savunanlarının da kendisi gibi katilden, şerefsizden, teröristten hiçbir farkı yoktur. kendisine edilen küfürlere bile değmeyen, işte bu kadar aşağılık bir maddedir.*
hatırlıyorum yakalanıp türkiyeye getirilirken buna eşlik eden ajanlardan birisi "abdullah öcalan memlekete hoşgeldin" diyerek dokundurma sanatını başarılı bir şekilde icra etmişti.Yanlız apo anlamamış olucak ki "hoşbulduk" diyip hafifçe öne eğilerek selam verdi.Böyle de şakacı böyle de komik bir adamdır arada hatırlar gülerim.
askerliğini yapanlar iyi bilir, şafak belli bir sayıya ulaşınca psikolojisi bozulur insanın. hem çok zaman geçmiştir askere gideli, hem de daha epey zaman vardır askerliği bitirmeye... adam bu bozuk psikolojiyle gider devresini döver, çenesini patlatır normalde cezası büyüktür. böyle zamanlarda komutanlar "şafak sıkıştırmış, nişanlısı da terkedince çıldırmış iyice olur öyle" vs çıkarımlarda bulunurlar.
hele ki revirden çıkmayan biraz sorunlu tipler iyice tozutur bu dönemde. jiletle faça atanı, doldur boşaltta namluya mermi süreni, hap içeni, arkadaşına silah doğrultanı, kavga çıkarıp mutfaktan bıçağı kapanı, herşey olur bu süreçte. bazısı ailesiyle kavga eder telefonda, bazısı nişanlısından ayrılır, sonuçta sağa sola saldıran kavga çıkarıp diğerlerini yaralayan falan çok olur... komutan cezasını hafifletir, şöyle der genellikle; "şafak sıkıştırmış, nişanlısı da terkedince çıldırmış iyice olur öyle"
benim anlamadığım hiç mi bu şekilde psikolojisi bozulan, kafayı yiyen jandarma bulunmaz şu imralı'da? nişanlısı başkasına kaçmıştır, şafak sıkıştırmıştır mesela, alır g3 ü kontrolsüzce sıkar sağa sola. biri de elbet suçlunun kafasına denk gelebilir.
ertesi günü komutanlar televizyonlara açıklama yapar:
"şafak sıkıştırmış, nişanlısı da terkedince çıldırmış iyice olur öyle"
telsizden emir yağdırırken çok küfür eder. ayrıca onun anlayışına göre örgütün başarı oranı öldürülen masum insan sayısı ile doğru orantılır. ağustos 1994'teki bahçesaray yol katliamı da bunu gösterir.