dünyada başka ülke kalmamış gibi bütün olayların( terör bunlarda, sel bunlarda , küresel ısınma bunlarda , canavarlar da hep burdan çıkar) amerika'da gerçekleşmesi(özellikle new york'da) , her zaman da bir babayiğitin çıkıp koca amerika'yı tek başına kurtarması.
Eğer başrol bir polis ise bu polis boşanmış ve annesinin yanında yaşayan 15 yaşında sürekli yatağında mesajlaşan somurtkan ve sorunlu bir kızları vardır.
- "esas adamın" ana maceraya aslında hiç atılmak istememesi, ya da "emekliliğine" bir gün falan kalmış olması. çevresindekilerin onu kahramanlık yapsın diye, güç bela ikna etmeleri.
- rocky türlü filmlerin hepsinde ilk başlarda rakibin acayip şişirilmesi. şöyle iyidir, böyle iyidir muhabbeti yapılması. en son sahnelerin hep yavaş çekim oynanması
- kahramanlarımızın film boyunca yüzlerce kişiyi üstelik onlarda silahlı olmalarına rağmen öldürüyor olmalarına rağmen hep "kollarında" falan sıyrıklarla çatışmaları atlatmaları. hiçbirisi de dannn diye kafasına bi tane yiyip, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılıp, sonra da felç falan olmaz. ve filmlerin sonunda hep yüzlerinin kan ve menşeini belirleyemediğim siyah bir şeyle kirlenmiş olması...
o evde yaşlı kilolu bir nene olur.
içine kapanık sarı saçlı sessiz ve bir kabın içinde patlamış mısır ve o tarz bişeyler yiyen esrarengiz küçük kız olur. o mahallede konteyner lı evden bikaç tane olur zaten. o mahallenin sakinlerinin hepsi esrarengiz kişilerdir. ordaki gençlerin uzakta bir yerde tehlikeli oyun oynaıkları bir yer vardır. bu mahallede hava bozdumu çok ürkütücü olur. rüzgar estimi etrafı toz kaplar. bu mahalle şehirden çok uzak bir yerdedir. en yakın otel , en yakın market , en yakın tamirci , en yakın petrol yaklaşık bilmem kaç mil uzaklıktadır. çünkü buraya ya benzini bitmiş , ya lastiği patlamış , yada otel e ihtiyacı olan biri kesin gelir. bu gelen kişide esrarengizdir.
ha bu arada konteyner evler yazın çok sıcak olur. evin içi dağınıktır. düzgün bir aile düzeni yoktur. bide devamlı çalışan bir vantilatör vardır.
her filmde amerikan bayrağının en az 1 dakika gösterilmesi yasalar gereği zorunluydu bir zamanlar,galiba 1970-1994 arası falan.bu yasa kalktı ama artık gelenek midir nedir 10 saniyede olsa gösteriyorlar.
-özellikle kasaba polislerinin sürekli çörek yerken görülmesi.mezun olur olmaz bir dükkanla anlaşıyorlar herhalde.
-çatışma sahnelerinde başrol oyuncusunun genellikle omuzundan vurulması.akabinde üstündekini çıkarıp vücudunu sergilemesi ve artistik bir sargıyla film boyunca hoplayıp zıplaması.he birde hepsi tüysüzdür bunların.
-konusunun macera olduğu filmlerde "genelde" kadın başrol oyuncuyla erkek başrol ilk başlarda anlaşamazlar yada klasiktir kadın kaçar erkek kovalar ama erkek daima film sonunda günbatımına karşı kızı götürür.
bir de şu vardır, fbı ajanları aradıkları adamın yakınında bir yerlerdedirler , o kişiyi teleskopla veya uzun objektifli fotoğraf makinayla gözetlerler ve hep ellerinde kahve vardır ve içlerinden biri şöyle der hey dostum bu kahve çok berbat.
askeri bir bölgede ilk önce amerikan bayrağı ile kadraj yapmaları.
kilisede haç kadrajı, isa kadrajı.
sex yapılan gecenin sabahında seks yapıldığının belli olması için kızın çıplak sırtının kameraya dönük olması.
sabah yataktan kalkarken bile esas oğlan ve kızın saçlarının mükemmel durumda olması.
bilgisayar kullanılırken yüksek teknolojiye ait olduğunun belli olması için her tuşun vik-vik, bık-bık sesler çıkarması,
kamera kayıtlarında ne kadar zoom yapılırsa yapılsın iki tuş kombinasyonuyla * olağanüstü netliği sağlayabilmeleri.