insan ancak islam dininin emirlerine uyarak gerçek ahlak sahibi olabilir. sınırları ayetlerde ve hadislerde açıkça belirtilmiştir.
bkz. cahiliye döneminde herkes doğan kız çocuklarını diri diri toprağa gömerken, alemlere rahmet peygamberimiz s.a.v kız çocuğunu omuzuna alıp mekke sokaklarında gezdirmiştir.
Ahlak ve etik, akıl ve izanla belirlenen ve eğitimle dallanıp budaklanan kavramlardır.
Ahlaklı olmak için, zeka geriliğinizin olmaması veya ruh sağlığınızın yerinde olması yeterlidir aslında.
Öncelikle kendine, sonrasında topluma, sosyal çevresine, ailesine, sorumluluk duyan, ar damarı işlevini yitirmemiş her aklı selim insan, ahlaklı olmayı seçer ve öyle yaşar.
Etik için de aynı şeyler geçerlidir.
insan, kendine olan saygısını yitirmemelidir öncelikle, bu en büyük mevzudur.
Şunu belirtmek isterim ki Ahlak ve etik sadece din ile var olan kavramlar değildir. Etik evrensel doğrular bütünüyken ahlak kişinin bu etik kurallara uyma derecesidir. Yani etiği belirleyen sınırlar evrensel doğrular iken ahlakı belirleyen sınırlar insanın içinden gelenlerdir.