Yapı meselesi, aldatmak insanın karakterinden gelir, eğer karakterin bozuksa aldatmak sana yanlış gelmez, ama karakter sağlamsa, kendini bilen biriyse aldatmak yanlış gelir. Yani aldatmak kişiden kişiye göre değişen bir eylemdir.
aldatmanın hazzıdır insanı aldatmaya koşar adım sürükleyen. bir kere yüzünü döndünmü ve adım atmaya başladınmı kendini aldatmaya doğru koşuyor görürsün.
değer mi, sanırım değer! haz, uğrunda yaşamaya değer birşey.
cinsiyetinin toplumda aşırı yüceltilmesi ve bu yüceliğe ulaşamamış olmanın verdiği acizlik duygusu ile dişiler/erkekler tarafından tercih edilmeyen biri olarak, sevgili olduğu yahut evlendiği vakit tercih edilmiş olduğu için bilinç altındaki saklı duyguların depreşmesi ve dahasını elde etme düşüncesi ile yapılan eylemdir.
Beraber olunan kişiden başka farklı insanlarla da ilişkisi olma durumudur. Evlilik ve aşkların en büyük düşmanı diyebiliriz.
Hem kadın hem erkeğe fark edilmesi durumunda büyük acılar yaşatabilir, dikkat! *
bir ilişkide yaşanabilecek en kötü durumlardan biridir. 2 kişilik olması gereken bir ilişkiyi 3 kişi yaşamaktır.
hep aldatan ve aldatılan taraf konuşulur bir de 3. kişi vardır. eğer bile bile lades demediyse o da çok yıpranır, üzülür.
bedenen olmasada duygusal olarak birini aldattım, 3. kişi oldum acınacak halde olduğumu sonradan öğrendim, aldatıldıysam bile bilmiyorum hiç yakalamadım. sonuçta hiç bir şeyi kınamamak gerektiğini öğrendim.
erkek aldattıysa, o kadar da kötü bir durum değil. adam sex arıyor, aradığını da karşıdaki kadında buluyor, beklenti yok bağ yok sadece ihtiyaç giderme olayı var. kadının aldatması ise her yönden trajik, aradığı duygusal bağı, aidiyeti 3.bir kişide buluyor, gerçekten trajik.