen recep ivedik izlesinciler lan recep ivedik komik bundan ben gelecege dönüş ve türk filmlerini zaten biliyorum defalarca izledim. Yok geçmiş sanatçılara vefa hatırlatma sikeç gibi çakmalar yaratma bu filmi şahan yapsa yerin dibine sokulur hiç bir sinema eleştirmeni beğenmez kolaya kaçmış özgün senaryo yok der. Yok inceler var inceler lan başlarım incesine bilindik filmlerin repliğine ,korkunç bir film serisinde de tüm filmlere mesaj var bu mu sinema yani resmen sömürmüş milleti en iğrenç filmi.
e.b'nin filminin ilk haftasonu seyirci sayısı Arif v 216'nın 3. haftasonu seyirci sayısını 22 bin 2 kişiyle geçmiştir. olay budur. arif v 216'nın ilk haftasonu seyirci sayısı 1 milyon 331 bin kişidir.
Bir yerde okuduğuma göre Enes Batur'un filmi Arif V216'yı reyting açısından sollamış. Eğer gerçekten doğru bir bilgiyse bu, Türkiye sinemasına benim yerime de bir fatiha okuyun.
cem yılmaz "yazdığım en iyi senaryo" demiş. hakkı da var.
film temelde bir "cem yılmaz tribi" olmuş; cem yılmaz filmlerini izlemek şöyle dursun; yutmuş olmayanların anlayamayacağı ve dolayısıyla zevk de alamayacağı bir film. film komik bir film; ama güldürmesinin temel sebebi esprileri değil. sunduğu "sıcak nostaljik" ortam ("beni nostalji bastı moruk, ben kaçıyorum!).
arif ışık karakterinin ise en tutarlı hali bu filmde. karakter tüm yönleriyle olgunlaşmış durumda. ayrıca cem yılmaz'ın da en iyi arif ışık oyunculuğu gösterdiği performans bu filmde.
göndermeler! film tümüyle göndermelerle dolu. üstte de dediğim üzre başta kendi filmleri olmak üzere (her şey çok güzel olacak, gora, hokkabaz, arog, yahşi batı,pek yakında, ali baba ve 7 cüceler); sinema tarihine, magazinsel mevzulara ve dahi politikaya bol gönderme var. ali baba'da daha fazla siyasi gönderme vardı; ama arifv216'da daha az ama daha açık politik taşlamalar var: "medya gene gerçekleri gizledi!". ayrıca besim toker karakteri başlı başına bir kapitalizm eleştirisi! detayına girmeyeceğim; repliklerinden buram buram "zalım kapitalizm" akıyor.
film, gora'nın "devamı" değil; ama gorayı bilmeyenlerin anlayamayacağı bir filmdir.
kendi içinde mukayese edecek olursam:
pek yakında'nın sıcak ortamı,
ali baba ve 7 cüceler'in çekim tekniği,
gora'nın selamlanması;
bu filme giden herkese bilet paraları iade edilsin, böylece film ekibi haksız kazanç sağlamasın diyeceğim ama izleyicinin bu salaklığının da bir bedeli olmalı. evet.
6 ocak tarihinde izlemeye gittiğim film.
tamam cidden salondakilerin yıkılmasına rağmen film beni komedi açısından pek tatmin etmedi. yani gerçekten güldüğüm iki üç sahne olmuştur. ama o nostaljik havayı gerçekten iyi yakalamış. oyunculuklar zaten müthiş. kendini çok kolay hikayenin içinde bulabiliyorsun. bu esas oğlanla esas kızın birbirini sevdiği kızın veya oğlanın ailelerinden birinin zengin olduğu ve ailelerin aşka karşı çıktığı basit tek konulu ve aptal bir film de değil. bu bir iki ay içinde ortaya çıkmış bir proje değil. ciddi bir emek var. gerçek bir film ve benim 15 liramı hak edecek bir günümüz başyapıtı olmuştur efendim.
Filmi dün izledim. Hele nostaljiyi öyle güzel yanstımışlar ki tebrik etmek lazım. O sahneler çok hoştu. Ne aşırı güzel ne de berbat, gayet de izlenebilir. ikinci yarısının ortasına doğru bi’ boşluğa düşüyorsunuz, akış sıkıcı geliyor ancak toparlıyor sonrasında. Gitmezseniz bu filmi aramazsınız, bu benim görüşüm. Gora ya da arog çitasında değil çünkü...