"Müşteri memnuniyeti" denilen olayı, "kendilerine zarar vermek" olarak değerlendiren insanların alışveriş yapmaması gereken site. Adam senin tişörte vereceğin 50 doları zaten senden fazlasıyla çıkarıyor. Bu entryni bu gece 1.000 tane yazar görecek. Sonra baska biri de aklina geldiği icin yazacak, onunkini de 3.000 kisi görecek diyelim. Şimdi bunu dünya capında düşün yetenek varsa. Adam milyar dolarlık reklam çalışması yapsa ulaşamayacağı kitleye ufacık bit jest ile ulaşıyor. Kaldı ki senin satın aldığın kıçıkırık tişörtünün belki 500.000 katını ciro yapıyor. Ama atladıkları bişey var; müşteri sikme odaklı şirketler tarafından bafilenmeye alışmış bünyeye fazla gelir bu jestler.
amazon chat üzerinden bir müşteri temsilcisiyle yazıştım bugün.
iki gün geçti kitabım hala elime ulaşmadı dedim, ücret iadesi yaptı. peki kargo yolda gözüküyor bana teslim edildiğinde ne yapacağım dedim sende kalsın dedi. şaka gibi.
sabah sabah ingiltere'den sipariş edilen iki parça kitap için 20 poundluk kargo ücreti keserek krizlere girmeme sebep olmuş alışveriş sitesi. aynı sipariş okyanus ötesinden verildiğinde 18 dolar iken ingiltere'den gelen kargo için iki katından fazlasını talep etmenin sebebi nedir, anlayan varsa beri gelsin. yoksa ingiltere ile amerika yer değiştirdi de henüz benim mi haberim yok..
bizim bu müşteri sadakatine olan seviyelerine erişmemiz mümkün değil dediğim kitap satış devi. başımdan geçen olayı kısaca anlatayım:
stephen king'in dört tane ciltli kitabının siparişini verdim. birisi ciltsiz basım(karton kapaklı) geldi. hemen amazon live chat'i açtım ve yazışmaya başladım. önce özür dilediler. ve dediler ki size ücret iadesi yapacağız. ben de kitabı nasıl geri göndereceğim dedim. buraya dikkat, kitabı geri göndermenize gerek yok. satabilir, bağış yapabilir veya sizde kalmaya devam edebilir dediler. ben de ödemenin tamamını istemediğimi, bunu ahlaki bulmadığımı sadece ciltli baskı ile karton kapak edisyonu arasındaki farkı istediği söyledim. biraz beni beklettiler. sonra dediler ki biz bu fiyat farkını hesaplayamadık siz de bize yardımcı olun, beraber belirleyelim. tahmini ne kadardır dedi. ben de onlara bir fiyat söyledim ve dedim ki bu yardımınızı gördükten sonra artık bu geri ödemeyi istemiyorum. sizden kitap almaya devam edeceğim ve bu yaklaşımınız için sizi tebrik ederim.
sonuç olarak harbi büyük firmalar. boşuna amazon olmamışlar. bu bir yalakalık falan veya duyduğum eziklik değil. adamlar işlerini çok iyi yapıyor, müşteri sadakati sağlıyorlar. böylece sen onlardan alış veriş yapmaya devam ediyorsun.
gönül rahatlığı ile birşeyler satın alınabilecek güvenilir site.
yaklaşk 1 hafta içinde adrese gönderiliyor ve maille size sürekli bilgi veriyorlar.
bir kitap için kargo ücreti olarak 5 euro alıyorlar. gayet makul. yurtiçinde de bir kitap için ücretler bu civarda.
kargo ücretleri, alınacak malın hangi ülkede olduğuna göre değişebiliyor. aldığım kitap ingiltere'de olduğu için ücret bu dolaylarda idi. zaten sitede satın alma koşulları, kargo ücretleri vs. konusunda ayrıntılı bilgi veriliyor.
Stephen King'in yeni romanını sipariş verdiğim tarihten itibaren 3 (yazıyla üç) gün içerisinde ingiltere'den bana teslim etmeyi başarmış, eşek yüküyle para kazanmayı pek çok satıcıdan daha çok hak eden olağanüstü firma.
Şimdi Remzi Kitabevi var biliyorsunuz, en son Akmerkez'de devasa iki katı satın alarak merkez ofis yaptı. Kaynaklar gırla yani. Ağları çok geniş. Dünya Dağıtımcılar Derneği Türkiye ve Ortadoğu Şubesi. Dedim ki Amazon kazanmasın bizim Türkler kazansın sordum kendilerine ne zaman gelir kitap? Dediler ki 17-18 gün içerisinde. Ya Amazon daha erken teslim ediyor? Yanıt: Hiç sanmıyoruz, biz kaydını bile yeni açtık kitabın onlar nasıl gönderecek?
işte yanıt: Amazon UK, 3 gün içinde hem de Standart Shipping'le kapıma kadar teslim etmeyi başardı. Yasal yollardan, kata kulle olmadan. Tüm vergiler vs ödenerek. Üstelik yanında bir de film aldığım halde daha ucuza gelerek.
Remzi hantal hantal kitabı getirip raflarına koyduğunda ben ve eşim çoktan yutmuş olacağız kitabı.
Niçin Türkiye'den bir halt olmaz anlayın işte.
Büyüksün Amazon. Putlara tapsaydım seni listeme alırdım.
