Insanların içinde yapamadığım eylem. Nedenini bilemem. Yalnızken ağlıyorum sadece. Küçüklükten beri böyle. Küçükken sesli ağlayınca annem kızardı. Bu yüzden sanırım hıçkırarak ağlamayı unuttum. Hiç öyle ağlayamam. Hep sessiz. Sinüzitlerim çok tıkanıyor bu yüzden. Bir de baş ağrısı var tabi. Vallahi çekilecek çile değil.
En son ne zaman ağladım hatirlamiyorum fakat bu aksam gecmis surekli zihnime saldiriyor. Yapip ustunu kapatip yuzlesmek istemedigim hatalar, verdigim tavizler, iyi niyetimin defalarca suistimal edilişi, gozumun icine bakarak söylenilen yalanlar...hepsinin de onlar asla öyle şey yapmaz dedigim kisilerin yapmasi. Insana aslinda ailesinden başka kimsesinin olmadigini gösteren onlarca şey. Hep kuru kalabaliktan, samimiyetsizlerden kacmaya calistim ama aslinda hic kacamamisim. En sonunda ben de onlara dönüştüm.
Bugün hunharca gerçekleştirdiğim bir eylemdir. Bağıra çağıra. Kendi kendime ama. Biri bakarken duyarken ağlayamıyorum. Anca gözlerimden dökülüyor sessizce.
Ağlamak hiçbir çaresizliği değiştirmiyor çözüm bulmuyor maalesef. Ama 3 saat boyunca kalbinde sinsi bir yılan gibi duran sisi dağıtıyor bir süreliğine.
çok uzun zaman oldu ağlamayalı. ağlanacak bir çok şey yaşamış olmama rağmen. belkide her ansızın duyduğum ince ezgilerden sonra gözlerimin dolması bundandır. sanki ağlamam gerekiyor gibi hissediyorum. hüngür hüngür ağlamalıyım. orhan veli abimin "serde erkeklik var, ağlayamam" sözü dilimde ve aklımda bu kadar derin kazınmasaydı keşke.
kafa az uyuşuyor böyle, sakinleşiyorsun. bi de ağlarken şeyi seviyorum: gözyaşın, gözden direkt çeneye kadar akıyor ya hızla, radara takılmadan. (ağlarken bile mutlu olunacak bir şey aramak)
bak bunlar hep dram.
Bugün alayına isyan ederek hönküre hönküre gerçekleştirdiğim eylem.
Birisi bakarken ağlayamadığım için teselli etme amaçlı yanıma gelen herkese nefretimi de kustum. Beni artık bir rahat bırakın diye çığlık çığlığa ağladım.