en uykulu halde, uykudan yeni uyanmış halde bile hala "dünyadaki hiçbir şey bu kadar sevimli ve güzel olamaz." diyebiliyorsa ve onu kendinin uykudan uyanmak istemeyen yanı olarak görüp uyandırmaya kıyamıyorsa, bir parçası uyanık bir parçası uyuyorsa, aşkı tam olarak ayaktadır demektir.
bugün itibarı ile anladığım inanılmaz duygu. bu nasıl bir şeydir mantık kayboluyor. istediğiniz kadar soğukkanlı olun ama olmuyor bir türlü söz geçiremiyorsun. aşk kelimelerle anlatılamayacak bir duygu. çok değişkenli ve sabiti olmayan denklem. istediğin kadar belli etmemeye çalış istediğin kadar uğraş olmuyor. ama bunu bastıran tek şey vardır. o da gurur, insana aslında çok şey kazandırırken, aşkta hep bastıran kuvvet olmakta. hele bir de hayatınızı onur ve gururunuz üstüne kurduysanız, aşk sizin için bir eziyet olacaktır. ama ne olursa olsun sizi bu saate kadar uyutmuyor ya aşk böyle bir şey işte.
özdemir asafın "sen kocaman çöllerdeki kalabalık gibisin,kocaman denizlerde ender bir balık gibisin,bir ısıtır bir üşütür bir ağlatır bir güldürür,sen hem bir hastalık hem bir sağlık gibisin"dediği,aziz nesinin "sevişirken yılan bile dokunmaz,tapınmakla aşktan saygın olamaz.."dediği,can yücelin "aşk deprem gibidir ne zaman kimi vuracağını asla bilemezsiniz"dediği üzerine çok yazılıp çizilen olmazsa olmaz duygulardan biridir.bir seversin bin defa ölürsün,aşk der kalpler çizer içine baş harflerini yazarsın,ya mutlu olursun ya da hayallerin ümitlerin herbişeyin senden gider.aşk bir değnektir,iki ucu da birbirinden bok püsür olan.mutlu olmak istiyorsan yeterki boka basma ya da bokun yakınına yaklaşma.