hiç gülesim yoktu.
afişi gördüm katıldım.
neyi kafasını yaşıyorlar bunlar.
nene hatunmuş.
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nı,
erzurum' u,
erzurum tabyalarını,
batıdan istanbul yeşilköy' e, doğudan erzurum' a dayanan rus işgalini bilmiyorsun,
ve doğal olarak o tabyalarda rus işgalciyi durduran,
nene hatun' u da bilmiyorsun.
anladık.
tarih bilginiz yok,
yani nato kafa nato mermer.
e muhterem, kullanacak 3 gr. aklınız da mı yok.
not: yine de yatıp kalkıp dua etmeli.
olayı havva anaya da bağlıyabilirlerdi.
e olum bu yüzyılın nene hatunu demişler. bu yüzyılın nene hatun'u bu kadar. ne bekliyorsunuz ki? makyajını balyajını yapıp, ojesini sürünen ve ojeler kurur kurumaz cepheye gidip aslanlar gibi savaşan o aydınlıkçı atatürkçü nene hatunlar nerde?
küçümsenmemesi gereken saygısızlıktır. öncelikye gibidir yazmıyor o pankartta bunu idrak edelim. bakanın kendi topraklarını koruması olayıda yok fark ederseniz propaganda yapmaya gidiyor alınmıyor. bu kadından olsa olsa 1.dünya savaşında manda ve himaye isteyen cemiyet üyesi olur.
Hiç bir zorluk çekmeden birilerinin ittirmesiyle bir yerlere gelenle yokluk içinde canını hiçe saymış kahramanın bir tutulması akıl tutulmasından başka bir şey değildir.
fatma betül sayan kaya bakanımız avrupa da gördüğü cirkin ve sert müdahalelere rağmen dimdik ayakta duramamış, bir polis memuruna çirkeflik yapmıştır.
koskoca bakan olmuşsun ama neyse...
ülkeyi temsil ediyorsan muhatabın emir kulu bir polis memuru olamaz. ona emir verenleri karşına alman gerekiyordu. kameraların karşısında şov yapınca kahraman olunmuyor.
nene hatunu kimse telefonuyla çekmedi. ama hala bir kahraman olarak anılır. peki bu türbanlı kişiyi kim nasil hatırlayacak ya da hatirlayan olacak mı?