bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmaz, olamaz. birçok duyguyu ardı ardına yoğun olarak yaşatır. Önce öfke, nefret, akabinde gelen özgüven eksikliği, üzülme, çaresizlik. Hepsi sırayla yoğun olarak yaşanır bu sırada sevginiz de azalır. En sonunda hiç bir duygu kalmıyor partnere duyulan sevgi de dahil. Unutulmuyor, unutulamıyor. Affetmek ciddi karar affedene de affetmeyene de hak veriyorum. Ancak affeden bilmeli ki karşısındakini affetse de kendisini affedemiyor insan. O ilişki daha ne kadar sürer bilmem ama bitmeye mahkum bence.
2 defa başıma gelen siktir edilme durumu. ilk aldatılmamı 17 yaşındayken escortun koynunda unutmaya çalışmıştım. diğerini ise 19 yaşında öteki sevgilimin koynunda ''dedem vefat etti'' diye ağlayarak atlatmaya çalışmıştım. zor zamanlardı.
Bunu iki açıdan değerlendirmek lazım. Yaşayan ve yaşatan. Yaşayan kişi zamanla bu acıyı öğrenir kimi kabul etmeyeceğini, kimlerle olmaması gerektiğini öğrenir. Aldatanın ise sonraki hayatına alacağı kişiye başarılar dilemek gerekir çünkü bu eylem bir aldatma eylemi asla değildir. Bu, o kişinin karakteridir. Yetinmeyi bilmeyenden kurtuldu diye sevinmeli insan.
Sürekli başıma gelendir.
illa başka birisi olarak değil; kandırılmak.
Zira asla baskıcı, zorlayıcı ve trip atan taraf olmadım. Bunu eziklik sanıp aklımın basmadığına karar verdiler.
Kendileri bildi ve çekip gittiler.
Karşı tarafın ihanet etmesi durumudur. Cidden insanlar vicdanlarına bu durumu nasıl sığdırıyorlar? Kadın erkek fark etmez. Şerefsizlik cinsiyet değil şahsiyet meselesidir.
Aldatılacağımı düşünmüyorum ama içimde bir 'ya olursa' da yok değil. Sevgili mevgili umrumda değil onu siktir edersin direkt ama çocuklarımın annesi, karım tarafından aldatılırsam bunu kaldıramazdım herhalde. Kimse yaşamaz umarım bunu.
insanların yükseldiği çok uç noktalar vardır. aile ferdini kaybetmek, bir ölüme canlı tanık olmak gibi, aldatılmak da bunlardan sayılabilir, öğrendiğiniz andan itibaren kendinizi kontrol edemeyebilirsiniz. ben mutsuzluktan gece gündüz kusacak kadar üzücü bir şekilde öğrenmiştim. sonra bir tokat attım ve digastric(boyunda bulunan bir kas) denilen kasın zedelenmesi sonucu aylarca karakol - mahkeme arası mekik dokudum. önerim şudur, yine vurun ama daha kibar vurun. yoksa ‘allah belanı versin’ deyip götünüzü dönüp gidecek kadar hafif bir hadise değildir aldatılmak.
Sinirden kendini sikmektir. O saf masum duyguların ölmesi demektir . Piclige ilk adım atmak demektir. Bir daha asla eskisi gibi olmayacaksınız demektir . Hazmetmesi zordur . Tek ilacı zaman ve sabirdir.
unutulmayacak bir ihanettir, gerçi hangi ihanet unutulur ki...
aldatıldıktan sonra en iyisi aldatanı kendi vicdanıyla yapayalnız bırakmaktır çünkü yapılanların zaman, bedelini veya muadili şeyleri insanın karşısına çıkarır zaten.
öyle affetmek gibi bir şeyi denemeyin, bir anlık gafletti diye ya da seviyorsunuz diye. olmuyor. gerek yok.
çok kötü bir deneyimdir. ilişkinin yürümediği açık bir dille ifade edilip, karşı tarafı daha fazla üzmeden ayrılma kararı almak en sağlıklısıdır. bir anlık nefsime yenildim kesinlikle zırvadır. Eğer birini seviyorsanız o bir anlık nefse yenilmezsiniz. Karakter meselesi tabii bu konular. Allah kimseye bu tecrübeyi yaşatmasın.
Çok saf salak olmadığınız sürece aldatılacağınız sanmıyorum. Ayrıca aldatılınca neden siz küçük duruma düşüyorsunuz. Güzel olan her şeyi altadan yaşasın kötü olanları da siz üstlenin. Oldu. Aldatan insanı yerin dibine sokmak kadar keyifli bir şey olamaz.