o kadar vicdanı büyük!! bir adamdır ki bu yılın başında doğalgaz sızıntısı nedeniyle ölen 7 genci fuhuş ve esrar alemi yaparak suçlamış ve böyle bir ölümü hakettiklerini yazmıştır.
vicdan buysa biz vicdansız kalalım.
vicdanlı bir adamdır. yüz yüze görüştüğünüzde samimiyeti sizi hayrete düşürebilir.
ne riyakar islamcıdır, ne de kendini dünyanın efendisi gören laik.
ikisine de karşı ortada duran biridir. başörtülü kızların mücadelesinde de, işçi haklarıyla ilgili eylemlerde de görebileceğiniz ilginç bir kişiliktir. en büyük sorunu vakit gazetesine sıkışıp kalmasıdır.
kendini kimin cenazesi camiye getirilmeli kiminki getirilmemeli konusunda yetkili ilan etmiş uyduruk otorite. bir de ülkede döndüğün köşe başında karşına krematoryum çıkacak zannetmesi var ki evlere şenlik. kim ehli iman, kim değil, tayin hakkını sana kim verdi, ayrıca insanların inançlı veya inançsız olmalarına dair fetva verme cüretini nereden buldun, şunu kur'anda, hadislerde bir gösteriver demek istediğim kötü niyetli adam.
gümbür gümbür yazan adam. Gemi nerede gemi yazısında dile getirdiği iddialara kemo'lardan gelmesini umut ettiğimiz, "vay sorosçu, fetullahçı, gemicik, gazoz" laçkalığını aşabilmiş, belgeli ve mantıklı cevapları avlamanın zamanıdır medyada artık.
kendisi gözümde sevan nişanyan ın müslüman halidir. daha doğrusu müslüman olduğunu iddia eden halidir desek yalan olmaz. ikisini koyacan bir odaya günlerce atatürk ü kötülemek için yeni yeni tezler üretecekler. bakalım hangisi daha önce aslında mustafa kemal diye biri hiç doğmadı diyecek?
bu adama her gün onlarca ateist teşekkür mailleri yolluyormuş. yollarlar tabi nice mümin müslüman sayın dilipak sayesinden dinden soğudu.
sağlam bir yazardır. sabahın 5'inde "rejime tehdit" oluşturduğu gerekçesiyle fikirleri yüzünden evinden pijamalarıyla alınmış bir düşünce suçlusudur. herkes gibi hakkını istiyor ama ne istiyorsun ye iç zıbar hayvan gibi yat diyen rejim tacirleri tarafından sürekli hırpalanan bir adamdır. 30 yılda 1 adet daire alacak kadar da beceriksiz bir insan, o kadar beceriksiz ki o evine de yazdığı bir yazı yüzünden haciz geldi. rejimin hediyesi olaraktan. zenginlik peşinde olmadığını bildiğim için gönlü zengin diyebilirim. tanzimattan beri yıkılan değerlerimizi tamir eden tayfanın son versiyonudur. onun savunduklarını çekin alın bakın ortada ne türlük ne müslümanlık ne rejim ne de devlet kalır. hasılı kelam dört üçlük adamdır. biri bende kalsın.
En son ergenekon iddianamesinde Uğur Dündar'ın eşinin adı geçip te o da ekranlardan veryansın edince Uğur Dündar'ı "Doğrudan kendisini hedef alan bir suçlama yokken bu şekilde tepki vermesi düşündürücü....Sanki bir korku, bir suçluluk psikolojisi gibi algıladım" diye görüş bildirmiştir. Demek ki Abdurrahman Dilipak'ın hanımına "Tek başına Brezilya'ya gidiyor." diye başka imalarda bulunulsa kendisi "Amaaaaan. Bana ne. Bana değil,eşime suçlama var. Ben yatarım kulağımın üstüne.." diyebilecek bir genişlikte. Ayrıca suçsuz insanın tepki vermesi, reaksiyon göstermesini de normal karşılayamadığına göre kendisine bir iftira atılsa gülüp geçecek ya da suspus oturacak demek ki. Sağlıksız düşünceler fabrikası.
ilginç lan, vallahi ilginç birader. ne müjde ar'dan hazzederim, ne de aysun kayacı'dan (aysun kayacı'dan nefret ederim zaten) lakin bu amcam çıkıyor, ulusal ölçekli, çok sayıda insana ulaşan bir gazeteden saydırıyor, ana avrat küfürden beter hemde, müjde ar tekzip davası açıyor ve bakın yüce türk adaleti dilipak'ın ''Bunlar 'pornocu' değil mi? Grub sex yapıp, ensest ilişkiye giren Lolita takımından değiller sanki.. Homoluğu, lezbiyenliği meşrulaştırmaya çalışanlar kendileri değil sanki.. '' sözlerini ''kendi bakış açısı ile yorum niteliğindedir ve bu yorumun verilmesinde kamu yararı bulunmaktadır.'' şeklinde değerlendiriyor. dikkatinizi çekerim, bir de bu sözler kamu yararına hizmet ediyor!
madem hakaret, üstelik de türkiye cumhuriyeti'nin yüksek mahkemeleri tarafından bu derece legalleştirilmiştir, o zaman benim de yobaz, şeriatçı, sübyancı, fetullahçı amerikan köpekleriyle aynı ülkede yaşadığım için utanç duymamı söylememde bir sakınca yoktur sanıyorum.
hep aklıma abdurrahman dilipacked gelmiştir. Çünkü vakit gazetesi gibi ölçüsüz agresif ve manipülasyon kokan ayrıca islamiyete de sığmayan manşetlere rağmen onlara susuyor olduğunu sandığım bir kişidir. vakit'in tarzı kendisinin tarzı değildir.
eli kanlı siyonist terör devleti israil'i protesto gösterisinde * en ön saflarda yer alarak beni insanlığımı sorgulayama sevk etmiş gazeteci *. o yaşına rağmen o soğukta oradaydı, yüzlerce yaşlı insan oradaydı, filistinli şehit kardeşleri için cenaze namazı kıldılar, dualar ettiler. insanlık tamamen ölmemiş...
yazılarında eninde sonunda cumhuriyet'e, laikliğe, ulu önder mustafa kemal atatürk ve onun paha biçilmez değerdeki ilkelerine dil uzatırken tarikatçılara da dil atmaktan geri kalmayan mayasıllı büzük. yahu kardeşim her konunun sonu atatürk'e mi bağlanır. insanın içine şeytan girer de her yazısının sonunu nasıl selam ve dua ile şeklinde bitirir aklım afsalım almıyor.
çok imrendiğim bir insandır. zekasını müthiş kullanıp kızları yıkılan yurdun altında bile kalsa takdir-i ilahi deyip sineye çekecek insanların tam da duymak istedikleri sözleri söyler. ne eksik, ne fazla... keşke ben de böyle bir hayran kitlesine hitap edebilecek kadar ikiyüzlü, pislik olsam...
lolitalığın ne olduğunu bilmemesi gayet doğaldır zira bu işin uzmanı ve profesyonelleri magazin habercileri, haber spikerleri bazı muhabirler vs. .vs. ahlak farklı bir olgudur. her insana nasip olmaz.
