şeytani bir planla içtüzüksel çerçeveler içinde delinmiş olan kuraldır.
bunun için öncelikle recep tayyip erdoğan cumhurbaşkanlığına çekilmiş, böylece kısa süre için de olsa erdoğan'ın gündemden düşmesinin önüne daha en baştan geçilmiştir. daha sonra prof. dr. ahmet davutoğlu'nun başbakanlığında 7 haziran'daki seçimlere sakin ve muhalefet için olumlu bir konjonktür yaratılarak gidilmiştir. bu konjonktürde muhalefet bilinçli ve planlı olarak umutlandırılmıştır. sandıktan tek başına iktidarın çıkarılmaması da bu planın bir parçasıdır. yoksa ak parti'nin 3 dönemini dolduran milletvekilleri yeniden milletvekili olmak için 4 yıl beklemek zorunda kalacaklardır. seçim sonucuyla muhalefete verilen umut sıra koalisyon kurmaya gelince bilinçli olarak tüketilmiştir. bunun için bir yandan 45 günlük yasal süre içinde muhalefet partileri oyalandırılarak "erken seçim" çığırtkanlığı yapılmış, diğer yandan da planlı terör saldırıları aracılığıyla olumlu giden konjonktüre kaos ortamı yansıtılmıştır. böylece ülke "erken seçim" dedikleri ve ak parti'nin 3 dönemini dolduran milletvekillerinin kurala takılmayacağı asıl seçime bile bile götürülmüş ve çıkarılan terör olayları üzerinden "istikrar" propagandası yapılarak, bilinçli olarak muhalefete verilen "emanet" ak parti oyları 1 kasım itibariyle geri alınmıştır. bu da binali yıldırım, ömer çelik, taner yıldız gibi ak parti'de 3 dönemini dolduran milletvekillerinin çok zaman geçmeden kaldıkları yerlerden devam etmelerinin önünün açılmasını sağlamıştır.
bütün bu olanlardan, 2019 yılında prof. dr. ahmet davutoğlu'nun cumhurbaşkanı, recep tayyip erdoğan'ın da yeniden başbakan olacak olmasını tahmin etmek hiç de zor değildir. çünkü 2019'un ağustos ayındaki cumhurbaşkanlığı seçiminin tarihi değişmeden erdoğan'ın yeniden başbakan olabilmesi için 2019 genel seçimlerinin kasım ayına ertelenmesi gerekiyordu ve bunun için de bu erken seçim tiyatrosu oynanmalıydı. sonuç olarak, bütün bu plan tıkır tıkır işledi ve oynanan bu tiyatro başarıyla amacına ulaştı. olan ise şehit olan askerlerimize, polislerimize ve suruç-ankara patlamalarında hayatını kaybedenlere oldu, ölenler öldükleriyle kaldı.
